[18] little secrets

1.4K 146 67
                                    

"Yoongi aç şu kapıyı!" Jimin tüm gücüyle kapıyı yumrukluyordu ve bir yandan delice ağlıyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Yoongi aç şu kapıyı!" Jimin tüm gücüyle kapıyı yumrukluyordu ve bir yandan delice ağlıyordu. İşleri daha çok zorluyordu fakat Yoongi bunu anlamıyordu. Jimin'i burada yanında tutmak istiyordu. Gitmesine asla izin veremezdi.

"Ü-üzgünüm Jimin gitmene asla izin vermem. Yanımda olacaksın. Sadece bana ait olacaksın."

Jimin öfkeyle ayağı ile kapıya tekme attı. Gözyaşlarını kolu ile sildiğinde gücü tükenene kadar vurmaya devam eder. " Senin artık bir eşin var anlıyor musun! Ben sadece burada bir kalabalık olacağım. İzin ver de koyuma gideyim!"

"Özür dilerim, yapamam. Seni bırakamam." Yoongi gözlerini yumdu ve ellerini kapıdan çekerek bedenini uzaklaştırdı.

"Beni bu şekilde hapis edemezsin! Eninde sonunda açacaksın bu kapıyı Yoongi!"

Yoongi Jimin'in sözlerini daha fazla duymak istemiyordu o yüzden hızlıca koridordan uzaklaştı. Yine aynı şeyi yapıyordu Yoongi. Jimin'i bu şekilde elde edemeyeceğini kendi de biliyordu ama yine aynı şeyi yapmaya devam ediyordu. Hızlıca tahtına doğru ilerledi ve oturarak gözlerini yumdu. Kafası bir yandan sızlarken diğer yandan kalbi çok ağrıyordu. Tüm her şey üzerine geliyordu. Kaybolan soylu bir asker, yeni eşi ve eşini öğrenen Jimin. Ve daha fazlası. Artık bunları kaldıracak dermanı yoktu. Sadece Jimin'den biraz ilgiye ihtiyacı vardı. Belki bu ona güç verirdi ama tam tersi Jimin terk edecekti. Hem kendisini hemde kraliyeti bırakıp gidecekti.

"Kralım."

Bir asker kralın karşısında eğildiğinde Yoongi kafasını kaldırmadan askeri süzdü.

"Kralım kayıp olan askerimiz Cheon Nae Sang'ın kayıp bir izine rastladık."

Kral bıkkın bir şekilde kafası ile onaylayarak konuşmasına devam etmesini dile getirdi. Asker boğazını temizledi. "Koridorda bir kaç kan izine rastladık ve ayrıca..." arkasından çıkardığı mendili krala doğru gösterdi. "Bu mendil kime ait bilmiyorum ama bunda da kan izi var. Sanırım yaralanmış askerimiz."

"Bunlar asıl bir kanıt değil biliyorsun değil mi?" Yoongi öfkeli bir şekilde asker bakındı. "Böyle ufak şeylerde beni ne hakla rahatsız ediyorsun.

Asker hafif sırıttığında bir kanıt daha çıkarmıştı. "Fakat Kralım bu sizi daha ilginizi çekecek."

Askerin elinde tanıdık bir bileklik görünce kaşlarını çattı. Asker kral konuşmadan o ismi söylemişti. "Bu bileklik Kim Taehyung'a ait."

Kral şimdi daha net hatırlıyordu. Evet bu eski koruması Taehyung'a aitti. Ailesinden kalan son şeydi bu bileklik. Bunu asla bileğinden çıkarmazdı. Ama ne yazık ki bu bileklik kaybolan askerin olay yerinde bulunmuştu. Yoongi elini alnına bastırırak sakin kalmaya çalıştı. Taehyung'un bu olayda olmasına asla inanmazdı. Taehyung koruması olduğu halde düşmanları bile zorlukla öldürürdü. Karıncayı bile incitmezken bu soylu askere ne şekilde zarar verebilirdi ki

the kingdomㄨ yoonmin ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin