"Belki de yağmazdı yağmurlar, bu kadar kirli olmasaydı insanlar"
Gökteki köy Aosa, bir gün gökyüzünde patlamıştır. Patlamadan kurtulan küçük kızı, bir ninja bulur ve onu köyü Konoha'ya getirir. Ve hikaye de böyle başlar.
*Hikaye Naruto'nun orijinal...
İtachi... Bu onun sesiydi sanırım. Yoksa Gai miyd... Gai kimdi ki?
Hayır, hayır, hayır. Bu normal değil. Jutsunun bir etkisi mi acaba? Neden tüm anılarım birbirine karışıyor?
⋇⋆✦⋆⋇
Cidden... Acıttı
Kakashi'nin düşünebildiği tek şey buydu. Gai ve Asuma'yı yakınlardaki ANBU birliğine gitmek için ikna etmişti, ama İtachi gitmeyi reddetmişti. Şimdi Ame'nin başında, onu uyandırmaya çalışıyordu. Güvenli bir mesafede sayılırlardı. Kendine Iwakami diyen kadın korkutucu seviyede güçlüydü, bunu itiraf etmesi zor olsa da.
"Hadi ama, ne diye işimi zorlaştırıyorsun? Ölmek mi istersin yoksa?"
Acaba sha-hayır, bu kaltak aklımı okuyabiliyor. Ama düşünmeden nasıl karar vereceğim?
"Kaltak mı? Cidden çok kabasın."
"Sadece hak edenlere karşı nazik davranırım."
"Gerçekten mi? Peki, hak edenler arasında benim küçük hazinem de var mıydı? Eğer öyleyse üzgünüm..."
N-ne demek istiyor?
"Aslında onu yanımda götürmek istiyordum, ama artık gerek görmüyorum. Sana bir şey sorayım... Ame nefes alırken sevimli biriydi sanırım, ne diyorsun? "
Nefes alırken...
"Peki sence nefes almazken nasıl görünür?" ... Nefes... Almazken...
"Kakashi-san, Ame-chan nefes almıyor!"
Iwakami gülerek sordu: "Ne diyorsun, Kakashi? Şimdi d-"
Bir an, kısacık bir an Itachi mavi bir şimşek gördü. Iwakami'nin görebildiği ise, kırmızı bir noktaydı.
S-sharingan?? Nasıl? O bir Hatake. Nasıl sharinganı olabilir? Yoksa, aklından geçirdiği sharingan mıydı? Kahretsin, düzgün düşünemiyorum....
Kakashi'nin eli, bir zamanlar Rin'i öldürdüğü eli, şimdi Iwakami'nin omzunu uçurmuştu. Elinde parlayan, şimşek ve dumanla perdelenmiş çakrasıyla kadının kalbine nişan almıştı. Ama kadın yana kayınca raikiri dediği teknik kola denk gelmişti.
İkincidensıyrılamazsın!
Kahretsin, bir şeyler düşünüyor ama duyamıyorum. Duyguları tüm zihnini kapatmış. Bir elim yokken tekniğimi fazla sürdüremem. Ama en azından Ame'yi öldürecek kadar...
Düşüncesini bile tamamlayamadı. Gözleri büyüdü, ağzından ve göğsünden fışkıran kan şeritlerinin arasında, kıpkırmızı parlayan sharinganı gördü.
....
Ve eski, çürümüş bir heykel gibi yere devrildi.
B-ben... Yenildim mi?
İtachi elini Ame'nin burnuna tuttu. "... Kakashi-san! Tekrar nefes alıyor!"
Kakashi elini Iwakami'nin elbisesine silip arkasını döndü. İtachi'ye doğru bir adım attı. Ama geride duyduğu bir fısıltıyla durdu. "H...Hey. Ame'nin neden bu adı aldığını... merak ediyorsun, değil mi?"
"Eskiden merak ediyordum. Şimdi öğrenecek olsam da hayır demezdim... Ama senin gibi birinden daha fazla söz duymak istemiyorum." "... Ame'nin... doğduğu gün.... Amekami... öldü." "Amekami de kim?"
İwakami artık cevap veremezdi. _-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-
"Kakashi, istersen Ame'yi biraz da ben taşırım." "Gerek yok Gai." "Emin misin?" "Evet. Boş verin beni, adamlara yaklaştık. Kendine Hokage diyen kaltak artık öldüğüne göre işleri bitti."
İtachi Kakashi'yle aynı hizada yürürken biraz çekinerek sordu: "Şey... Kakashi-san, Iwakami sana bir şey söylemişti... Ne dedi?" "Önemli bir şey değil, İtachi. Yaşlı kadın zırvasıydı işte."
Belki de değildi. Bu Amekami kim acaba? İwakami gibi mi? Yoksa farklı mı? Adını daha önce duymuşum gibi geliyor... Bilemiyorum. Ama o Amekami her kimse, çok önce ölmüş.
.... ... .. . Amekami. Amekami Tsukiyo.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bu da Iwakami. Yani Aosanın hokagesini de tanıyın bi zahmet.
