Güzel Aşk (Tamamlandı)

44

Ilgazlarda

Ferit, Meral, Can ve Özgür eve girmesiyle büyük bir koşuşturmayla karşılaştı. Ferit ile Meral' in teyzesi, annesi ve teyzesinin kızları oradan oraya bir şeyler taşımaya çalışıyordu.

Meral:

- Burası savaş alanına dönmüş. (Önünden geçen kuzeni Cemreyi durdurup) Cemre, ne oluyor?

Cemre:

- Bir de soruyor musun Meral? Abin evleniyor ya hani? Seninde alacağın olsun Ferit abi, daha kızla beni tanıştırmadan evleniyorsun.

Ferit:

- Güzelim, anca. Sende daha yeni okuldan geldin.

- Bu iş bitsin ben sana bunun hesabını sorarım. Şimdi beni bırakın, acelem var. Daha Burcu ile hazırlanacağız.

Meral hızla kolunu çekti.

- Benim odama geçin, bende geliyorum.

- Tamam. Abla! Meral' in odasına geçiyoruz.

Burcu:

- Geldim ablacığım. Teyze başka bir şeye ihtiyacın var mı?

Gülseren Hanım (Ferit ve Meral' in annesi):

- Yok kuzum, siz geçin. Meral sen biraz yanıma gel. Ferit, oğlum babanın yanına geç, seninle konuşacakları var. Çınar evladım sende Özgür ile birlikte çiçek ve çikolata almaya gidin.

Çınar:

- (sessizce) Has... (yüksek sesle) tamam Gülseren Teyze. Yürü Özgür yürü en önemli şeyleri unuttuk.

Aysema (Ferit ve Meral' in teyzesi):

- Ferit yüzükleri aldı mı?

Çınar:

- Hay...

Özgür sözünü kesip:

- Arabada Aysema Teyze.

Gülseren:

- O yüzükleri sakın unutmayın evladım.

Çınar:

- Tamam tamam o iş bizde Gülseren Teyze.

Çınar ile Özgür hızla evden çıktı. Özgür:

- Hemen Reyhan' ı arıyorsun kardeşim. Bir şekilde Cansel' in yüzük ölçüsünü öğreniyorsun. Bende Ferit' e mesaj atıyorum. Yüzük ölçüsünü öğreniyorum.

- Tamam, deyip iş birliğiyle durumu kurtarmaya başladılar.

O sırada babasının yanına geçen Ferit:

- Babam?

Bahattin Bey bazı rahatsızlıklarından ve yoldan gelmenin yorgunluğuyla oğluna döndü.

- Hep böyle yaramaz bir çocuktun oğlum. Umuyorum ki bu son yaramazlığındır.

Ferit utançla gülümsedi.

- Öyle. Çünkü Cansel benim durgunluğum.

- Cansel kızım, yetenekli, başarılı, her şeyden önemlisi temiz ve dürüst bir kadın. Ama belliki onu kirletmişsin.

- Yok babam o nasıl laf öyle. O çok masum. O benim helalim.

- İşte bu lafını asla unutma oğlum. Helalim... O kelime kısa ve basit bir kelime gibi görünsede asla değildir. Büyük sorumluluk gerektiren, o sorumluluğa sahip çıkmanı sağlayan bir kelimedir. Sen o kızın gönlüne, bedenine bir kere sahip olduysan ve şimdide soyadına alacaksan artık başka kadınlara gözünüde, gönlünüde kapatmalısın.