Medya, Indila- Tourner Dans Le Vide
Keyifli okumalar <3
Yıldıza basmayı ve satır arası yorumları unutmayalım..🧚♀️
----------------
Eski aşıklar, bir öpücüğün tam anlamıyla ruhlarını birleştireceğine inanıyorlardı, çünkü ruhun nefesinde taşındığı söyleniyordu. - Havva Glicksman
Hoşgeldin ve hoşçakal öpücüğü vardır. Bir hoşgeldin öpücüğüydü beni böylesine içine çeken, yaşadığımı hissettiren, yaşadığımızı hissettiren. Bir hoşgeldin öpücüğüydü beni Barlas'ın dudaklarına hapseden, sonsuza kadar orada yaşamak istediğim. Bir hoşgeldin öpücüğüydü böylesine nefes kesen böylesine kalbimin ritmini değiştiren.
Gözlerim kapalıydı, böylece yaşadığım şeyin gerçekliğine kendimi daha fazla kaptırmıştım. İlk hamle Barlas'dan gelmeseydi sonsuza kadar dudaklarına bakacağıma emindim ama o benden daha cesaretli çıkmıştı.
Dudaklarını benim dudaklarımdan ayırdığında nefes nefeseydik. Nefeslerimiz birbirine karışırken ne hissettiğini merak etmiştim çünkü ben iyi hissediyordum, oldukça iyi.
''Tadın..'' Fısıltısı ile dudağıma çarpan nefesi dudaklarımızı tekrardan birleştirme isteği uyandırmıştı çünkü burunlarımız hala temas halindeydi. ''Senin kadar güzel.''
Söylediği şeyin utancı içime işlerken kaçmak için kollarımı boynuna sardım. Erkeksi kıkırtısı kulağıma dolduğunda beni bozuntuya vermeden sarılışıma karşılık verdi ve daha sıkı sarmaladı beni. ''İyi ki geldin.'' Dedi bu sefer de.
''İyi ki sana geldim.'' Dedim ben de.
Saçımın üstünden öptüğünde kollarımı boynundan ayırdım ve başımı göğsüne yasladı. Tek kelime etmeden ben ne yaparsam ona ayak uyduruyordu ve hiçbir şey demeden bile beni huzurlu hissettiriyordu. ''Nerede işe girdin?''
Sorduğu soru sorgudan uzak sadece benimle ilgilendiği göstermek istediğini hissettirmişti. Gülümsedim. ''Erva'nın okuluna yakın bir yerde pastacı buldum.''
''İyi mi sahipleri?'' Diye sordu gergince.
''Hafize abla.'' Dedim anaçlığı aklıma geldiğinde gülümsediğim kadını anımsadığımda. ''Tek başına çalışıyormuş yıllardır.''
''Neden bunca yıl sonra birini almış ya o zaman?'' Bu seferki sesi sorgularcasına çıkmıştı. Benim üzerine pek de düşünmediğim bir detaydı. Bilmiyorum dercesine omzumu silktiğimde gergince burnundan solumuştu. ''Ben bırakırım seni sabahları.''
''Bazen evden de yapabilirsin dedi ama..'' Dediğimde evin eksikleri aklıma bir bir düşmüştü. Öncelikle Erva'ya bir çocuk odası alınmalıydı. Annemden kalan emekli maaşı ile ne kadar idare ederdik bilmiyordum ama çabalayacaktım.
''Ama?'' dedi devam etmem için.
''Evden yapmak istemiyorum.'' dedim.
''Okula devam etmelisin Afra.'' Dedi sakince. Okula devam etmem gerektiğini elbette ben de biliyordum. ''Anladığını söylemiştin.'' Dedim sakince.
''Anladığım tepki göstermeyeceğim anlamına gelmiyor.'' Diye cevap verdiğinde gergince yerimde kıpırdandım. Başımı sabit tutup göğsüne daha çok yasladığında elimi kaldırıp göğsünün üzerine koyup gözümü kapattım. Zamanı durdurup sonsuza kadar bu huzurda kalmak istemiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vida Nova
General FictionEvini terk eden Afra'nın çocukluğunu geçirdiği mahalleye kaçmasıyla eski yaşanmışlıkların da kapısı açılır. !Hikayede küfür, argo, yetişkin içerik, kavga, gürültü bulunabilir buna göre okuyunuz. Vida Nova: Yeni Hayat