MVSS
+13
Mavi gözlerime, denizden gözlerin var, derken mavi denizlerimin dalgasında boğulacağından habersizdi; İhanetimle onu boğacaktım. Siyah, toprak karası gözlerine beni gömmeden önce. Sonra da o gömerdi belki beni, siyahlarının en derinine.
...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Dedublüman - Sen bilmezsin
🕊️
Mavi Ve Siyahın Savaşı
B Ö L Ü M 23
İstanbul, 2012
Tek omzunda asılı sırt çantası, üzerinde okul üniforması, elleri okul pantolonunun ceplerinde ağır adımlarla yürüyordu, kaldırımlarda. Her okul çıkışı olduğu gibi yine deli danalar gibi koşan öğrencilere kısa bir bakış attı. Aynı okulda okuduklarından okul üniformalarından anlamıştı. Alt sınıflardan olduğunu tahmin ediyordu, henüz çocuk görünümleri vardı üzerinde.
Kendisi artık son sınıftı. On yedisinin sonlarında dayanmıştı yaşı. Gelişim çağında olduğu için arkadaşları gibi epey boy atmış, gelişmişti. Zayıf, ince bedeni artık daha iriydi. Daha erkeksi yapıdaydı. Bu yüzdeni birinci ve ikinci sınıflar, yanlarında çocuk gibi kalıyordu.
Siyah saçları yine özenle taranmıştı, kıyafetleri temiz ve paktı. Okul çıkışına kadar tüm öğrenciler dağılırken, temiz ve düzenli kalmayı başarabilen tek kişi o olabilirdi.
"Pusat!"
Arkasından seslenen kişiyi kolayca tanıdığı için pas vermedi. Koşarak kendisine yetişen arkadaşına yandan bir bakış fırlattı, kara gözleriyle.
"Sana sesleniyorum, oğlum. Millet adını ezberledi, sayemde. Dikkat et, kızların teklifleriyle karşı karşıya kalabilirsin." Sırıtırken adımlarına eşlik eden Soner, omzundan düşmek üzere olan çantasını tekrar düzeltti. Etraftaki liseli kızlara çapkın bakışlarını fırlattı, aynı esnada. Dağınık saçlarımı geriye savurdu. Burnu çekti hafifçe.
