Selamm!
Yeni bölüm geldiii!
Bölümü oylamayı, paragraf aralına yorum yapmayı unutmayalımm. 🍒
Keyifli okumalar.
*
Yatağımda sırtüstü yatıyordum. Gözlerimi kapatmıştım ama uykunun zerresi yoktu gözlerimde. Kafam o kadar dolu, o kadar karışıktı ki, değil uyumak fikir bile yürütemiyordum. Kendimi çok yorgun hissediyordum. Duyduğum gerçeklerle birlikte ruhuma da, omzuma da ağırlık çökmüştü sanki.
Biraz daha öyle kaldıktan sonra düşüncelerime ara vermek adına yatakta doğruldum. Ayaklarımı sarkıtarak koyu gri halının kapladığı zemini izledim boş bakışlarımla. Telefonumu elime aldım. Saat sabahın beşi olmuştu. Havanı kontrol etmek adına pencereye ilerledim. Salıncakta biri oturuyordu. Sarı saçlarıyla gecenin karanlığına zıt olan Ria, tek başına orada oturmuş gökyüzünü seyrediyordu. Gittiğini sanıyordum oysaki. Dolabımdan iki tane hırka aldım ve beklemeden odadan çıktım.
Bahçe kapısının önüne geldiğimde hiç beklemeden dışarıya çıktım. Çıplak ayaklarımla çimenlere basarak arkadaşımın yanına ilerledim. Geldiğimi gördüğü an kafasını bana çevirdi.
"Uyumamışsın." Sesi yorgun çıkıryordu.
"Kafam bu kadar doluyken nasıl uyuyabilirim?" Elimdeki hırkalardan birini giymesi için ona uzattım.
"Bana kırgın mısın, Nora?" Sanki vereceğim cevaptan korkuyordu ve bu yüzden saklıyordu bakışlarını benden. Omuz silktim "Hayır, kırgın değilim ama kızgınım."
"İnan bana seni anlayabiliyorum. Bir kaç kez Claudia teyzeye söyledim sana gerçekleri anlatmasını. Fakat, her seferinde karşı çıktı. Ailen bile anlatmıyorken ben nasıl anlatabilirdim ki?"
"İşte sana kızgınlığımda bu yüzden. Sen de ailemsin. Ailemdensin. Yani en azından bana göre öylesin." Bakışlarını üzerimde hissettim. "Sana bir şey soracağım, Ria. Lakin bana açık olman gerek." Kaşlarını çattı ve kafasıyla onayladı beni. "Beni gerçekten seviyor musun yoksa hepsi beni korumak için miydi?"
Gözlerindeki hüzünü seçebiliyordum. Ona böyle bir soru sormak benim de kalbimi ağrıtmıştı ama emin olmam gerekiyordu. "Sen benim kardeşimsin Nora. Ablalar her zaman kardeşini korumalı öyle değil mi? Bu benim için sadece bir görev değil. Asla da olmadı. Seni her zaman sevdim." Gözleri uzaklara dalmış gibi farklı bir noktaya odaklandı. "Hatırlıyor musun, küçükken bisikletten düşüp kolunu kırmıştın?"
Anılar aklıma doluşmaya başladığında kendimden bağımsız bir şekilde gülümsedim. "Evet, hatırlıyorum. Ben ağlıyordum diye sen de ağlamıştın."
Ufak bir gülümseme yerleşti yüzüne. "O zaman henüz on iki yaşındaydım. On iki yaşında bir çocuk nasıl rol yapabilir ki? Anlatmak istediğim sen her zaman benim küçük kardeşimdin ve hep öyle kalacaksın." Dayanamadım ve sarıldım arkaşıma. "Sana dostluğumuzu sorgulattığım için özür dilerim, Nora." Diye fısıldadı kulağıma.
"Özür dileme, lütfen." Geri çekildim ve kocaman gülümsedim. Artık emin olmuştum dostluğumuz sadece görevden ibaret olmadığına. Bir insan bu kadar iyi bir rol yapamazdı. Zaten ondan şüphelenmem başlı başına bir hataydı. Kafamdaki sorulardan birinin cevabını bulmasıyla rahatladım. Gökyüzünü izlemeye başladım.
"Neden kızgınsın ailene?" Sorusuyla birlikte bir kaç saniye daha gökyüzünden ayırmadım bakışlarımı.
"Gayet açık değil mi? Hayatımda bildiğim her şey yalan. Bunu benim için yaptıklarını anlayabiliyorum ama bir anda her şeyi kabullenemem."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÇÖZÜLEMEYENLER
FantasyOn dokuz yaşında hayatının sırlarla dolu olduğunu, geçmişinin gerçeklerini öğrenen genç bir kız... İçinde harmanlanan intikam ateşini söndürmek için boyut değiştirir. Bu yolda neler yaşadığını hep birlikte öğrenelim. #1 Bilimkurgu. 21.08.2022 #2 Aşk...