Medya: Bizim biricik Karanlık Prensesimiz...Hikayeye geçmeden önce birkaç şey söylemek istiyorum ve atlamadan okursanız çok sevinirim.
Çok bir şey söylemeyeceğim öncelikle geç geldiği için üzgünüm ama inanın bana bazen tıkanıyorum ve hiçbir şey yazamıyorum, bazen aklımdaki olayları unutuyorum ve boş boş ekrana bakarak "Ne yazacaktım ben ya?" diye düşünüyorum, bazense her şeyi aklımda kuruyorum ama bir türlü yazamıyorum veya yazmaya fırsatım olmuyor.
Zaten zor ve sıkıntılı bir dönemden geçiyoruz bir de ben bu sıralar zoraki olarak sürekli insan içindeyim ve herkes benim kadar tedbirli olmuyor yani bunun gerginliğini yaşıyorum bir yandan da üniversite sınavına hazırlanmaya çalışıyorum ama hiçbir şey istediğim gibi olmuyor, bir türlü yapamıyorum, beceremiyorum.
Yani hayatım zaten yeterince gergin ve stresli geçiyor ve ben sadece burada rahat bir nefes alabiliyorum. Bu hikayeyi yazmak ve yayınlamak benim en büyük mutluluğum...
Ama oy ve yorum sayılarının çok düşmesi beni cidden üzüyor hatta bazen buna boşa vakit harcadığımı bile düşünüyorum ama gerçekten başından beri yanımda olan kişileri düşünerek yazmaya devam ediyorum. Ama inanın bana benim de motivasyona ihtiyacım var.
Yani sizin burada oy atmanız veya yorum yapmanızı ne zararı olabilir ki? Neyse daha fazla konuşmak istemiyorum işte yeni bölüm.
11 Aralık Pazar 1977
Sessiz bir cumartesi sabahıydı, çoğu öğrenci yatakhanelerinde mışıl mışıl uyuyordu. Slytherin son sınıf öğrencileri hariç. Çünkü onlar az önce koridordan gelen yüksek bağrışmayla uyanıp neler olduğuna bakmak için odalarından çıkmışlardı.
Kapının önündeki Regulus elinde bir zarf tutuyordu ve oldukça mutlu gözüküyordu. Onun mutluluğuna karşıt Alex bir pazar sabahı erkenden uyandırıldığı için oldukça sinirliydi ve Malden'ı aratmayan küfürler sayıyordu. Limix merakla ona bakarak sordu.
- Ne bu enerji Regulus?
Regulus şimdi kocaman gülümseyerek uyanmış ve pijamalarıyla odadan çıkmış birbirinden güzel kızlara bakıyordu.
- Çok güzel bir şey oldu kızlar, duyunca çok sevineceksiniz!
Bellatrix önce yanıltıcı bir sakinlikle sordu.
- Dumbledore öldü ve Karanlık Lord Sihir Bakanlığını ele mi geçirdi?
Limix bu ihtimalle gülümsedi, evet bunun gerçekleşmesini her şeyden çok isterdi. Ama Regulus başını iki yana sallayarak onu yanılttı bu hareketten sonra büyük Black kızı patladı.
- O ZAMAN BENİ SABAHIN KÖRÜNDE UYANDIRMANA SEBEP OLAN ŞEY NE OLABİLİR?!
Kimsenin beklemediği ani çıkış yüzünden herkes yerinden zıpladı. Regulus ona bakıp yüzünü buruşturdu ama Limix oradayken kimse Regulus'a bir şey yapmaya cesaret edemezdi. Bunu çok iyi bilen Regulus yeniden sırıtarak Limix'e döndü ve ondan aldığı cesaretle konuşmaya devam etti.
- Barty geri dönüyormuş!
Herkes donup kalmıştı. Bartemius Crouch Junior yaz tatilinde babasının işi yüzünden Amerikaya gitmiş ve eğitimine Ilvermorny'de devam ediyordu.
Limix gözlerini kırpıştararak sordu.
- Nasıl ?
Regulus en yakın arkadaşının dönüşüyle oldukça mutlu olduğu için gülümseyerek konuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlık Prenses, Limix Lancer
FanfictionLimix hayatı boyunca babasının takdir ettiği bir evlat olmaya kendini adamıştı. Ama elinde olmadan sürekli kendini bir belanın içinde buluyordu, anne tarafının gizemli ve sırlarla dolu soyunu keşfederken sürekli yeni bir şeyle karşılaşıyor ve bununl...