Keyifli okumalar <3
(Medya, Sakladığın Bir Şeyler Var, Dedublüman)
---------
"Küstürmeyin insanları hayata. Sonra her şeyden vazgeçiyorlar. Yaşamaktan, güzel olan her şeyden. Bir odada yalnızlığı; bir dağ başında kalmayı, bir adada mahsur kalmayı, nerede bir yalnızlık varsa onu istiyorlar. Küstürmeyin işte bazı insanları."
Karanlığın rehin aldığı gözlerimi açtığımda, ışığın gözlerime bir anda nüfuz etmesi gözlerimi kısmama sebep olmuştu. Aklıma bir bir gelen yaşananlarla bakışlarımı hızla odada gezdirdim.
''Uyanmışsın, çok şükür.'' Egemen abi oturduğu koltuktan kalkıp yanıma geldiğinde onu beklemeden yerimde doğruldum, gitmeliydim. ''Ne yapıyorsun Afra?'' Egemen abinin kızgın ses tonu beni durduramazken kolumdaki serumu söktüm. Sadece sızlamıştı ama emindim ki Barlas'ın canı benimkinden daha fazla yanmıştı.
Egemen abi bu sefer kolumu tuttuğunda ''Hiçbir yere gitmiyorsun?'' dedi. Beni durduracağını düşündüren ona neydi bilmiyordum. ''Gideceğim, uyumuşum resmen.'' Dediğimde kaşları daha fazla çatıldı. ''Uyumak mı?'' Dedi alayla. ''Kollarıma bayıldın Afra ve ben kalkmana izin vermiyorum.'' Bayıldığımızı söylüyor Afra.
Buradan bir şekilde çıkıp Barlas'a gitmeliydim ama benim gitmek konusundaki kararlılığımın aynısı Egemen abide göndermemek üzere vardı. ''Uyandı mı?'' Diye sordum en azından hakkında bilgi almak umuduyla. Bakışları yumuşadığında kolumdaki elini de çekmişti. Vazgeçtiğimi düşünmüş olma ihtimali hoşuma gitmişti.
''Uyanmadı daha.'' Dedi sıkıntıyla. Ses tonu beni korkutmuştu. ''Neden? İyi ama değil mi?'' Diye sordum bana iyi bir cevap vermesini umarak. ''Ne kadardır uyuyorum?'' Uyumak kelimesini kullanmamın hoşuna gitmediğini tekrar çatılan kaşlarından anlamıştım. ''2 saat kadar.''
Barlas'ın uyanması için gereken süre ne kadardı bilmiyordum ama eğer bilincim yerinde olsaydı o 2 saat nasıl geçerdi hiçbir fikrim yoktu. ''Tamam, iyiyim ben.'' Dedim yüzüne bakarak. ''İzin ver, gideyim.''
''İyi değilsin Afra.'' Biraz daha diretirse kavga etmek zorunda kalacaktım ve hiç istemiyordum. ''O da iyi değil!'' Sesim biraz olsun yükseldiğinde oflayarak arkasına dönmüştü. ''Sadece bakıp geri döneceksin, ben de seninle geleceğim.'' Dediğinde el mecbur onaylamıştım. Buna da şükürdü.
Başımı onayladığımda yerdeki ayakkabılarıma doğru eğildim. Dönen başım etkisini tekrar gösterdiğinde belli etmemek için kendimi sıkıyordum. ''Gel başımın belası.'' Egemen abi ayakkabımı giydirmek üzere eğildiğinde şaşkın bakışlarım onu bulmuştu. ''Ben hallediyordum.'' Mırıldanmama gülerek karşılık verdiğinde daha da uzatmadım.
Ayakkabıyı da giydikten sonra yataktan indim ve Egemen abinin koluma girmesine izin verdim. ''Bu Barlas meselesini de konuşacağız.'' İmalı ses tonuna karşılık ''Neyini?'' Dediğimde sessiz kalmayı tercih etmişti. Koridorun sonuna kadar sessizce yürüdükten sonra doktoruyla konuşan Bilge teyzeyi gördüm ve onlara doğru hızlandırdım adımlarımı. Bu vesileyle de Egemen abinin kolundan çıkmış olmuştum. Arkamdan homurdanmalarını duyabiliyordum ama umursamadım.
''Ne zaman uyanır oğlum?'' Bilge teyzenin doktora sorduğu soruyu doktor, ''Biz ilacı kestik, yakındır uyanması, tekrar geçmiş olsun.'' Diyerek yanıtlayıp yanımızdan ayrılmıştı. Bilge teyzeye döndüm, ''İyi miymiş Bilge teyze?'' Korkuyla sorduğum soruyla Bilge teyze bana doğru döndü ve bana sarıldı. ''İyiymiş.'' Dedi şükreder gibi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vida Nova
Ficción GeneralEvini terk eden Afra'nın çocukluğunu geçirdiği mahalleye kaçmasıyla eski yaşanmışlıkların da kapısı açılır. !Hikayede küfür, argo, yetişkin içerik, kavga, gürültü bulunabilir buna göre okuyunuz. Vida Nova: Yeni Hayat