44.Bölüm

29.8K 1.5K 750
                                    

Parmak uçlarım çıplak göğsüne anlamsız şekiller çizerken nefes alışverişleri sükut dolu ortamda hayat buluyordu.O nefesi canıma can katıyor,beni ızdırap yüklü duyguların kucağından çekip alıyordu.

Saçlarıma değen solukları beni mutluluğa boğarken ona çok uzakmışım gibi iyice sokuldum.O güzel tenine yakın olamamak telaşa sürüklüyordu her şeyiyle benliğimi.

Onda varolmalıydım.

Çıplak bacaklarım onun bacakları arasında yüzüm ise göğsündeki yuvasındaydı.Burnumu kalbinin hızla attığı yere sürtüp dudaklarımı birkaç defa o efsunlu ritimlerin kaynağına bastırdım.Geceyle benzerlik taşıyan siyah saçlarım o esmer göğsünün üzerine gelişi güzel bir şekilde dağılmışken tamamlanmış gözüküyorduk.

Her şeyimizle.

Benim bu kıpır kıpır halimle beraber uykusundan sıyrılarak hareketlendiğinde tam anlamıyla uyandığını anladım.Uyandı ve bu sarmaş dolaş halimizi görür görmez dudaklarından memnun bir mırıltı çıkarttı.

O mırıltı odanın duvarlarına çarpıp kuvvetlendi ve ardından bana doğru aktı.

"Hayatımın en güzel doğrusu,günaydın."Diye şakıdı keyifli bir ses ile."Sen yine bir kedi gibi bana mı sokuluyorsun?"

Yeni uyandığını belli eden boğuk ve uykulu sesiyle birlikte başımı ona doğru kaldırarak bakışlarımı yüzüne çıkarttım.Kısık ve şişmiş göz kapaklarıyla dahi yüreğimi hoplatıyor,beni alaşağı ediyordu.

"Günaydın."Bir çırpıda söyledim bunları yutkunurken ve ardından."Seviyorum."Diye kısık bir sesle konuştum."Sana bir nefes kadar yakın olmayı,koynunda uyumayı."

Yüzüne geniş bir tebessüm yerleşti.Ağzımdan kendisiyle alakalı iyi bir şeyler duymak fazlasıyla hoşuna gidiyordu.Can alıcı gözlerini yavaşça kırpıştırdığında,büyük avucunu şişmeye başlayan karnımın üzerine yerleştirdi.

"Senin için en iyi seçenek her daim benim zaten.Benden başkası haram sana."Dedi böbürlenerek.O cümlelerinde bir ton mana vardı.

Ve bu manaların ışığı altında dudaklarını dudaklarıma bastırarak içimi mayhoş eden bir öpücük bıraktı."Ben sana yaratıldım,senin için."Diye fısıldadı o yangın yerine dönen sesiyle."Kafanı göğsüme yasla,bana sokul,beni çok sev diye..."

Baş parmağımı bu kelimelerinin döküldüğü ana hattın üzerine yerleştirdim yani dudaklarının üzerine.Ağır ağır okşarken dudaklarının her bir santimini bana aşk dolu bir ifadeyle bakıyordu.

"O zaman ben de senin için yaratıldım."Diye soludum bir çırpıda."Sen belimi böylesine sarıp sarmala,saçlarımı severek bana hayat ol diye."Karnımı okşayan eli sözlerimle birlikte duraksarken gözlerini açarak baktı bana ve sözlerimi devam ettirdi.

"Sadece bunlar değil."Diyerek konuştu dudaklarını dişlerken."Aynı zamanda kuytularına sızayım ve seni kendime katayım diye doğdun hayatıma bir güneş gibi.Sahi benim sana bu doymayışlarım ne olacak?"

İşaret parmağı tehlikeli bir hareketle geceliğimin üzerinde kayarken tenimdeki her nokta titrek bir heyecan kuşandı.

"Seni yanımdayken dahi özlemek...Bu duygu çok başa çıkılamaz."

Ağırca kalçamı okşadı ve geceliğimi sıyırarak soğuk bir ürpertinin bedenime yayılmasına sebebiyet verdi.Elinin tersiyle karnımı sevmeye devam ediyorken artık bebeklerimizin iyice belirginleşmiş olmasıda yüzündeki tebessüme tebessüm katmıştı.

"İzninle."Dedi dudakları burnumun üzerine konarken."Bebeklerimle konuşacağım."

O bunu hep yapıyordu.Bazen dakikalarca konuşuyordu bazense saatlerce hatta bıraksam asırlar boyu...

Deli Maran +18|KabadayıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin