Ve Ben -Yarı Texting-

S1 : B6

Süpraaaayzzzz yapayım dedim geldim.
Asil'imin ağzından bir bölümle hemdeeeee

Medya: Asil

İyi okumalar olmayan okuyucularımmm

•••

ASİL KILIÇ

Endokrin Sistemi, salgı bezleri, hormon adı verilen kimyasal mesajları salgılarlar. Hormonlar, aynı sıcak suya konulan çay poşeti gibi kana sızarlar. Kalp kanı pompaladıkça, kan hormonların belli hedef hücrelerle ve organlarla etkileşime geçmesini sağlayarak kimyasal mesajları vücudun tamamına iletir. Endokrin bezleri, iştahımızı korumamızı, büyümemizi, molekülleri metabolize etmemizi, idrarın yoğunlaşmasını ve daha birçok şeyi sağlarlar.

   Kitabı masanın üzerine gelişigüzel atarak arkama yaslanıp parmaklarımla burun kemerimi sıktım. Anatomi bile dikkatimi dağıtmıyordu şu an.

Dört blok dersim vardı. Daha kampüsün kafeteryasina kendimi yeni atmıştım ki annem arayıp yoklamıştı. Elimde tıp bilgileri içeren sıkıcı olmayan bir kitap vardı. Dün geceden beri motordaydım ve uykusuzluktan başıma ağrılar saplanıyordu.

Anatomi...

Seviyordum, gerçekten seviyordum ama cidden çok lanet bir dersti.

Haftaya vizeler vardı.

Konuları toparlamak için yeterli zamanım olmuştu, yine de bu vizelerim boydan boya girmeyeceği anlamına gelmiyordu.

"Oooo, sen daha eve gitmedin mi kuzen? Çoktan götü devirip uyumuşsundur diye düşünüyordum."

"Annem aradı, Batı." karşımdaki sandalyeyi çekip oturdu. Elindeki kaskı masanın üzerine koydu. "Onunla konuşuyordum."

"Selam söyleseydin Aylin yengeme."

"Ara kendin söyle."

"Derin'le konuştun mu?" Bu sefer başımı iki yana salladım.

"Hayır, o da dersteydi."

"Ya diyeceğim var ama söylesem mi bilemiyorum be kuzen," ifademi süzmek için masaya abanarak bana doğru eğildi. Düz düz baktım suratına. "Ters mi tepersin?"

"Sabrımı sınamadan ya söyle ya da siktir."

"Oldu o zaman, sonra şey edelim bu konuyu-"

Başımdaki ağrı sabrımın sınırlarını zorlarken uzatması sinirlerimi germişti. Kaşlarım çatıldı. "Söyle."

"Yok, yorgunsun falan-" 

"Batı." Konuyu tahin ediyordum, ondan durmam gerekiyordu.

"Asil?"

Kaşlarımı çatarak bu sefer ben yüzüne doğru eğildim. "Ne söyleyeceksen söyle, sinirlerimi daha fazla yıpratma."

Dilini dudaklarında gezdirerek söyleyeceklerini toparladı kendince. "Demir meselesi," dediği an emin olmuştum.

Kaşlarımı çatarak onu durdurdum. "Kapat konuyu."

"Asil, durum düşündüğümüzden de sıkıntılı. Sürekli Derin hakkında düşünüyor, bahse geçer geçmez gözleri-"

"Batı! Kapat konuyu." Kız kardeşimin sallantılı aşk hayatını konuşmak için pek iyi bir zaman sayılmazdı.