Bella, do you copy?, Stranger Things

Part 78: Ruth and Rose.

Bölüm 78: Ruth ve Rose.

Max'in anlatımından:

"Max! Çok ciddiyim, şaka yapmıyorum! Seni hiçbir yere götürmem!" Off Steve of! Neyini anlamak istemiyordu? Madem öleceğim, o zaman son dakikalarımı güzel geçireyim! Gözlerimi devirdim.

"Steve, muhtemelen hayatımın son gününü Mike Wheeler'ın leş bodrumunda geçireceğimi sanıyorsan delirmişsin. Beni ya gideceğim yere götür ya da bağla. Teknik olarak çocuk kaçırmış olursun. Bir gün daha yaşarsam seni yeminle dava ederim Steve." Arabanın kapısını açmaya çalıştım ama kilitliydi. Aç şunu be! Sinirle ona döndüm.

"Kapıyı aç." Kafasını olumsuz anlamda salladı. "Hayır."

"İyi bir avukat tanıyorum." Ona sertçe baktım. Hayretle yüzüme baktıktan sonra pes etmişle anahtarı cebinden çıkarıp kapıyı açtı. Hah şöyle! Çantamı sırtımdan çıkartıp arkaya bindim ve kapımı kapattım. Steve Dustin'e döndü.

"Umarım süper telsizin Pennhurst'e erişiyordur Henderson.."

Robin'in anlatımından:

Nancy arabayı hastanenin önünde durdurduğunda kapıyı açıp aşağıya indim. Siktir! Bu ne lan? Bu topuklular ölüm gibi! Ayrıca bu danteller göğüslerimi, sırtımı, her yerimi kaşındırıyor! Benim aksime Nancy rahatça yürüyordu. Hah! Süslü kasaba kızı! Tanrım, delireceğim! Ellerimle sırtımı kaşıdım. Eh, süslü Nancy Wheeler ve sokak çocuğu Robin. Ne beklerdim ki?

"Bunun içinde nefes alamıyorum ve her yerim kaşınıyor!"

"Amaç rahat etmek değil, akademisyeniz biz." Pardon? Akademisyen? "Paskalya kahvaltısından geldik galiba! Ayrıca şu verdiğin sütyen göğüslerimi çok sıkıyor!"

"Tamam. Öyleyse şey, mümkünse sadece ben konuşabilir miyim?" Emin ol en iyisi olur!

"Bu mümkün olmayı geç kaçınılmaz! Çünkü birazdan boğularak öleceğim!" Sızlanarak sonunda müdürün odasına geldiğimizde ikimizde kendimizi kısaca tanıtmış, sahte öğrencilik anlarımızdan bahsetmiştik. Adam hazırladığımız sahte ortalamaları inceliyordu.

"İkinizin de not ortalaması 3,9. Etkileyici.." Değil mi değil mi.. Öğrencilik hayatımda asla bu notu görmedim.

"Profesör Brantley bu tavsiye mektubunu gönderdi." Boynumdaki yakayla oynadım. Bu şey cidden çok fırfırlı ve boynumu kaşındırıyor!

"Larry'i tanıyorum, hemde çok iyi.." Nancy'le saniyelik birbirimize baktık. Larry Yavşak Kline..

"Ne derler bilirsiniz. İşi beceremeyen, öğretmenlik yapar." Sahtece güldük. "Evet, aslında o yüzden geldik. Sınıfta öğrenebileceklerimiz bir yere kadar.."

"Çektiğiniz zorluğu anlıyorum." Rahatsıca kıpırdandım. Siktir! Bu kız kaç beden giyiyor ya? Moda dünyasında satılmayan dar şeyler mi giyiyordu? Anladık en süslü senmişsin! Off! Eski Scoops Ahoy formamı özlemiyor değilim..

"Ama Victor gibi hastaların ziyaretçi protokolü vardır. Önce dilekçe verilir, sonra incelemeye alınırsınız. Bu noktada kurul bir karat verir." Siktir ya! Bunu nasıl düşünmedik? Nancy'e birbirimize baktık.

"Hayal kırıklığına uğradınız.." Tabii, keyfiyen istemiyoruz onunla görüşmek. Hayal kırıklığına uğramamız çok normal..