Limix, Malden'ın kollarında Ortak Salona gelmiş şömine yanında ısınıyordu.
- Daha iyi misin?
Lancer kızı gözlerini karanlık zeminde dans eden alevlerden ve o alevleri şereflendiren yeşil tonlarından ayırdı ve doğruca acımasız koyulara dikti.
- Evet daha iyiyim.
Diyerek başıyla onayladı.
- Otursana.
Diye teklif etti Limix, ayakta duran ve onun başında dikilen büyücüye. Fakat Mulciber bu teklifi reddetti.
- Ayakta kalsam daha iyi hem sana soracağım birkaç şey var.
Limix kaşını çatıp sordu meraklı görünmeye çalışarak.
- Öyle mi? Nedir?
Malden bağladığı kollarını çözerek ona doğru eğildi.
- İlk olarak suyun altında ne oldu? Neden çıktığında transta gibiydin? Hatta daha doğrusu neden ölümden dönmüş gibi oldun?
Limix kaşlarını çattı.
- Öyle mi? Sadece biraz fazla içmiştim ve gölü fark etmedim aniden suya düşünce biraz paniklemişim.
Malden'ın canavar gözleri onu yemeğe başladı.
- Peki niye kustun? Neden su altında ne kadar süre kaldığını sordun?
Limix gözlerini devirdi bu sorulardan kaçamayacağının farkındaydı ama başka seçeneği de yoktu.
- Çünkü dediğim gibi gölü fark etmedim suya düşünce de nefesim daraldı. Ondan, ayrıca kafam güzeldi.
Mulciber oğlanı, Lancer kızının aksine bakışlarını kaçırmıyor dosdoğru ona dikiyordu. Karanlık gözleriyle karadelikleri esir almış ve serbest bırakmaya da niyeti yoktu.
- Regulus'la olan bakışma peki? Niye ikimiz de aynı gün kustunuz?
Limix karadeliklerinin üstünü örtüp başını arkaya yasladı ve yüzüklerle dolu parmağını başına koydu.
- Malden, saçmalıyorsun.
- Bana cevap ver!
Mulciber büyücüsü emretti, Limix itaatkar bir cadı değildi. Ama lafını esirgeyen bir cadı da değildi...
- Dalga mı geçiyorsun? Suya düştüm, boğulacağım sandım ve panikle kendimi dışarı attım üstüne su yuttuğum için kustum. Sence de Regulus'un bana bakması normal değil mi? Hepiniz endişelendiniz ve paniklediniz.
Malden tekrar karadeliklerini karanlığına hapsetti.
- Neden o da kustu peki?
- Ne bileyim ben?! Git Yüce Salazar'a sor!
Malden tekrar ağzını açtığında Limix ayağa kalkıp yükseldi.
- Yetti artık senin paronayak sorularınla kendimi yormayacağım çok uzun bir gece oldu ben yatıyorum!
Lancer Prensesi hızlı hızlı merdivenlere ilerlerken arkada kalan Mulciber sordu.
- Tam son soru sadece son, tek bir soru!
Limix durdu fakat arkasını dönmedi. Mulciber mesajı alarak konuştu.
- Alisa'nın Yumurtası hakkında neden yalan söyledin peki?
Limix olduğu yere mühürlendiğini hissetti.
- Neyden bahsediyorsun sen?
Arkasını dönmeye tenezzül etmeyerek sordu. Sesi şöminenin saatlerce uğraşıp yaydığı ısıyı tek nefeste boşa çıkacak kadar soğuktu. Malden doğru yolda olduğunu anlayarak birkaç adım yaklaşarak sorusuna devam etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlık Prenses, Limix Lancer
FanfictionLimix hayatı boyunca babasının takdir ettiği bir evlat olmaya kendini adamıştı. Ama elinde olmadan sürekli kendini bir belanın içinde buluyordu, anne tarafının gizemli ve sırlarla dolu soyunu keşfederken sürekli yeni bir şeyle karşılaşıyor ve bununl...
