Kum Tanesi

24. BÖLÜM

Şarkı: Sofia Karlberg- Crazy in love

•••Cenk'ten•••

Başını ellerimle kaldırıp göğsüme yasladım. Omuzlarından tutup hafif sarstıktan sonra yanaklarına çok hafif derecede vurmaya başladım.

"Dorina!"

"Dorina, kalk!"

"Küçüğüm, kendine gel!"

Hıçkırarak ağlamaları yükselirken alnına elimi yerleştirince terler içinde kaldığını fark ettim. Nasıl bir rüya gördüğünü bilmiyordum ama kötü olduğu belliydi. Hâtta gördüğünün bir rüya değil, tam olarak kâbus olduğu belli oluyordu.

Yanaklarına vurmaya devam ettim ve bu sefer hızını arttırdım. Gözlerini şaşkınca açıp ağlamasını kesti ve bana ifadesizce bakmaya başladı. Gözleri kıpkırmızı olmuş ve yüzünün rengi atmıştı.

"İyi misin sevgilim?" diyince yatağından doğrulup tekrar ağlamaya başladı.

Ona sarılacağım anda elleriyle beni kendinden uzaklaştırdı. "Git! Ben seni çok üzdüm!" diye bağırdı hıçkırıklarının arasından.

Ona doğru yaklaşıp kollarımın arasına aldım ve saçlarını okşayıp alnını öptüm. "Şşşh, sadece bir kâbustu. Bak, şimdi yanındaydım senin."

"Ama sen çok ağladın, ben seni çok üzdüm." dedi çocuk gibi masum çıkan sesi ve bir o kadar saf bakan gözleri ile.

Alnını tekrar öptüm. Saçlarını okşamaya devam ederken, "Anlatmak ister misin?" dedim.

Kafasını iki yana sallayıp ağlamaya devam etti. Ağlaması da, bir şey yapamam oldukça sinirimi bozuyordu.

"Ağlama!' diye geçirdi adam içinden. 'Senin yerine ben ağlarım.'

Bunu söyleyecek iken vazgeçti adam daha sonra. Çünkü şuan kâbusta da olsa, sevdiğini üzdüğü için ağlıyordu bu kadın. Ve kokusunu içine çekmeye, saçlarını okşamaya devam etti adam.

"Daha iyi misin şimdi?" dedim hıçkırıklarının yerini burun çekişleri aldığında.

Kollarımın arasından sıyrılıp ayağa kalktı ve koşarak lavaboya gitti. Ardından kalkıp lavaboya gidince kustuğunu gördüm ve şaşırmadan edemedim. Alt tarafı bir kâbus görmüştü ve bu kadar çok etkilenmesi inanılır gibi değildi.

Yanına yaklaşıp saçlarını okşayacağım sırada kafasını ters yöne çevirip, "Git." dedi ve devam etti zayıf çıkan sesiyle. "Beni böyle görmeni istemiyorum."

Çenesini kavrayarak başını kaldırdım ve dudaklarının kenarlarını, ardından dudaklarını öpmeye başladım.

"Senden." Alnımı alnına dayadım. "Asla ama asla tiksinmem."

Tekrar öpmeye başlayınca gözlerini kapattı. Bana karşılık vermiyordu fakat karşı da çıkmamıştı. Bu durum beni fazlasıyla şaşırtsa da aldırmadım ve öpmeye devam ettim.

Dudaklarımı boynunda dolaştırınca dudaklarını araladı ve ellerini saçlarımda dolaştırmaya başladı.

•••Dorina'dan•••

Dudaklarını boynumda gezdirmeye başlayınca ellerim benden bağımsız bir şekilde saçlarına ulaştı ve gözlerim tekrar benden bağımsız bir şekilde kapandı.

İnanılır gibi değildi. Boynumdan öpmeye başlamasıyla kendimden geçtiğimi söyleyebilirdim. İlk defa birisi beni boynumdan öpüyordu ve ben bunun bu kadar rahatlatıcı ve güzel olduğunu tahmin bile etmemiştim.