[19] take the blame

1.3K 138 91
                                    

"Oğlumu bu piç herif mi öldürdü!" Cheon Ho Jin öfkeyle Taehyung'un üzerine doğru yürüdü

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Oğlumu bu piç herif mi öldürdü!" Cheon Ho Jin öfkeyle Taehyung'un üzerine doğru yürüdü. Haberi kraldan alır almaz saniye de burada bitmişti. Taehyung kocaman yutkunarak kafasını eğdi. Evet Jungkook için, aşık olduğu kişi için suçu üstelenmek istedi. Jungkook ise sessizce gözyaşı döküyordu. Bu olaya el koyacaktı birazdan.

Cheon Ho Jin, Taehyung'un yakasını kavrayarak onu sert bir şekilde ittirdi. Elini yumruk yapıp Taehyung'un suratına geçireceği anda Kral hemen adamın bileğini yakaladı.

"Askerime bir tek ben dokunabilirim."

Adam o kadar öfkeliydi ki krala bile karşı gelmekten kaçınmazdı. Adam yumruklarını daha sıkı hale getirdi ve dişlerinin arasından sertçe tısladı. "O piç askeriniz benim oğlumu öldürdü ve siz hiç bir şekilde bu geride bir şey yakmayacak mısınız!"

Yoongi öfkeyle adamı geriye doğru itti. "Onun cezasını ben en iyi şekilde vereceğim. Ayrıca bana hesap sorman için sana bu cesareti kim verdi ha!"

Cheon Ho Jin söylediği şeyleri daha yeni fark ettiğinde hızlıca ayaklarının altına kadar eğilerek özür dilemeye başladı. "Özür dilerim majesteleri. Siz oğlumun katiline ne yapacağınızı benden daha iyi biliyorsunuz."

Kral gözlerini devirdi kılıcını kavrayarak Taehyung'un etrafında dolanmaya başladı. Taehyung sakin ve yine her zaman ki güçlü bir şekilde dik duruyordu. Kral Taehyung'un bu hallerinden oldukça memnundu. Onu görevden almayı asla istememişti ama mecburdu. En iyi askerinden biriydi ama Taehyung'un birini öldürmesini asla inanmıyordu. O yüzden ona ceza vermek yerine bu konuyu biraz daha araştırması gerekiyordu. Gerçek bir kanıt istiyordu. Evet elindeki bileklik yeterince inanılacak kadar bir kanıttı fakat yine de inanmıyordu.

Yoongi Taehyung'un tam karışısına geçtiğinde kılıcını çıkarıp Taehyung'un boğazına yaklaştırdı. Keskin yeri boğazına değdiğinde ufak bir çizgi olmuş ve yavaş yavaş kanamaya başlamıştı. "Seni öldürmemem için neden söyle."

Taehyung boğazındaki kılıcı ve acıyı umursamadı. Kafası hala dik ve gözlerini bile kırpmadan sadece kralın gövdesine bakıyordu. Kralım gözlerine kimse bakmazdı, eşinden başka. "Onu ben öldürdüm majesteleri. Hiç bir nedeni yok."

Yoongi kaşlarını çattığında kılıcını tutan eli kulpunu daha sıkı tuttu. "O zaman öldürebilirim."

Aniden Jungkook Taehyung'un önüne geçerek kılıcı parmakları ile kavrayarak geriye doğru itti. Elinde derin bir yarık olmuş ve kanları teker teker yere damlamıştı. "Nae Sang'ı ben öldürdüm. Kim Taehyung sadece beni kırmak için suçu üstüne aldı kralım." Jungkook kıpkırmızı şişmiş gözleri ile kralın gözlerine bakındı. Evet gözlerine bakınması yasaktı fakat Jungkook öleceğini bildiği için tüm kuralları hiçe saymaya da hazırdı. Kılıcın her yeri kan olurken Kral şok içinde kılıcını indirdi. Taehyung o kadar endişelenmişti ki sevdiği çocuğun elini tutmuş dolu gözlerle bakıyordu. Hızlıca saçlarını tutturduğu bandajı çıkarıp Jungkook'un elini sarmaya başladı. Taehyung'un siyah saçları her yere dağılırken kendi kendine mırıldanıyordu. "Ne yaptın sen!"

the kingdomㄨ yoonmin ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin