'13'

5.8K 509 348
                                    


...

Felix iyice merak ediyordu Hyunjin'i. Saat gece 3'e geliyordu ve Hyunjin hala ortalıkta yoktu. Çözdüğü test kitabının kapağını kapatıp yatağa doğru ilerlemişti.

Üzerini bile değiştirmeden battaniyeyi açıp yatağa yatmıştı. Kaç soru çözdüğünü bile bilmiyordu. Hyunjin'in gelmesini beklerken.

Gözlerini kapattığı anda aşağıdan gelen kapı sesi ile kapattığı gözlerini araladı. Ayağa kalkamayacak kadar yorgun olduğunu görünce kimin geldiğine bakma zahmetine girmeden uyumak üzere yeniden kapattı gözlerini.

Hyunjin paltosunu salondaki koltuğa bırakıp merdivenlere yönelmişti. Odasına doğru ilerlerken Felix'in odasının önünde durdu. Girip girmemek arasında gidip gelirken en sonunda kapıyı ses çıkarmadan açıp yatağa doğru ilerlemişti.

Felix'e doğru biraz eğilip saçını okşamaya başlamıştı.

"Sana kendimi affettirmek için elimden geleni yapacağım."

Fısıldar gibi konuşmuştu Hyunjin. Elini saçlarından çekip alnına tüy gibi hafif bir öpücük kondurmuştu.

Odadan çıkıp kapıyı aynı şekilde yavaşça kapatmıştı. Kendi odasına gidip ne kadar önlük giyse de gömleğinin belli kısımlarına kan sıçramıştı. Odasındaki kişisel banyosuna girmiş gömleğini çıkarıp kirli sepetine atmıştı.

Üzerindekilerden tamamen kurtulup duşa girmişti.

Duştan çıkınca saçlarını kurutma zahmetine bile girmeden küçük bir havluyla nemini almıştı. Havluyu banyoda bırakıp oradan çıkmıştı. Odasının karşısındaki çalışma odasına girip masasına oturmuş ve masanın üzerinde dağılmış olan dosyaları düzenlemeye başlamıştı.

Dosyaları düzenlerken içeriklerine bakmayı da es geçmiyordu.

Tüm dosyaları düzenledikten sonra kendi odasına geçip yatağa yatmıştı.

__

Felix gözlerini açtığında takım elbisesi ile kapıdan çıkan Hyunjin'i görmüştü.

"Hyunjin?"

Hyunjin arkasını tam dönmeden göz ucuyla bakmıştı Felix'e.

"Öğünlerini aksatma."

Demiş ve gitmişti.

Felixte arkasından sadece 'Tamam' diyebilmişti.

__

"Hyung bu kim?"

Felix salonda otururken bir adam gelmişti ve şuan karşı karşıya oturuyorlardı.

"Dae-jung, Hyunjin gelmeyecek sanırım."

"Bir kaç saate burada olur efendim"

"Ah sanki benim işim yok."

Sıkıntı ile nefes vererek arkasına yaslanmıştı. Felix'e bakarak konuşmaya başlamıştı.

"Hey çocuk adın ne bakalım?"

"Adımı öğrenip ne yapacaksınız?"

"Hmm güzel"

Demişti sessizce.

Ayaklanıp Felix'e doğru yürümeye başlamıştı. Felix'in önünde durduğunda elini uzatmış ve dudaklarını aralamıştı.

"Gel hadi, Hyunjin'e gidelim."

Felix bir adama bir uzattığı eline bakıyordu.

"İyi de kim olduğunu bilmi-"

"Hyunjin beni abisi gibi görür. Adım Christopher Bang Chan. Daha çok Chan ismini kullanıyorum. Oldu mu?"

Felix ayağa kalkıp kapıya yönelmişti. Chan uzattığı elini kendine çekip yumruk yapmış ve derin bir nefes solumuştu. Felix'in peşinden gidip dışarıya çıkmışlardı.

Chan'ın arabasına binip yola çıkmışlardı. Fakat gidecekleri yer Hyunjin'in yanı değildi..

Felix gittikleri yolun ona yabancı geldiğini görünce şirkete gitmediklerini anlamıştı. Kafasını Chan'a doğru çevirip dudaklarını aralamıştı.

"Şirkete gitmiyor muyuz?"

"Şirkete gidiyoruz demedim. Hyunjin'in yanına gidiyoruz dedim."

Felix anlamsız bakışlarını Chan'dan çekmişti. Chan ise telefon ise ilgileniyordu.

"Avustralyalı mısın?"

"Evet."

"Oh bende"

"Biliyorum"

"Ne?"

Felix ani gelen cevapla kafasını yine çevirmişti Chan'a doğru.

"Nasıl yani?"

Chan gözlerini telefondan ayırıp Felix'in gözlerine sabitlemişti.

"Hyunjin söylemişti."

Deyip bakışlarını yine telefona çevirmişti.

__

"Felix!"

Hyunjin az önce eve gelmişti. Felix'i evde bulamadığı için her yeri arıyordu. Fakat hiç bir yerde yoktu.

"Dae-jung!"

"Evet efendim"

"Felix nerede?"

"Efendim sizinle birlikte olması gerekiyordu "

"Benimle birlikte olsa nerede diye sorar mıyım!"

"Bay Bang geldi ve birlikte sizin yanınıza geleceklerdi."

Hyunjin sinirle telefonunu cebinden çıkarıp Chan'ı aramıştı. Bir kaç çalıştan sonra karşı tarafı dinlemeden konuşmaya başlamıştı.

"Felix'i nereye götürdün?!"

"Oh sana da selam Hyunjin."

"Sana bir soru sordum Hyung?!"

"Şu yıllardır aşkından ölüp bittiğin çocuğu değerlendireceğim sadece. Neyine, neden bu kadar aşıksın acaba hm?"

"Eğer ona bir şey olur-!"

Yüzüne kapanan telefon ile sinir katsayısı tavan yapmıştı. Elindeki telefonu sertçe yere fırlatmış ve dışarı çıkmıştı.

Arabaya binip son hızla sürmeye başlamıştı.

...

_

i wanna be saveed

Ay hellooo

alin afied yavrularim

cook gecikti bunun icin uzgunum

ve cok kisa oldu

derslerden yb yazmaya vakit bulamıyorum

ramazan yaklasiyo

simdiden herkesin orucunu Allah kabul etsin

oylamayi ve yorumlamayi unutmayin

gorusuruz opuldunuz muah

Did you miss your Daddy? | Hyunlix Daddykink ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin