⚘yirmi sekiz

4.1K 300 33
                                    

🎞️angie*bambam

Brant elimdekileri alırken selamlaştık, ardından Dennis'le mutfağa gittiler. Ben de salona geçtim. Veronica bağdaş kurmuş, yerdeki masanın önüne oturmuştu. Bir yanında onunla oyun oynayan Gavin, diğerinde ise Matthew vardı.

Gavin pes eder gibi ellerini kaldırdı. "Pekala, aptal Sonya Blade'ini bununla bile yenemiyorsam benden iyisin demektir."

Veronica, "Sonya efsanedir seni ahmak, oynamayı bileceksin." dediğinde Matthew kahkaha attı ve Gavin'in elinden oyun kumandasını aldı.

Gavin homurdanırken beni gördü, heyecanla ayağa kalktı ama suratındaki ifade bir anlığına sekteye uğradı. Pijamalarıma baktı, hayatımda gördüğüm en büyük sırıtışı sergiledi. "İkon ya, resmen ikon."

Saçlarımı geriye atarak "Biliyorum." dediğimde sarıldık.

Veronica sahte bir şaşkınlıkla gözlerini açtı. "Senin dolabında pijama var mıydı?" Gözleri üzerimde dolaştı, markanın yazdığı yerde durdu. "Hı, olabilirmiş aslında."

"Beğendiysen alayım sana da?"

Oflayarak gözlerini devirdi.

"Var mı bir Kitana'n?" dedi Gavin, beni yanlarına çekerken.

"Neyim?" Bana uzaylıymışım gibi baktı. "Oyunla ilgili bir şeyse bilmem ben."

Gavin hayal kırıklığına uğramıştı; Veronica kumandayı Matthew'un elinden alarak bana uzattı. "Gavin ağlamaya başlamadan öğreteyim."

Gavin'e işaret parmağımı salladım, "Senin için." diyerek Veronica'nın elinden aldım ve yanına oturdum.

"Dennis ile Chalsea yiyecek getirmiş." diyerek içeri girdi Brant, yanından sıyrılan Dennis de Veronica'ya başını sallayarak arkaya geçen Matthew ile Gavin'in yanına oturdu. Brant bana baktı, "Siz gelince bir şeyler söyleyecektik ama madem aldınız, mutfakta mı burada mı yiyelim?"

"Burada." dedi Gavin.

"İyi, biri benimle gelsin o zaman."

Omzumun üstünden arkaya baktım, hiç kimse kıpırdamadı. Veronica iki dakikada üç kez yenildiğim oyunu durdurdu. "Seni görmesem de kıçını yaydığını hissedebiliyorum Gavin. Kalk getir."

"Sevgilin getirsin." Matthew, ortalarında oturan Dennis'in arkasından uzanarak Gavin'i dürttü. "Yapmayın ya, zaten eve dönünce her bok üstüme kalacak."

"Oğlum iki saniyelik iş lan." diyerek hareketlendi Matthew. "Ne acındırdın kendini be. Sanki senin için ayağını bile yıkayacak insanlar yok evinde."

Matthew'un kalkışını izleyen Gavin yayıla yayıla sırıttı, Matthew da ayaklarının üstünden geçerken hafifçe tekme attı. Gavin homurdandı. "Kırıldı."

Dennis, Gavin'in sırtına vurdu birkaç kere. "İyisin iyi."

"Oyuna bak." dedi Veronica. O sırada Dennis'i izlerken yalanıp irkilerek önüme döndüm. "Başka karakter seç istersen."

"D'vorah?"

"Dene bakalım." diyerek benim kumandama, nelere basınca neler olacağını anlatmaya odaklandı.

Onlar yemek yerken biz arada sırada lokma attık ağzımıza, oyuna odaklanmıştık. Görsellerdeki vahşet hoşuma gitmişti.

Bir kez, Veronica'yı alt ettiğimde Gavin ayağa kalkarak arkadaşlarının konuşmasını böldü. Beni omzuna atarak bağıra bağıra tezahürata başladı.

"Tatlım yavaş, kusacağım şimdi." dedim, kahkaha atarken.

Beni yavaşça indirdi, kollarımdan tutup gururla sarstı. "Potansiyelin olduğunu biliyordum. Sana tavşanlı kulaklık hediye edeceğim."

vahşi kadınHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin