...
3 Ay sonra
Şirketteki işleri fazla yoğun olduğundan dolayı çoğu zaman gecesini gündüzünü şirkette geçiriyordu büyük olan.
Küçüğü ile bile neredeyse hiç görüşemiyordu.
Evde yalnız kalmaması için de ya Chan'ı gönderiyordu ya da Jeongbin çiftini.
Sam'in tekrar kaçmasından dolayı Felix'i evden çıkarmıyor üstüne üstlük her bir adımında yanında en az 2 tane koruma oluyordu.
Şimdi ise zorda olsa korumalardan kurtulmuş büyüğünün şirketine doğru ilerliyordu küçük olan.
Şirkete girdiği anda onu görenler baş selamı veriyordu.
Felix'te o'na baş selamı verenlere gülümseyerek karşılık veriyordu aynı zamanda da asansöre doğru ilerliyordu.
Asansöre geldiğinde düğmesine basmış ve gelmesini beklemişti. Asansör geldiğinde direkt içeri girmiş ve Hyunjin'in odasının bulunduğu kata basmıştı.
Kısa bir süre de asansör durunca inmiş ve adımlarını büyüğünün odasına götürmüştü.
Kapıyı tıklamadan yavaşça açmış ve içeri girmişti.
Büyüğü ellerini masada birleştirmiş kafasını da ellerine yaslamış bir şekilde uyuyordu.
Sessizce kapıyı kapatıp büyüğüne yaklaşmıştı.
Elindeki poşeti masaya bırakmış ve kafeteryadan iki kahve almak için odadan çıkmıştı. Çıkar çıkmaz önünde Soyeon belirmişti.
"Oh Felix?"
"Soyeon Noona?"
"En son gördüğümde hiç iyi değildin. Şuan bomba gibisin!"
"Ah evet. Neden gelmiştin?"
"Yaklaşık yarım saat sonra bir toplantı var onu söylemek için gelmiştim."
"Tamam ben söylerim."
"Çok teşekkür ederim! Görüşürüz!"
"Görüşürüz"
Soyeon hızlı adımlarla orayı terk ettikten sonra Felix'te kafeteryaya inmiş ve iki kahve alıp Hyunjin'in odasına geri dönmüştü.
Kahveleri masaya bıraktıktan sonra halen uyuyan Hyunjin'e yaklaşmış ve yavaşça sarsmaya başlamıştı.
"Hyunjin~"
Yerinde hafifçe kıpırdanmış ve kafasını ellerinin üstünden kaldırmıştı Hyunjin. Daha sonra yavaşça doğrulmuş ve ona bakan bebeğine Bayık gözleri ile bakıp gülümsemişti.
Şuan kendisi de bebek kılığına girmiş bir şeytandan farksızdı.
Yüzüne sorgularcasına bir ifade takınmış ve dudaklarını aralamıştı.
"Nasıl geldin?"
"Bi' şekilde geldim işte, çok sorgulama. Bak sana Brownie yaptım."
Masaya koyduğu poşetin içindeki saklama kabına koyulmuş brownieyi çıkarıp masaya koymuştu. Kabın kapağını açıp içinden bir dilim brownie çıkarmış ve Hyunjin'in ağzına götürmüştü.
Hyunjin dudaklarını aralayıp gelen brownieyi ağzına alıp çiğnemeye başlamıştı.
"Çok lezzetli, teşekkür ederim meleğim."
"Rica ederim, bu arada yarım saat sonra toplantın varmış, Soyeon söyledi."
"Sikeceğim artık şu toplantıları."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Did you miss your Daddy? | Hyunlix Daddykink ✓
Fanfic"Babacığını özledin mi?" ... [TAMAMLANDI] (ciddiye alip okumayin amk.) •Angst değildir. •Yetişkin içerikler barındırmaktadır. (Psikoloji bozacak unsurlar, şiddet, zorla alıkoyma vb...) •TAMAMEN hayran kurgu kitabıdır. •Gerçek kişiler ve olaylarla bi...