Korku Evi #wattys2016

Korku Evi - 3. Bölüm ♢Otopsi♢

Eve gittiğimde masamda ''Gelin ve arkadaşlarınızı kurtarın.'' yazısını kazınmış halde gördüm. Gördüğüm an telefonu kaptığım gibi Berna'yı aradım. Berna telefonu açar açmaz ''Sende de mi o yazı var ? '' dedi. Onada mı yazmışlardı ? Gerçekten anlamıyorum. Bu yazıyı kim yazmış olabilir ? Kendi kendime konuşurken Berna'ya dönüp ''Bence yarın o eve gitmeliyiz ve Zeynep'le Berk'i kurtarmalıyız.'' dedim. Lafımı bitirmeme izin vermeden, '' Saçmalama! Sende mi ölmek istiyorsun ? Zeynep'le Berk yaşıyor mu onu bile bilmezken kendimizi tehlikenin içine atamayız. Eğer gerçekten o eve gitmek istiyorsan ve ben ne dersem yinede o eve girmek istiyorsan o eve yalnız gidemeyiz.'' dedi.

Bu söylediği belki de mantıklıydı. Yalnız gidersek kesinlikle ölürüz. Eğer gittiğimizde Zeynep ile Berk ölmüş ise boşuna kendimizi tehlikeye atarız. Telefonu kapattıktan hemen sonra polis aradı. Mutlu bir haber umdum fakat umduğum gibi olmadı. '' Zeynep ile Berk'i bulamadık. Fakat o eve eskiden giren kişilerin cesetlerini bulduk. Hepsinde aynı yara izleri var. Bunu bilmeniz gerektiğini düşündüm. İsterseniz şimdi gelin , isterseniz yarın gelin. Fakat ne kadar çabuk gelirseniz daha iyi olur çünkü bu cesetler kokmaya başladı.'' dedi. Telefonu kapatınca dışarı çıktım ve Berna'nın ziline bastım. Berna'nın konuşmasına bile izin vermeden ''Çabuk gidiyoruz. Yolda anlatırım. '' dedim. Berna'yı da aldıktan sonra hemen yola koyulduk. Kasabamız büyük olmadığından dolayı polisin oraya kısa sürede gelmiştik. ''Çabuk gelmenize sevindim.Hemen şehre gidip inceleyelim.'' dedi.

Şehre gelir gelmez cesedi incelemek için hızlı sürüyordu polis. Gelir gelmez cesedi incelemeye başladık. Hepsinin boynunda kesik, bilekleri boydan boya dört şerit şeklinde yarıklar vardı. En tuhafı ise saçlarının tipleri yanmıştı. Katliam mı yoksa o evdeki gölgelerin işimi aklım almıyordu. Oda, korkunç derecede kötü kokuyordu. Gül kokacak değildi ya. Ceset kokacak elbette. Biraz daha incelerken bacaklarında, kollarında, ve bel kısımlarında simgeler gördüm. Çalışanlardan kağıt ve kalem istedim. Sonra da simgeleri kağıda çizmeye başladım. Cesedi inceledikten sonra polis bizi eve bıraktı...