"Hazır mısınız?" diye soran kameradaki Uğur'a hazır olduğumu belli eden işareti yaptım. Karşımda oturan Levent Beyde onayladığında " Son 3,2,1, yayın." sesini duydum.
"Herkese iyi akşamlar millet. Ben Selin Atmaca, Gerçekler Göz Önünde de bugün ki konuğumuz son günlerde yanlış kalıplarla anılan daha öncesinde yaşadığı sorular ile baskı görmüş Levent Kırca var. Merhaba Levent Bey. Nasılsınız?" dediğimde Levent Bey gülümseyip konuşmaya başladı.
" Asıl ben teşekkür ederim aynı zamanda özür dilerim. Ne düşünülerek yapıldı bilmiyorum ama benim yüzümden sizde mağdur edildiniz yalan haberlerle. " dediğinde böyle bir şey demesini beklemiyordum ki gerildim. En azından yayının başında böyle bir şey çok ani olmuştu.
"Hiç sorun değil Levent Bey. Bu sayede haber dünyasındaki yalan haber kaynakları kendini belli etmiş oldu. Bu konu hakkında yeterince konuşuldu isterseniz bir size ve yaşadığınız, iş yeriniz tarafından işten çıkarılıp mağdur edilmeniz hakkında konuşalım. Bize yaşanan bu durumu birazda siz anlatır mısınız? " dediğimde kulaklığımdan Amcamın sesini duymayı bekledim. Yayın akışı hakkında bilgi vermesini. Ama duyulan ses farklıydı.
"Gayet güzel başladık Selin. Amcan böyle söylememi istedi. Bencede gayet iyi ifade ettin kendini." dediğinde gülümsemen onların anlayacağı bir şeklide kafamı hafifçe salladım. Ve karşımdaki adamı dinlemeye koyuldum.
...
"Teşekkür ederiz Levent Bey. Kendinizi bence açık bir şekilde ifade ettiniz. İlerleyen süreçte bu gibi sorunların çözüm bulması, yalanlar veya bahanelerle kapatılmaması ve gerçeklerle açığa kavuşturulması dileğiyle. Ben Selin Atmaca. Bizi izlediğiniz ve gerçeklerin peşini bırakmadığınız için teşekkür ederim. Önümüzdeki yayın günü 1 Mayıs olması sebebiyle yayın olmayacak. Şimdiden tüm emekçilerimizin emekçiler gününü kutlar. İyi geceler dilerim. Sağlıcakla kalın. " dediğimde Uğur'un yayını kesen işaretini gördüm.
" Tekrardan teşekkür ederim Levent Bey. Sizleri aramızda görmek güzeldi. İlerleyen süreçte avukatlarımız size yardımcı olacak. "diyerek elimi uzattım karşımdaki adama bana gülümseyip elimi sıktığında oturduğum sandalyeden kalkıp kameranın arkasında beni dikkatle izleyen Oğuz'la ilerledim. Elini belime koyup beni kendine çekerken gülümsedi.
"Çok iyiydin. Sanırım artık her yayınında seni burada canlı canlı izleyeceğim." dediğinde gülümsedim. Bir kaç kişinin tebrik ifadesini gülümseyerek kabul ettiğimde Gizem ve Uğur'u gülerek yanımıza gelişini izledim. Uğur elini Oğuz'a uzatırken onları izledim.
" Enişte. " dediğinde bozguna uğrayıp ona şaşkına bakarken ne diyeceğimi bilemedim ama Oğuz gülerek elini sıktı. Ben araya girerek birbirlerini tanıttım.
"Oğuz bu Uğur. Liseden arkadaşım. Bu da Gizem. Gençler bu da Oğuz. Zaten görmüştünüz ama..." dediğimde Gizem gülerek böldü.
"Gördük ama tamemen tanışamadık. Bir şeyler yapalım vaktiniz varsa." dediğinde mahçupca gülümsedim.
"Bir kaç günlüğüne şehir dışında olacağız. Şimdi çıkmamız gerek." dediğimde bana sorgularca baktı.
"Anladım. O halde size iyi yolculuklar tutmayalım sizi." dediğinde ses tonunda ben bunun hesabını sorarım ifadesi vardı. Haklıydı. Onunla en uzun konuşamadığımız süre üç gündü. Neredeyse Oğuzla tanıştığımızda beri aramıza bir perde inmişti. Benim bile anlamadığım kalın bir perde.
Ayaklarım topuklu ayakkabının baskısıyla canımı yakarken tek hedefim arabaya bilmekti. Oğuz'un koluna girmiş ajanstan çıkarken duraksadım. Çantam.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kader (+18)
Romance-DÜZENLENİYOR- "Durmalısın..." dediğimde nefesim titredi. Gözlerim zevkten kapandı. Dudaklarım dişlerim altında ezilirken bu durumdan asla rahatsız değildim. "Bir sorun mu var?" diye sorarken işkence ettiği boynumdan ayrıldı. Nefes nefese bana b...