18≮

6.8K 435 252
                                    

Oy ve yorum yoksa bu depresyonda olan kız da yok✋









Jungkook pencereden sızan güneş ışığıyla gözlerini kamaştırdı. Yumruk yaptığı eliyle gözlerini ovuşturdu. Gözlerini zorlukla açınca eli istemsizce karnına gitti.

Bebeğini hissetmeye ihtiyacı vardı. Onun varlığı güç veriyordu. Sanki olabilecek en kötü şeylerden kurtulabilecekmiş gibiydi. Bebeği tam zamanında gelmişti.

Başını yana çevirdiğinde dudakları gördüğü boş tarafla büzüldü. Taehyung onu sabah öpücüğü ile uyandırmadan mı gitmişti?

Taehyung çok incinmiş olmalıydı ki onu uyandırmak istememişti. Hep böyle mi olacaklardı? Küs mü kalacaklardı? Yoksa ayrılacaklar mıydı?

Tüm bu düşüncelerle boğazına yumru oturdu. Taehyung olmadan ne yapacaktı? Boşanmak isterse ne yapardı? Ya çocuğu elinden alırsa?

Aklından geçen deli düşüncelerle yüzünü buruşturdu. Gözünü açar açmaz içi kısılmıştı. Kötü düşüncelerle kendini üzdüğünün de farkındaydı.

Yatakta oturur pozisyona geçerek telefonu eline aldı. Taehyung'dan mesaj görmediğinde yüzü düştü. Dudakları kendiliğinden büzülürken ağlamamak adına burnunu çekti.

Karnını okşayarak "Baba bizi affeder değil mi? Aslında beni. Senin suçun yok ki güzel bebeğim." dedi.

Yüzündeki buruk gülümsemeyle ayağa kalkıp aynanın önüne geçti. Dağılmış üst başı, kendine çirkin görünen yüzüyle hormonlar tavan yapmış yine kendini üzmüştü.

Kendine daha fazla bakamadı. Banyoya girip işlerini halletti. Odadan çıkıp salona inerken gözleri ruhunun ne denli yorulduğunu kanıtlıyordu. Bu küçük çocuk çok yorgundu.

Midesi bulandığından mutfağa girme girişiminde bile bulunmazken zilin sesiyle oturmadan Taehyung geldiğini zannederek kapıya doğru koştu.

Heyecanlı şeklide kapıyı açtığında gördüğü babası ve güzel adamla gülüşü soldu. Ah, birde o mesele vardı değil mi? Hani ne uğruna dünyaya getiritmek istediklerini bilmediği babaları.

"Bebeğim, kapıya neden böyle çıkıyorsun? Daha üstünü giymemişsin."

Jung'un konuşmasına karşılık boş gözlerle ona bakan Jungkook babasını endişelendiriyordu. Çok korkunç bakıyordu.

İkisi de zorla içeri girdiklerinde kapıyı kapatarak Jungkook'un koluna girmiş, salona doğru yönlendirmişlerdi. Birazdan Jungkook'un patlayacağını, gerçeği gizledikleri için kızacaklarını biliyordu.

"Siz sevgiliydiniz ve büyükbabamı susturmak için taşıyıcı bir kadın buldunuz öyle mi? Sikeyim! Annem bildiğim insan sadece bir taşıyıcı ve beni taşıdığı bir velet olarak görüyor!"

Jungkook'un aniden bağırmasıyla ikisi de yutkunarak birbirine baktı. Joon bilmese de Jung oğlunun hamile olduğunu biliyordu. Stresli olması hem bebeği hem de kendi için zararlıydı.

"Oğlum sakin ol. Bak bebeğini düşün"

Jung'un söylemesine karşılık Joon kaşlarını kaldırırken şaşkınlıkla "Ne? Bebek mi?" diye sordu.

Jungkook ise aynı kızgınlıkla "Sizin aptal geçmişiniz yüzünden kocam bebeği olacağını bile bilmiyor!" diyerek bağırdı.

Karnına sarılan eliyle babasının bakışları da karnına indi. Gözleri doldu. Şu an nasıl hamile kalabildiğini bile sorgulamıyordu. Sadece torunu olacaktı ve kalbi ağzında atıyordu.

Selina TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin