𝕽𝖆𝖎𝖓❃𝔎𝔞𝔨𝔞𝔰𝔥𝔦 𝔉𝔞𝔫𝔣𝔦𝔠𝔱𝔦𝔬𝔫

測 3

                             ⋇⋆✦⋆⋇

Kakashi ses çıkarmadan öylece bekledi. Söyleyecek bir şey de yoktu zaten. Ame ağlamadı, yıkılmış ya da hayatla bağını koparmış gibi de görünmüyordu. Sadece üzgündü. Belki de şaşkındı, hala anın şokunu atlatamamış olabilirdi. Ama her iki durumda da, Kakashi'nin elinden gelen tek şey Ame'nin arkasında dikilip sabit gözlerle mezara bakmaktı.

Michizane Uchiha. Konoha'nın en yetenekli istihbarat ajanlarından biri... Hakkında başka hiç bir şey bilmiyorum.

Kurenai, Hokage ve o hariç kimse yoktu. Hokage-sama, kalabalık yapmanın bir fayda sağlamayacağını söyleyip onları göndermişti. Haklıydı tabi, yine de... Ame'ye gerçek anlamda cesaret verebilecek tek kişi Asuma olduğu halde, neden kalmasına izin verilmemişti?Eskiden olsa, kendi varlığıyla halledeceğine inanırdı. Ama şimdi....

... Şimdi. Ne değişti bilmiyorum. Ama bana güvenmiyormuş gibi hissediyorum. Burada benim yerime Asuma olsaydı, ya da İtachi, daha mı iyi olurdu?

Hokage Kurenai'yle bir şeyler konuştuktan sonra diğerlerinin duyabileceği bir seste ekledi:
"Tamam, herkese yarınki törenden bahset. Tüm köyün haberdar olması gerek."

Kurenai koşarak uzaklaşırken Hokage bizi aydınlatmak ister gibi konuştu:
"Michizane-kun köyün önemli bir ninjasıydı. Bir töreni hak ediyor... Değil mi Ame-kun?"

Kıpırdamadı. Duymamıştı belki de. Ama hayır, konuşmaya başladı.
"Kendini koruyamayacağı bir düşman vardı. Ve siz bunu bildiğiniz halde onu güvenli bir yer yerine tehlikeli evine gönderdiniz. Bari töreni de yapın bir zahmet."

Hokage ağır ağır başını sallayıp gülümsedi.
"Sizi burada bırakmam problem olmaz sanırım."

Ve o da gitti.
  Hokage Ame'nin söylediklerini hiç iplemedi. Ame... Kaba konuşmuştu. Olacak şey değil. Acaba, benim bilmediğim başka bir şey mi var? O gün bahsettiği... Kendi isteğiyle gitmediğini söylemişti. Bununla alakalı olabilir mi?

Cesaretini topladı.
"Ame."
"?"
"Michizane'yi kim öldürdü biliyor musun?"
"... Hayır."

Yine aynısı olmuştu işte. Bir türlü düzgün bir şekilde konuşamıyorlardı. Sorular-elinde olmadan- isteksiz geliyordu, cevaplarsa formalite icabı veriliyordu sanki. Neden? Problem onda mıydı?
"Ame. Bana hala güveniyor musun?"
"Evet."

Ame'nin yanına diz çöktü. İkisi de aynı hizadaydı şimdi.
"Neden gittin?"

"..."

"Neden gittin? Kendi isteğinle gitmediğini söyledin. Öyleyse?"

░░░░░░░░░░░░Αɱҽ░░░░░░░░░░░░░

"Sizin için."
"Biz?"

Kakashi hiç bir şeyi bilmiyordu. Tıpkı İtachi gibi... Asuma, Gai, Kurenai ve diğerleri gibi... Ama ondan gizlemek istemiyordum artık. O Kakashi'ydi. Kimseye güvenemesem bile, ona güvenebilirdim.... Değil mi?

"Tsukiyo klanının... Bir Sunagakure klanı olduğu hakkında kayıtlar varmış."
"N-ne?"
"Bu durumda Suna'da olmam gerektiğini söylediler. Aksi takdirde, Konoha diğer köyler için hırsız konumunda olacakmış... Suna'nın payını çalan bir hırsız. Ve isterlerse Konoha'ya savaş açabilirlermiş. Tüm diğer köyler... Bu durumda fazla dayanamazdık. Hokage de..."

"Hokage de jinchurikiyi izleme görevi adıyla seni Suna'ya verdi, öyle mi?"

Öyleydi. Ama bu, Konoha'ya açıklanmadı. Tabi ki, ne diyeceklerdi ki? Yarım yamalak bir bahane yeterliydi.

"Evet."

"... Ame... Neden bize-"

"Yalan söylemiyordum! Sakumo-san, Minato-san ve Kushina-san'ı unuttuğumu mu düşünüyorsun? Onları özlüyorum. Naruto'ya göz kulak olacaktım güya, ama Hiruzen-sama gerek yok dedi. Onun için, senin için, Gai, Asuma, Kurenai için, ve diğerleri için, en doğrusu bu dedi! Suna benim için ne kadar yabancıydı, bilmiyorsun. Klanım oraya ait diye... Ben de orada olmak zorunda mıyım? Evet. Başta ben de sadece jinchurikiyi gözleme görevi olduğunu sanıyordum. Ama sonra Hiruzen-sama bana asıl görevi açıkladı. Bu aslında Hokage sırrıydı, ama artık ortada sır falan yok. Michizane-san öldü, sebebi... Bendim. Ne olursa olsun, Michizane-san'ın hayatına mal olan bilgiyi öğreneceğim... Kakashi, sen benim en güvendiğim arkadaşımsın. Biliyorum, çok... Sinir bozucu davrandım, ama gerçekten isteyerek yapmadım! Bundan başka kimseye bahsedemeyiz, aramızda kalacak. Bana ... Yardımcı olur musun?"