"Ya ama abi niye Aylin'i hep sen alıyorsun ki kucağına? Ali'yi sevmiyor musun yoksa?" Dedi Ares Poyraz'a kısık gözlerle bakarak.
"Ares ne alakası var abicim? Sadece benim kucağımda daha sessiz oluyormuş. Annem öyle söyledi. Sizin kucağınızda ne kadar tepiniyor, farketmedin mi? Az kalsın kucağınızdan atlayacak."
"Tepinmek ne demek?"
"Efeciğim, tepinmek durmadan oturduğun yerden o yana bu yana hareket etmek demek." Dedi Helin hanım oğluna uygun bir dille kelimenin anlamını anlatmaya çalışarak.
"Anne, Aylin gelsin" Dedi Ali yamuklukla konuşup, ikizine bakarak. Aylin daha konuşamıyordu. Sebebi ise bilinmiyordu, fakat yakın zamanlarda konuşacağı tahmin ediliyordu.Aylin Ali'nin bu sözü üzerine Poyraz'ın kucağından atlamaya çalışıp, ellerini Ali'ye doğru uzattı.
"Sen abinden kaçıyor musun, cüce?" Diyerek Poyraz Aylin'i kucağında kendine doğru çevirerek gıdıklamaya başladığında Aylin kahkahalarla elini bu sefer Toprak abisine uzatarak yardım istercesine kapatıp açtı.
Toprak hiç vakit kaybetmeden Aylin'i Poyraz'ın elinden macun gibi çekip çıkardığında Aylin rahatlıkla nefes alırken etrafında onları kahkahalar ile izleyen ev ahalisine kaşlarını çatarak baktı. Susmaları için gösterdiği bu tepki onları gülmeye daha da mecbur ediyordu.
"Bak sen hele bu cüceye!" Diyip, Aylin'e doğru yaklaşan Poyrazla Aylin Toprağın elinden kayarak düşünce Toprak bir boş kalan eline,bir de Aylin'e baktı. Aylin paytak adımlarla annesinin kucağındaki ikizine doğru ilerledi ve elini ikizine doğru uzattı.
Ali elini tutup, annesinin kucağından kayınca bu sefer Toprak'ın tepkisini Helin hanım vermişti.
"Ben size söyleyeyim. Bunlar birleşip evden kaçarlar. Ruhumuz bile duymaz!" Dedi Toprak gülerek.
"Ay sus oğlum! Niye öyle şeyler söylüyorsun yanlarında?" Dedi Helin hanım.
"Anne, onlar çocuk. Birleşmek lafının ne olduğunu bile bilmezler ki!" Dedi Aras gülerek.
"Yok, öyle deme oğlum. Kızımız var ya kızımız. Hatice hanımı camları silerken görmüş. Almış eline babanın nerden bulduğunu bilmediğim mendillerini. Bahçenin camını siliyordu en son!" Dedi Helin hanım gülerek.
"Benim mendillerim mi?!" Dedi Kaan bey. "Ben onları çalışma odamdaki çekmecede saklıyordum bu haytalar almasınlar diye!" Dedi Kaan bey dehşetle.
"Siz hele Ali'nin en son yaptığı marifeti bilmiyorsunuz ki!" Dedi Efe el ele tutuşup oynayan ikizlere şefkatle bakarak. Şüphesiz, o ikisini en çok sevenler sırasının ilk 3'ünü Efe alıyordu.
"N'apmış, oğlum?" Dedi Helin hanım da bakışlarını diğerleri gibi ikizlere kaydırarak. Hepsinin onlara baktığını farkeden Aylin kaşlarını çatarak onlara kızgın bakışlar yollamaya çalışıyordu. Bu kısaca "Önünüze dönsenize" demek oluyordu. Fakat bu bakış onu daha tatlı yapmaktan ve aile üyelerini daha fazla gülmeye teşvik etmekten fazlasına işe yaramadı.Ali de üyelere ters ters bakarak "Dönün" diyebildi ikizinin tercümanı gibi.
"Cimcimeye bak sen!" Diyerek Ares ve Efe ikizlerin üzerine gelerek onları gıdıklamaya başladı. Kahkahalarıyla onlara eşlik eden aile üyeleri sonunda çocukların nefessiz kalacagindan endişelenmiş olmalılar ki, "Durun, artık en iyisi" Dedi Kaan bey artık gözünden yaş gelen kızına bakarak.Çocuklar anında durarak ikizlere baktılar. Yere çökmüş nefes alıp verme provası yapıyorlardı.
"Tamam, artık uyuma vakti!" Diyerek Helin hanım ayağa kalktığında ikizler de sözleşmiş gibi bir birine bakıp, ayaklanarak koşmaya başladılar.Evde tüm aile üyeleri arasında yaşanan büyük kovalamadan sonra ikizler de dahil anne ve babasının kucağında yorgunca koltuklara yığıldılar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BELKİ DE
Teen Fiction16 yaşında olmasına bakmayarak, bir çok insana kan yutturan, küçüklüğünde evlat edindiği ihtiyarın sayesinde aldığı eğitimlerle aynı zamanda çoğu reklamda yer alan kızımız kendi ailesinin varlığını ihtiyarın son zamanlarda söylediği kelimelerden var...