𝐾𝑖𝑚 𝐵𝑢 𝐾𝑎𝑑ı𝑛?

290 20 21
                                    

Anlayamayarak yüzünü izledim. Nasıl yani? Ne demek bu şimdi? Ne sen, ne de ben, yanlış evdeyiz. Kaşlarımı kaldırdım ama kadın pek oralı olmadı. Gezindi salonda. Arada gözleri beni bulsada aralanmadı dudakları. Aklımda kötü şeyler gezindi. Söylendim kendi kendime. Grinin elli tonu serisinin içine mi hapsoldum acaba?

"Çok inatçı."

Kim? Döndüm. Elindeki çerçevenin içerisindeki fotoğrafa bakınıyor.

"Küçükkende böyleydi. Onu ikna edebilmek dünyanın en zor şeyi gibi hissettirirdi. Dizlerinin üzerine çöktürmek. Hep bir asi, şapşal."

Gülümsedi. Çerçevedeki fotoğrafa bakabilmek için süzüldüm yavaşça. Kal ve Henry. Henry'den bahsediyor olmalı, öyle değil mi?

"Kaç gündür ona ulaşmaya çalışıyor ama sadece geri tepiliyorum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Kaç gündür ona ulaşmaya çalışıyor ama sadece geri tepiliyorum. Benden kaçıyor. Peki neden?? Bunun, benim için ne kadar önemli, özel olduğunu bilmiyor mu ki? Onu özlediğimi anlamıyor, anlayamıyor mu?"

Yüzü yumuşadı. Kırgınca iç çekti. Kendi kendine konuşuyor, benimle dertleştiği falan yok. Başını çevirdi. Bedenimde gezinen mavi gözleri titretirken ruhumu, bedenimi bulunca yeniden taşlaştı. Gömleğin altından içim gözüküyor, öyle değil mi? Arkasındaki ayanaya bakındım. Evet, gözüküyor. Zaten gözleri de fısıldıyor, görüyorum diye.

"Nerede o? Henry?"

Kim bu kadın? Neyi oluyor onun? Kaşları havalandı. Çünkü sorusunun cevabını alamadı.

"Yukarıda"

Döndü. Merdivenlere doğru ilerledi. Nereye gidiyor?! Yukarı mı çıkacak! Bu ne rahatlık?!

"Ama!- pek müsait değil."

Alayla güldü.

"Onu anlamakta zor değil."

Gözleri vücudumda yine. Devam etti.

"Ve...Bana hep müsait merak etme tatlım."

Ne? Nasıl...Nasıl yani?! Gözlerim büyüdü. Anlam veremeye çalışarak düşündüm. Evet, çalıştım ama yapamadım. Kavrayamadım. Çıkmaya devam etti merdivenleri. Karşısında biri belirene kadar. Aradığı kişi.

"Anne!"

Anne mi? Annesi tabi! Başka neyi olabilir ki sahi? Aklımda oluşan garip, gereğinden fazla erotik hikayeleri uzaklaştırırken zihnimden gerginlikle ürperdim. Gömleğinin ucundan tutarak aşağı doğru çekiştirdim. Sesini dinledim. Endişeli, korkmuş ama sebebi annesinin burada olması değil, belli.

"Burada ne işin var? Neden haber vermedin?"

Yanından geçti. Hızla salona girdi. Merakla parlayan gözleri beni bulduğunda sakinleşti. Gülümsedi. Gittiğimi zanneti sanırım ama hayır, buradayım ve şimdi düşündümde...Keşke gitseymişim.

"𝑭𝒊𝒅𝒆𝒍𝒊𝒅𝒂𝒅.." Henry Cavill-Chris EvansHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin