Mark Eliyahu - Do you remember
Sura İskenderli - Dön🕊️
Mavi Ve Siyahın Savaşı
B Ö L Ü M 9
Bir evliliği değil belki, ama bir ilişkiyi gerçek kılacaktım. Bu ilişkiye de Pusat Demirkol’u inandıracaktım.
Öyle bir bağ oluşturacaktım ki, afallayacaktı, kendisine inanamayacaktı. Bense her hamlemde, her hareketimde bu bağa bir düğüm atacak onu bu bağa alıştıracaktım. Zamanla oyunumun gerçeklik kazanmasını sağlayacaktım. O, belki bunun benim oyunum olduğunu bile bile kaybedecekti bana. Ve onun aksine ben, bir kez olsun unutmayacaktım, bu oyunumun aslını.
Gün gelecek o bağı kırmak için çok çabalayacaktı ancak kolunu çekse bacağını, aklını kullansa yüreğini kaptıracaktı. Benim çizdiğim halkanın içinde, kuklam olacaktı.
İşte tam o anda, onun esir kaldığı bu bağı tek hamlede koparıp atacaktım. Yarım bırakılmanın hazzını, kopan bağın ardından içinde oluşan boşluğu, bir kadın tarafından alt üst edilmenin acısını da tadacaktı; tıpkı bana yaşattığı gibi.
Gözlerimin içine her zaman denk gelinemeyecek ruhundaki karanlığı ele veren bakışlarıyla bakarken, elinde çalan telefondaki aramayı açmayan tek kişiydi.
Haktan, Behzat ve Aydın Demirkol, seslerinin birbirine karışmaması adına salonun bir köşesine dağılarak, hararetle biraz önce medyaya sızan haberi konu alan telefon görüşmeleri yapmaktaydı. Leyla da onlara dâhil olarak telefonda Afet adında bir kadınla haber hakkında görüşmekteydi. Onun görüşmesi bir iş görüşmesi değildi, haberi alan bir tanıdığı olmalıydı ki salondaki erkeklerin aksine resmiyetten uzaktı konuşması.
Aramayı reddedip tamamen kapattığı telefonu ceketinin iç cebine usulca bırakırken kısık gözlerini bir an üzerimden çekmedi, Pusat. Salonun ortasında tüm heybeti ve görkemiyle bana bakarken, kara irislerinde bir durgunluk sezdim. Dumura uğramışlığın emarelerini taşıyan ifadeleri, bir şeyler kafasını karıştırmış da cevabını benim gözlerimden almak ister gibi anlamazca bakan bakışları bana odaklıydı. Beklediğimin aksine kızgın olmaması, içten içe şaşırmama neden olsa da ifadesizliğimi sürdürmekte kararlıydım.
Telefon görüşmesini sürdürürken bana öfkeli gözlerle bakan babasının aksine gözleri anlam bulmak istercesine yüzümün her yerini arşınlamaktaydı.
Bu hamlemi beklemiyordu. Çünkü ortaya atılan tek kişi kendisi değildi, ben kendimi de öne sürmüştüm, kendi hayatımı da gözden çıkartmıştım. Onu kendimle cezalandırmak için bu evliliği ortaya sürerken bu denli ciddi olduğumun farkında değildi; bu yüzden duruma uğramış, belli etmese de afallamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mavi Ve Siyahın Savaşı
Teen FictionMVSS +13 Mavi gözlerime, denizden gözlerin var, derken mavi denizlerimin dalgasında boğulacağından habersizdi; İhanetimle onu boğacaktım. Siyah, toprak karası gözlerine beni gömmeden önce. Sonra da o gömerdi belki beni, siyahlarının en derinine. ...