Kuzenin nefreti

Küçük bir umut

Şaşkınlık ve heyecan... şuan vücudumu ele geçirmiş ve vücudumdan atamadığım tek duygu.. çağan geri çekildi ama benim hala kulaklarım uğulduyor. Ellerim buz kesti. Kalbim bana meydan okuyor gibi atmaya devam etti. Çağan önümden çekilip gitti. Belkide salondan çıktı. İrkilip kendime geldim. Sağ tarafa baktım. Herkes burdaydı. Ellerinde telefon bizi çekiyolardı.... Yutkunup hızla dışarı çıkmak için kapıya koştum. Direk kendimi spor salonundan dışarı attım. Kızların soyunma odalarından birine girip duvar kenarına çöktüm. Elim kalbime gitti.
Deli gibi atıyordu.
" sakin ol." Dedim fısıltıyla. İstemsizce gülümsedim.
Beni öpmüştü....

"Tuana."
Aniden kapı açılınca irkildim. Gelen tunaydı. Karşıma yere oturdu. Yüzüne baktım.
" kendine gel tuana iyi misin?"
Yutkundum.
" gerçek miydi o ?" Dedim. Hala inanamıyor gibiydim.
" gerçekti." Diyip kahkaha attı.
" resmen öptü seni." Telefonunu çıkarıp bişeyler yaptı ve ekranı bana çevirdi.
"Herkesin videoya çekmesi kötü oldu. Okulun itiraf sayfasına düştünüz."

Ekrana baktım. Videoda Resmen beni öpüyordu.
" çağanın hiç sevmediği kuzeni olarak bilinen tuana çağanın zorbalıklarına sessiz kalmamaya devam etti." Açıklamada böyle yazıyordu. Tunaya bakıp okumaya devam ettim.
" yine bir zorbalığın ortasında kendini bulan tuana, önce çağanın soyup direğe bağladığı çocuğu kurtardı ardından çağana ayar verdi. Anlaşılan seneler önce olan olayların küçük bir yüzleşmesiydi bu. Olay çok farklı yerlere gitti. Aralarında tartışma çıktı ve bu tartışma sırasında tuananın bir kaç gün önce çağanın evine sarhoş gittiğini ve onu sarhoşken öptüğünü öğrendik. Anlaşılan çağanın bu öpücüğü o öpücüğün geri dönüşüydü."
Şaşkınlıkla tunaya baktım. Bağırışmalarımız ve çağanın onu öptüğümü söylediği kısım vardı videoda.
" Tuna bu ne hemen admine yazın bişey yapın kaldırsın şu videoyu."

Tuna üzgünce yüzüme baktı ama bu yalandan bir üzgünlüktü.
" maalesef. Yazdım ama kaldırmayacağını söyledi."
Sonra kahkaha attı göz devirip ayağa kalktım.
" iyi ben kaldırtmasını bilirim."
Tuna da ayağa kalktığında elimde tunanın telefonuyla soyunma odasından çıktım. Tuna da arkamdan geliyordu. Yukarı çıkıp koridorda hızlıca yürümeye başladım.
Allah kahretsin ya koridordaki herkes bana bakıyordu. Bi grubun yanına yaklaştım.
" çağanların nerde olduğunu biliyor musunuz?"
Cidden öyle bir bakıyorlardı ki dövmek istiyordum.
" arka bahçedeler."
Yoluma devam edip bahçeye çıktım.
Üzerimde olan gözler bile beni sinir ediyordu artık. Olduğum yerde durdum.
" bakmayı kesecek misiniz artık?!! Canımı sıkıyorsunuz!!" Bağırmamla herkes önüne döndü.

" tuana sakin ol." Tunaya baktım.
" olamıyorum delireceğim ya. Şoka girdim bide üstüne sayfaya yüklemişler deliricem ya."
Yürümeye devam ettim. Arka bahçeye geldim. Çağanda diğerleri de çardakta oturuyorlardı. Yanlarına yaklaştım. Elimdeki telefonu oturan çağanın gözüne sokmak istermiş gibi yaklaştırıp ekranı gösterdim. Çağan telefonu uzaklaştırıp ekrana baktı.
" bu sayfanın adminiyle mi konuşursun?!! Direk admini mi bulursun bilmiyorum ama bu video hemen kaldırılacak.!!" Dedim. Telefonu geri çekip tunaya verdim.
" tuana gel otursana." Dedi yağız. Yüzlerine bakmadım. Çağana bakıyordum.
" tamam adminle konuşurum."
Güldüm. Yemin ederim boğazına yapışmak istiyordum.
" biz konuştuk. Kaldırmıyor." Dedi Tuna.
" ben bilmem! Yediğin haltı düzelteceksin. Hadi diyelim ben sarhoşmuşum sen kafayı mı yedin de beni herkesin içinde öpüyosun?!!"

Çağan gülümseyerek yüzüme bakmaya başlayınca kaşlarım çatıldı. Niye gülüyordu şimdi bu çocuk?
" sevdiğim insanı öptüm. Sevgilim olmasını istediğim insanı öptüm."
Kalbim tekledi. Şaşırdım.
" kimseyi ilgilendirmiyor ama senin hatrın için o videoyu kaldırtacağım."
Yutkundum. Çağan zor kullanmadan durmazdı. O sayfanın adminini bile bulabilirdi. İşaret parmağımı kaldırıp çağana doğru tuttum.
" zor kullanmadan." Dedim. Belli belirsiz kafa salladı inanmadım.
" çağan! Zor kullanmadan dedim."
Bıkkınca nefes verdi.
" tamam." Dedi sonunda
" tamam bundan sonra zor kullanmak zorbalık yok"

Bundan sonra mı demişti o ?
Parmağımı indirdim.
" bundan sonra?" Dedim sorarcasına.
" öyle işte. Söz artık kimseye zorbalık yapmayacağım."
İçtenlikle gülümsedim.
Ülküyle leyada gülümsüyordu. Tunaya baktım o da sevinmişti.
" o zaman." Durdum. Çağan merakla doğruldu.
" eğer bana kanıtlarsan ve beni inandırırsan, şu sevgilim olmasını istediğim kız kısmını bir düşünürüz." Dedim. Çağan direk çardaktan kalktı.
" yemin et!!" Heyecanla bağırdığında irkildim. Herkes kahkaha attı. Gülmemek için kendimi tuttum.
" düşünürüz dedim işte." Diyip bakışlarımı kaçırdım.

" lan duydunuz mu?" Gidip meteleri sarsmaya başladı. Yağızı Mete'yi edayı hatta kızları sarsıp aynı şeyleri söylüyordu
" duydunuz dimi? Sevgilim olacak!!"
" sonunda benim olacak!!"
Çocukları öyle bir sarsıyordu ki çok komik duruyorlardı.
" çağan." Dedim yeter dermişçesine. Hemen yanıma gelip dibime girdi.
" efendim?" Sesi hala heyecanlıydı. Çok yaklaşmıyordu ama yinede yakındı.
" tamam artık. Sen önce şu admin işini hallet."
Kafa salladı. Yüzüme sanki bişey isteyecekmiş gibi bakıyordu. Güldüm.
" ne isteyeceksin?" Dedim. Sırıttı.
" eğer bu admin işini halledersem, bi sarılma alabilir miyim?"

Geri çekilip işaret parmağımı kaldırdım. Öyle bir bakıyordu ki kıyamadım. Parmağımı indirip bakışlarımı kaçırdım.
" ona da bakarız." Dediğimde yine heyecanlandı. Gidip çocukları sarsmaya başladı. Hepimiz bu haline kahkaha attık. Gülümseyerek onu izlemeye başladım. İlk defa korkmadan, biri görecek mi diye çekinmeden bakıyordum ve itiraf edeyim, onu çok özlemiştim.