sarının soluşu

3.8K 337 623
                                    

Alarmın iğrenç sesi beni uykumdan sıçratarak uyandırırken aceleyle telefonuma uzanıp teki açık gözümle kapattım gürültülü uyarıyı. Oda arkadaşlarım henüz uyuyorlardı ve kimsenin uykusuzluğa tahammülü yoktu. En küçükleri bendim; biri mühendislik, biri psikoloji, diğeri de işletme okuyordu. İyilerdi şimdilik. Benden büyük oldukları için bana sıcakkanlı ve güzel davranmışlardı. Kolumu gözlerimin üzerine kapatıp uyanmak için kendimi zorladım. Uzun bir gün olacaktı; üst üste dört tane dersim vardı ve hiçbiri Toprak'ın dersi değildi. 

"Uyan Barış,"  dedi Muzaffer abi uykulu boğuk bir sesle. Psikoloji üçüncü sınıf öğrencisi, iyi biriydi. 

"Uyandım abi,"  dedim ben de ona karşılık olarak. Yatakta döndüğünü duydum üstümde yatıyordu. Oda ne büyük ne küçüktü. İki tane ranza, ortak bir masa, dörtlü orta boy kıyafet dolabı, bir tane buzdolabı vardı ve duygusal çöküşte oda üzerime yıkılacak gibi hissettiriyordu. 

"Barış kalk,"  dedi bu sefer Yüksel abi. O da işletme okuyandı ve tam karşımdaki ranzanın üst katında kalıyordu. Aşağı sarkıttığı bacağını yukarı çekip arkasını döndü. "Uyursun."

"Kalkıyorum abi."  Dediğim gibi de yaptım. Alarmım hepsini uyandırmıştı anlaşılan. Yatağımdan zorlukla kalkıp terliklerimi giydim ve banyonun yolunu tuttum. Dizime kadar çıkmış eşofman altımı düzeltme gereği duymadım. Banyonun kapısını açarken esniyor aynı zamanda diğer elimle de sırtımı kaşıyordum. Hava çok sıcaktı. Önce boşaltımımı yaptım; hemen ardından önce yüzümü yıkadım, ardından dişlerimi fırçaladım. Aslında koca bir ter torbası olmuştum ama duş alırsam muhtemelen rahatsız olurlardı. Bu yüzden tişörtümü çıkartıp vücudumu gelişigüzel ıslattım ve çıktım banyodan. Kıyafet dolabımın önüne geçtiğimde hâlâ uykudan açılamayan gözlerim cayır cayır yanıyordu. Dün gece geç saatlere kadar uyku tutmamıştı. Biraz heyecandan, biraz şoktan biraz da kaynaşma merasiminden dolayı uyuyamamıştım. Bunca zaman arkadaşsız sürdürdüğüm hayatıma bir anda bu kadar fazla insan almak biraz nevrimi döndürmüştü. Altıma bol kot rengi bir pantolon, üzerime koyu mor tonlarında düz bir tişört geçirdim. Deodorantım ile vücut spreyimi de banyoda sıkmayı ihmal etmedim. Saat dokuzda olan dersim için sekize alarm kuracak kadar ne yaşamıştım dün gece, hiç bilmiyordum. Dolabımın iç kapısında duran aynada saçlarımı tarayıp düzgün şekil vermeye çalıştım ama yine düzelmemekte epey ısrarcı duruyorlardı. Yine şapkamı kafama takıp son kez duruşuma baktım. İmaj, çok şeydi. 

"Makyajın bittiyse git kahvaltını et,"  Yüksel abi bana doğru döndü ve yüzüme baktı.  "Aç aç gitme."

"Günaydın abi,"  diye fısıldadım ona.  "Kusura bakma benim yüzümden uyandın."

"Dokuzda ders var, erken uyanmış oldum. Neyse dur beni bekle de birlikte gidelim."

Ona başımı salladım. Üzerinden pikesini atıp yataktan indi ve banyoya geçti. Muzaffer abiden horultular yükselirken, Enes abi kıpırtısız uyuyordu. Mühendislik son sınıf öğrencisiydi ve ben ondan yalnızca bir tık daha çaresizdim. Çantamı hiç boşaltmadığım için direkt omzuma astım ve yatağımı toplayıp telefonumu cebime atarak çıktım odadan. Ben çıktıktan beş dakika sonra Yüksel abi çıktı. Düz siyah bir tişört altına da gri bir pantolon seçmişti. Elindeki kitabı kolunun altına alıp boştaki eliyle saçlarını düzeltmeye çalıştı fikrimce.

"Nefret ediyorum,"  dedi yürümeye başladığımızda. Bizimle birlikte üç kişi daha koridor boyunca ilerliyordu.  "Sabah derslerinden gerçekten nefret ediyorum. Bir bok anladığımda yok."

Ona hak veriyordum zira ben de hiç sevmezdim sabahları derse gitmeyi. Lisedeyken eziyetti, ortaokuldayken eziyetti. Üstelik insanın sevilmediği bir yere, daha gözünü açar açmaz güneş bile tam doğmamışken gitmesi çok ayrı bir eziyetti. Ama benim o zamanlarda olduğu gibi, şimdi de şikayet etmek gibi bir lüksüm yoktu. Asla bir şeylere şikayet etmez, aksine elimdeki her ne ise onun kıymetini bilmek için kendimi epey zorlardım. Çok zor şartlar altında varlığımı sürdürdüğüm hayatımda bir de bir şeyler için şikayet etmek aptallık olurdu.

Cehennem Sonesi (bxb)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin