MVSS
+13
Mavi gözlerime, denizden gözlerin var, derken mavi denizlerimin dalgasında boğulacağından habersizdi; İhanetimle onu boğacaktım. Siyah, toprak karası gözlerine beni gömmeden önce. Sonra da o gömerdi belki beni, siyahlarının en derinine.
...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
🕊️
Mavi Ve Siyahın Savaşı
B Ö L Ü M 25
“Senin burada ne işin var?”
Bakışları bu defa bir alt katındaki dairenin açık kapısında ve önünde tüm ev hâli içinde dikilen adamda gezindi. Gözleri irileşti, ağzı açık kaldı. Fakat Pusat’ın çatık kaşlarla kendisini baştan aşağı süzen hoşnutsuz bakışlarını fark edince ağzını kapattı hızla.
“Bornozla mı çıkıyorsun dışarı?” diye sordu, Pusat. Girişte adamları dikiliyordu, Yasir ise çoğu zaman binanın içinde oluyordu. Adamlarına seyir zevki vermek üzereydi, farkında değil miydi bu kadın?
Karşısındaki kadının, bornozunun göğüs kısmını iyice kapatıp gevşek kuşağına sıkıca düğüm atışını seyretti. Aynı saniyelerde çatılan kaşlarını izledi.
“Kedimi kaybettim, telaşla çıkınca fark etmemişim.” derken, aksiydi. “Şansa bakın ki, kedimi ararken nişanlımı da buldum.” Mavi gözlerinin içinde kıvılcımların ateşi parlıyordu. “Hem de bir alt katımdaki dairede.”
İmalı sesi keskindi. Dildar, tüm dikkati üzerinde olan nişanlısının kara gözlerine dik dik bakarak konuştuğunda, Pusat’ın sıkkın ifadeleri yerleşti yüzüne. Dudaklarını ıslattı ağır ağır. Bir şey söylemedi, söyleyemezdi de. Kucağında rahat durmayıp omzuna tırmanmaya çalışan kediyi tuttu.
“Üst katta evin varken, burada mı kalıyordun bir haftadır?” diye asıl soruyu sordu, Dildar.
Gözleri sorgularcasına kısılmıştı. Kollarını göğsünde bağlayışını seyretti, Pusat. Bir haftanın ardından pimi çekilmiş bomba gibi önünde dikilen kadına bakmayı keserek gözlerini kaçırdı. Bu kez fena toslamıştı.
