Bölüm-26-

931 58 261
                                    

Bölümü ölmek istemediğimden attım.

Kesinlikle tehdit edilmiyorum!

🙂🔫😙🔫🙂🔫😙🔫🙂🔫😙🔫🙂🔫😙🔫

*BİR HAFTA SONRA*
*SASUKE'DEN*

Raporum bitince kendimi şirkette buldum. Oysaki şuan Naruto'mun dizlerine kafamı koymuş, uyuyor olabilirdim. Biriken dosyaları imzalamaktan ve geçmiş olsun dileklerini almaktan yoruldum artık. Madem şirketin başına İtachi geçecek, ben ne yapıyorum burada? Üstelik kendisi sadece günde birkaç saat burada oluyor.

Hiç bir bilgim olmayan dosyayı yarım saattir karıştırıyordum ama anladığım bir şey yoktu. Shisui Nii bir şeyler biliyordur umuduyla odamdan çıktım ve koridorda yürümeye başladım. Odasının önüne geldiğimde kapıyı çalmak için elimi uzatmıştım ama duyduğum cümle ile vazgeçip dinlemeye başladım. Bu yanlış biliyorum ama konu İtachi ile ilgili olunca yanlışlar pek umrumda olmuyor. "Baba bunu nasıl dersin yaa?! Sana inanamıyorum! Ne demek İtachi'den ayrıl!"

"Soyumuzu devam ettirmek için bu gerekli. Size senelerce müsade verdim ama ortada çocuk yok." Ne saçmalıyor bu adam?! "O benim ruh eşim baba! Asla öyle bir şey yapmayacağım!" Shisui Nii çabalıyor ama bu adam bunca sene neden akıllanmamış? Babamın tehditlerini umursamıyor muydu?! "Ben son sözümü söyledim! Ya kendi rızan ile ayrılacaksın ya da ben ayırmasını bilirim!" Shisui'nin kahkahasını duydum. "Ayrılmıyorum! Ne yapabilirsin?!"

"Sevdiğinin öldüğünü mü görmek istersin? Kendi kollarında hem de..." Ne-ne dedi o? Ölmek dedi... Sadece bir an etraf kararmıştı. Kapıyı hızla açarken Shisui durduğu yerden ve adam da yayıldığı koltuktan bana baktı. Beni görmesi ile hızla ayağa kalkmıştı. Elimdeki dosyayı yere çarparken hızla adama yürüdüm ve yakasından tutup iterek duvara çarpmasını sağladım. "Ne dedin lan sen?! İtachi hakkında ne saçmalıyorsun?! Ölmek ne lan?!"

"Sasuke, sakin ol." Adamın yakasını iyice sıkarken Shisui'ye döndüm. "Bana sakin ol deme! Abimin öleceğini söyleyen bu adamı rahat bırakmamı söyleme!" O sırada odanın kapısı açıldı ve güvenlik görevlileri ile babam girdi. "Sasuke!" Görevliler beni kolumdan tutup kenara çekmeye çalışıyordu. "Sen bu adamın abim hakkında neler dediğini biliyor musun?!

"Bilmiyorum ama sakince konuşmalıyız!" Kafamı iki yana sallarken görevliler hala adamı benden kurtarmaya çalışıyordu. En sonunda adamın boğazına elimi atmıştım. "Sasuke! Yeter! Bırak onu! Shisui'nin babası o! Bunun farkına var!" Farkındayım! Adam nefes alamadığı için ellerime sarılmış, çırpınıyordu. "SASUKE!!" Duyduğum sesle ellerim gevşerken görevliler beni geri çekmişti. Naruto... Kafamı çevirip o tarafa baktığımda bana doğru koşan omegamı gördüm. Yanıma geldiğinde elleriyle yüzümü sardı. "Sakin ol. Bak ben buradayım, başka kimse yok."

"Naruto..." Eğilip sıkıca sarıldım ona. Kokusunu içime çekerken sakinleşmeye çalışıyordum. Naruto gelmeseydi adam gerçekten elimde kalacaktı. Birkaç dakika sonra Naruto'dan ayrılıp etrafa bakındım. Adam çoktan gitmişti. Babam ve Shisui Nii bir köşede konuşuyorlardı. "Sasuke, iyi misin?" Kafamı salladım ve babamların yanına adımladım. Naruto geride kalmıştı. "O adama şimdi ne olacak?"

"Hiç bir şey. Adama dokunamıyoruz. Tehditlerimiz geçersiz ve adam seni şikayet etmediği için şanslıyız. Hepsi bu." Sinirle yumruğumu iyice sıktım. İtachi'ye o dediklerinden sonra içim hiç rahat etmeyecek. "Madem adama dokunamıyoruz, İtachi'yi koruyacağız. Evin etrafına adamlar yerleştireceğiz." Dişlerimi sıkmaktan çenem ağrıyordu artık. "Biz çoktan hallettik. İtachi belli bir süre boyunca evden çıkmayacak. Adamlar halledecek istekleri olursa. Bir de sadece bizim aile girebilecek eve."

×ZORAKİ EVLİLİK× Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin