"Çocuğun olsun diyorum."
Kahve dolu tepsiyi sıkarak derin nefes aldım. Bir gün bu konunun açılacağını biliyordum. Fakat anlayamadığım şey evliliğin anlaşmalı olduğu hâlde bu konuyu açmalarıydı.
Ben olduğum yere çivilenip kalırken Taehyung'un çatılmış kaşları beni daha da gerdi.
"Bir dakika. Buna neden siz karar veriyorsunuz?! Çocuğun da ne demek?"
Taehyung'un annesi oturduğu yerden kalkarak Taehyung'un yanına oturdu. Avuçları eşimin eline tutunarak konuşmaya başladı.
"Yani bir taşıyıcı anne bulabiliriz. Biliyorsun, tıp çok ilerledi. Sana git kadını hamile bırak demiyoruz ki. Sadece senin DNA'larını kullanılır."
Gözlerime hücum eden yaşları dişlerimi sıkarak durdurmaya çalıştım. Beynim kaynar kazan olmuştu. Neyi düşüneceğimi, neye dikkat edeceğimi şaşıracak haldeydim.
Taehyung'un tepkisini merak ediyordum.
Neye diyecekti? Kabul eder miydi ki? Etmezdi. Şüphelenmem bile onu kırardı. Ben eşime herkesten daha fazla güveniyordum.
"Neden çocuk işini siz konuşuyorsunuz?! Bu bir. Buna hazır olup-olmadığımızı bile bilmiyorsunuz. Bu iki. Ve üçüncüsü, neden benim DNA'm?!"
Taehyung bağırarak ayağa kalktığında korkudan zaten titreyen ellerim tepsiyi daha fazla taşıyamadı. Elimden kayıp giden tepsiyle tüm fincanlar tuzla buz oldu.
Herkes gelen kırılma sesleriyle bana dönerken titreyen dudaklarımı birbirine bastırarak dolu gözlerimle onlara baktım.
"Hayatım, basma yerlere! Olduğun yerde kal!"
Taehyung olan biteni boş verip hızla yanıma geldi. Buz gibi ellerim onun sıcaklığıyla buluşunca daha iyi, daha güvende hissettim.
"Boncuğum, sakın ağlama. Gidecekler şimdi. Kovacağım hepsini. Gitsinler sarılırız sıkıca, o zaman ağlarsın."
Ellerini sıkarken gülümseyerek başımı salladım. O güçlü durmaya çalışırken bunu mahvetmem doğru değildi.
Taehyung ateş saçan gözleriyle bize bakanlara döndüğünde "Kırıcı olmamaya çalışıyorum. Ve sizi kibarca kovuyorum. Kapının yerini biliyorsunuz." dedi.
"Taehyung, oğlum, kötülüğün için mi söylüyorum? Çocuğun gelecek için önemli. Şirket için. Büyükbaban ilk kimin çocuğu olursa ona verecek şirketi"
Annesinin konuşması Taehyung'u daha da öfkelendirdi. Beni cam parçalarından uzak yere götürüp oturmamı sağladı. Ardından annesinin karşısına dikildi.
"Tanrı şahidim olsun ki, o şirketi hiçbir emek vermeyen amcam oğullarına kaptırmam. İster çocuğum olsun, ister olmasın."
Babasının yüzündeki gururlu gülümseme içimi rahatlattı. Babam da aynı şekildeydi. Ama gözleri doluydu. Sebebini bilmedim. Fakat en acısı bu bilinmezliğin hayatımdaki yerini bilmememdi.
"Benim kanımı taşımayan bir çocuğa babalık yapmak benim için sorun değil. Onurdur. Ve bir daha çocuğun derseniz sizi pişman ederim. Vakti geldiğinde evlat edineceğiz. Jungkook ve ben çocuğumuza güzel baba olacağız"
Taehyung'un sert sözleri bir hışımla söylemesi annesinin şaşkınlığını anbean büyütürken "Ben kötü biri değilim oğlum. Jungkook'u ne kadar çok sevdiğimi biliyorsun. Zaten bana bu teklifle gelen annesiydi." dedi.
Şaşırma sırası bana geçerken gözlerim anneme kaydı. Umursamazca omuz silkerken kalbimin ne denli kırıldığını hissettim. En çokta bir annenin gözünde hiç olduğumu.
"Varis hakkında konuşuyordu ve bende böyle bir teklif ileri sürdüm. Bence en kolay yoldu." dedi sinir bozucu rahatlıkla.
Kirpik diplerim ıslanırken babam annemin kolundan tuttuğu gibi kendine çevirdi. Yanlış mı gördüm bilmiyorum, ama doğru gibiydi.
"Bunu nasıl yaptın?" diye sordu yanağından süzülen yaşla.
Sesindeki kırgınlığı iliklerime kadar hissettim. Başkalarını umursamadan benim için ağlayan adam kalbimi paramparça etti.
Annem onun tutuşundan kurtulurken bana son kez öfkeli gözlerle bakmış, ardından hızla evi terk etmişti.
"Oğlum özür dilerim. Ben böyle olacağını bilmiyordum. Bayan Jeon Jungkook'un bu fikre sıcak bakacağını söylemişti."
Kanım dondu. Beni ikna ettirecekti büyük ihtimalle. Manipüle ederek bunu başaracağını sanıyordu. Fakat Taehyung'un yanımda olduğunu unutuyordu.
"Anne tamam. Gidin. Sinirliyim. Kalbinizi çok pis kırarım."
İkisi de başın sallayarak evden çıktığında gerilerinde sinirli Taehyung, kırılmış bir Selina, bir de kırılıp dökülenleri bırakmışlardı.
"Sakın! Sakın dediklerini düşünüp de kendini üzme. Çok kızarım sana. Annem haksız. Fakat senin annen böyle çözüm bulmuş. O yüzden kıyameti kopardım. Ama onu bil ki, bir biz haklıyız"
Başımı salladım. Onun dediklerine uyarak sakinleşecektim.
Geldi. Beni kucağına alırken başımı boynuna sakladım. Dünya bir olsa yine beni ondan almazlar gibi hissettim.
Odamıza girdi. Ben kucağındayken kendi tarafına uzandı. Belini yatak başlığına yaslarken yanağıma öpücük bahşetti.
"Ben seni asla üzmem bebeğim. Benim bir çocuğa ihtiyacım yok. Baba olmak isterim elbet. Ama ikimizde hazır olduğumuzda. Ben zaten bir bebeğe sahibim.
Seni bir bebek gibi yıkamıyor muyum? Saçlarını örmüyor muyum? Her şeyinle güzelce ilgilenmiyor muyum? Bebeğimsin işte. Ben olmadan yaşayamazsın sen. Aynı benim gibi."
Omuzlarını sıkıca sararken gözyaşlarımı serbest bıraktım. Ağlamasam rahatlayamazdım. Bu yüzden güvenli yerimde akıttım gözyaşlarımı.
"Çok güzeldin Jungkook. İnan bana mükemmeldin. Hâlâ öylesin. Sen benim korkularımı yenmeme yardımcı oldun. Gizlediğim cinsel kimliğimi açtım herkese"
Söyledikleriyle içim yumuş yumuş olurken ağzımdan hıçkırık kaçtı. Belimi sıvazlayarak boynuma öpücük kondurmaya devam etti.
"Seni ne bir başkasına ezdiririm, ne de üzülmene izin veririm. Bu konuda senin asla bir suçun yok. Eşcinsel olduğumu bildiğimde elbette çocuğum olmayacağını biliyordum. Bu asla senin suçun değil."
İçimi rahatlatan konuşmayla derin iç çektim. Böyle konuşması iyiydi. Hiç değilse içimdeki o suçluluk hissi gidiyordu.
"Annemin kusuruna bakma. Seni seviyor biliyorsun. Senin ilk fotoğraflarını gösterdiğimde 'Bu sana bakmaz çok güzel bu' demişti. Düşünsene!"
Dediğine ikimizde kıkırdadık. Onu suçlu görmüyordum aslında. Adı üstünde annem kafasına sokmuş. Tam annemlik haraket. Ne bekliyordum ki?
"Annem sadece eltisini ve çocuklarını sevmiyor. Onlarla daim rekabette. Eminim bu yüzden teklif cazip gelmiş."
"Sorun yok Taehyungiee, annenin iyi biri olduğunu biliyorum. Sadece benim annem iyi biri değil. Hazır hissetmiyorum. Ama hissettiğimde söz sana anlatacağım."
Saçlarımı okşayan elleri göz kapaklarımı ağırlaştırırken duyduğum şey gülümsememe sebep oldu.
"Bende senin yanında olacağım. Söz veriyorum."_________________________________________
Salam. Gec oldu ama attım. Azdı bilirəm. Amma səhərə sınaq imtahanım var və bir şey oxumamışam. Çalışmalıyam. Buna görə də üzürlü sayın. Azərbaycanca yazdım. Çünki gözəl dilimi görün istədim. Çoxları lağ edir amma dilimi çox sevirəm. Bilirəm başa düşmədiniz çoxunuz. Amma olsun.
Nəysə
Oy və yorumlarınızı gözləyirəm.
Sizi sevirəm güllərim.
Rosealba'nız.....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Selina Taekook
FanficKim Jungkook ve Kim Taehyung evlidir. Taehyung mutlu evlilikleri olduğunu zannederken Jungkook için geçerli değildi. 18+ rahatsız olan okumasın lütfen. #1 taehyung #1 toptae #1 ukejungkook #1 bts #2 bottomjungkook #1toptae #2 jungkook #4 wattpad #...