@pile16 @dystinabell @reem133x @HilalYucel7 @ece373738 @Leth_28 @M_merve14 @selfinaz52 @Daryoosh @KrishnaMukherjeeSurb @snglss @TeffyLeal @almalta @Rose_Rain26 @ortak_hikayeler61 @kediciteyze2 @HilalYucel7 @yaghazask97 💜💜
Zehra şirket dosyalarını biraz daha inceleyip kısa bir rapor hazırladıktan sonra kucağındaki bilgisayarı hemen yanındaki sehpanın üzerine bırakıp kahvesinden bir yudum aldı ve oturduğu yerden doğrulup kalktı. Üzerini değiştirip şirkete uğrasa iyi olacaktı. Teras kısmından çıkıp odasına geçti. Müzik sisteminin sesini açıp müziği değiştirdikten sonra odaya slow tarzda yabancı bir şarkının melodisi dökülürken gardırobuna doğru ilerledi, sürülü kapıyı yana kaydırıp yen bir gün için kıyafet bakmaya başlamıştı. Bir yandan da mırıldanarak şarkıya eşlik ediyordu.
"Meet me where all wrongs turn to right
Meet me where the light greets dark"
....
Bildiği kadarıyla bugün şirkette toplantı falan yoktu, o yüzden daha spor giyinebilirdi nasıl olsa oradan da buz pateni dersleri için Artemis'e geçecekti. En son sonunda koyu gri renk kısa kollu bir crop tişört ve beyaz pantolon giymeyi tercih etmişti. Spor ayakkabılarını da ayaklarına geçirdiğinde geriye bir tek saçları kalmıştı. Saçlarını az önce ısıttığı maşa yardımıyla şekillendirmiş, ardından da tarayarak şeklin doğal ve belirgi olmasını sağlamıştı. Toprak tonlarında bir ruj, birkaç makyaj ve parfüm dokunuşu sonrasında artık şirkete gitmek için hazırdı. Müzik sisteminin kumandasına dokunup kapattıktan sonra çantasını da alıp odasından çıkmıştı.
"Anneciğim ben çıkıyorum"
"Nereye kızım? Şirkete mi?"
"Önce şirkete... Akşam için eve uğrar mıyım bilmiyorum ama uğramazsam geç gelebilirim merak etme tamam mı?" diye mırıldanırken annesinin yanağına bir öpücük bırakmıştı.
"Tamam kızım dikkat et kendine" diye arkasından seslenirken mutfaktan gelen tatlı ve cezbedici kokularla gülümsedi.
"Özlem Abla yine döktürüyor anlaşılan"
"Kurabiye yapacaktı, senin sevdiklerinden"
"İlla kilo aldıracağız diyorsunuz yani, anlaşıldı"
"Kızım dal gibisin zaten, ne kilosu Allah aşkına?"
"Neyse ben kaçtım hadi görüşürüz"
"Kurabiye yeseydin öyle giderdin"
"Gelince yerim artık" diye gülümseyerek karşılık verirken evin çıkış kapısına doğru ilerledi. Kapıyı açıp dışarı çıkarken güneş gözlüklerini takmayı ihmal etmemişti.
"Çıkıyor muyuz Abla?"
"Arabamı getirir misin?" diye söylediğinde Emre baş işaretiyle emrindeki adamlardan birine arabayı getirmesini söylemişti. Az sonra arada kullandığı siyah spor arabasına binmiş, arkasındaki koruma aracıyla birlikte şirkete doğru yola çıkmıştı.
Serdar, mezarlık çıkışında park ettiği arabasının çocuk koltuğuna Beliz'i oturtup kemerini taktı, saçlarına da bir öpücük bırakmayı ihmal etmedi.
Serdar "Kim pamuk şeker ister bakalım?" diye sordu muzip bir şekilde gülerek. Beliz buraya her geldiğinde annesine geldiği için mutlu gelirdi ama giderken de normal sayılabilecek bir hüzün çökerdi üzerine. Küçücük omuzlarının kaldırmak zorunda kaldığı bu acıyla nasıl baş ettiğini asla kimse anlayamazdı, biliyordu Serdar. Ama ne zaman böyle hüzünlense pamuk şeker ona bir mutluluk kaynağı oluyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GECENİN MATEMİ
FanfictionSevdiğini kaybeden bir kalp yeniden ne zaman atardı? Yeniden aşka düşebilir miydi? Bir kadın... İki adam... Bir yanı buz bir yanı ateşe mahkum aşk...
