19. ANLAŞMA

748 58 75
                                    

Yeni bölüm geldiiii....

Bu şarkının ve bu bölümün yeri benim için ayrı. Bazı bölümler ve şarkılar var içimde taht kuran. Onlardan biri bunlar.

Şarkı : Emily Jane White - Washed Away




19. ANLAŞMA


Koybolmuştu binlerce insan işlenen dünyanın adaletinin çukurlarında. Doğruyu arıyorduk çoğu zaman yanlışa göz vermemek için. Doğruyu ararken kaç kere yanlışın içinde kaybolduğumuzu biliyor muyduk? Benim dünyamda; Kendi adaletini kuran insanların yönettiği dünya ne kadar adaletli olabilirdi. Şeytanın yönettiği cehennemin içinde kanatları kanlarla sulanmış bir varlığın adaleti ne kadar doğruydu. Doğru olsa bile ne kadar acısızdı. Kurtulmak imkansız gibiydi. Belkide imkansızdı.

Gözleri buradaydı, karşımda ateşin üstüne dökülmüş bir mazotun tekrar alevlenmesi gibi alevleniyordu. O ateşi oluşturan nefret, intikam ve kindi. O mazot ise benim varlığımdı.

Ayakta duran ruhum kendi bedeninde hissettiği depremin şiddeti yaşıyordu. Bu adamın beni öldürmek istediğini başından beri gözlerinin içinde çürümeyen yansımadan anlayabiliyordum. Ve şimdi tekrar kabullenişin verdiği o duyguyu bedenimin en ücra köşelerinde yakalamıştım tekrar hissetmek için bir daha kaybetmemek için.

" Neden öyle bakıyorsun? Bunu bilmiyor musun zaten? Kim olduğunu unutmuş olamazsın. Bu kadar aptal olma!"

Yerimde öylece durmuş söylediği kelimelerin canımı yakmasına izin vermiştim. Kaçabilirdim, koşup yukarıda bir köşede ağlayabilirdim, ama yapmıyordum. Biraz daha, biraz daha canımın yanmasını istiyordum, o ilk güne dönmek için, onun ilk günkü Barlas olduğunu kendime kanıtlamam lazımdı.

Barlas üstüme doğru bir adım attığında dişlerimi sıktım, bir kayaya dönüştüm, kaskatı kesildim. Dışardaki esinti pencerelerden sızıyor beni üşütüyordu. Emre onu durdurmak için önüne geçti.

" Barlas içeri geçelim. Bu burda konuşulacak bir konu değil." dedi Emre onu sakinleştirmeye çalışan sesi ile.

Barlas, gözlerindeki ateşin gücünü diri tuttu. Yüzündeki korkunç ifade yavaşça dinse bile gözleri o şiddetini koruyordu. Emreyi görmüyordu. Benim dışında başka hiçbir şeyi görmüyordu.

Tam karşımda dikildiğinde yutkundum. Burda ayakta olan bendim. İnsanların unuttuğu, insan yerine koyulmadığım, insan olduğuna inanmadığım adamın karşısında duran kişi bendim.

" Gerçek ne biliyor musun Asya?" Sesi yüzüne o kadar ters düşmüştü ki, o sert yüzü sanki duvarlara çarpıyor öyle bana görünüyordu. Sanki özellikle sesine değmiyordu.

KARANLIK TUTKU +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin