Korku Evi - 5. Bölüm ♢Suçluluk♢

32.5K 1.1K 259
                                    

Uyandığımda Berna çoktan kalkmıştı. Hatta kahvaltı için anneme yardım ediyordu. Son ses müzik açmış söylüyorlardı. Bağırarak ''Günaydın!'' diye seslendim. Önce annem sonra Berna ''Günaydın.'' dedi. Beni duymalarına şaşırmıştım. Müzik o kadar yüksekti ki neredeyse karşı sokaktan rahatça duyulacak kadar şiddetliydi.

Gerçekten kahvaltı sofrası mükemmel gözüküyordu. Sofraya baktıkça iştahım yerine geliyordu. Yemek yemek için sabırsızlanmıştım. Annem '' Sofraya gelin. '' diye seslendiğinde hepimiz sofraya oturmuştuk. Sofrada kimsenin sesi çıkmamıştı. Arada bir Berna ile birbirimize bakıp gülüyorduk. Neden bilmiyorum ama sofrada birbirimize bakınca gülüp duruyorduk. Annem de bizim halimize gülüyordu. ''Ellerine sağlık.'' dedikten sonra odama gittik. Berna'ya ''Bence Zeynep ile Berk için dedektif tutmalıyız.'' dediğimde Berna da beni onayladı. Mantıklı bir fikir olduğu için beni onaylamasına şaşırmadım.

Öğlen olunca İnternet'e '' Dedektif nasıl tutulur? '' diye araştırmaya başladık. Bir tane dedektif bulunca telefon numarasından aradık. Kısa bir konuşmadan sonra kabul etti. Saat 15:00'da parkta buluşup konuyu detaylıca anlatacağız. İnşallah Zeynep ile Berk'i bulabilir.

Parka gelince olayı anlatmaya başladım. ''Biz kampa gitmiştik.Oyun oynarken Zeynep,Berk'e o eve girmesini söyledi. Berk ise kabul etti. Zeynep de onun peşinden gitti. O günden beri onları göremedik. Araştırma yaptık. Eskiden o evde oturanlarla konuştuk. Orada hayaletimsi bir şeyler gördüklerini söylediler. Eskiden o eve giren kasabalıların ölüleri daha yeni bulundu. Onları görmemiz için polis bizi çağırdı. Vücutlarında simgeler vardı. Bir kağıda yazarak simgeleri araştırdık. Bazılarının şeytani simgeler olduğunu öğrendik.'' dediğimde dedektif hiçte şaşırmış gibi durmuyordu. Sanki bunun gibi bir sürü iş kabul etmişti. ''Beni o eve götürebilir misiniz?'' dediğinde başımızla onayladık.

Dedektifi, ormanın derinliklerinde ki eve götürdük. ''Beni yalnız bırakır mısınız? '' diye sorduğunda ''Bir şeye ihtiyacınız olursa bizi arayabilirsiniz. Zeynep ile Berk'i lütfen bulun.'' dediğimde başıyla beni onayladı. Dedektifin yanından ayrıldıktan sonra kafeye gidip bir şeyler içmeye başladık. Bu zaman boyunca dedektiften haber gelmemişti. Biz de bir gelişme olmadı sandık ve eve döndük. Eve döndüğümde ise arka bahçede ağaca asılmış bir şekilde tuttuğumuz dedektifi görmüştüm. Görmemle çığlık atmam bir olmuştu. Çığlık attığımda ise annem ile babam hemen yanıma koşmuşlardı. Eve doğru arkamı döndüğümde ''Arkadaşlarınızı kurtarmak istemiyor musunuz? Eğer istiyorsanız gelin ve onları kurtarın. '' yazıyordu. Bunu yazan kişi veya varlık bizden ne istiyordu ? Kesinlikle o eve girmemizi istiyordu. Berna olsa da , olmasa da ben o eve gireceğim. Zaten bunu yazan kişinin istediği de bu. İstediğini alacak. Bıktım. Gerçekten bıktım. Bizim kimseye zararımız dokunmadı. Sadece kamp yapmaya gitmiştik. Her şey kamp yaptığımız için mi oldu ? Keşke o gün o kampa gitmeseydik veya o yere gitmeseydik. Şuan hepimiz yaşıyor olacaktık. Olduğum yere oturup sinir krizi geçiresim vardı. Dayanacak gücüm kalmamıştı. Yanımda sadece Berna ve ailem var. Zeynep ile Berk'i o gece kampta kaybettim. Belki de hala bir umut vardır. Bunu yazan kişi belki de onları kurtarmamızı gerçekten istiyor. Ben içimden konuşurken Berna ise beni teselli etmeye çalışıyordu. Berna bile zor dayanıyordu. Hangi genç kız buna dayanabilir ? En sevdiği arkadaşlarını kaybetmeye kim dayanabilirdi ki ? Kimse o kadar dayanıklı yaratılmamıştı. Zeynep ile Berk'in kaybolmasından sonra bizim yüzümüzden birinin ölmesi insana suçluluk hissi veriyordu ve ben o kadar fazla bir yükü taşıyacağımı sanmıyorum. Birisi bana silah doğrultsa beni öldürmesi için ona yalvarırım. En azından acılarımdan kurtulurum ve huzura kavuşurum. Tanımadığım birisine neden bu kadar çok ağladığımı anlamamıştım. Belki de suçluluk hissi yüzündendir.

Korku Evi #wattys2016Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin