'21'

5.3K 457 562
                                    


...

1,5 Saat Önce

Aşağıdan gelen kargaşa sesi ve odasına doğru gelen adım sesleri ile cama yavaşça yazdığı şeyi hızlıca yazıp bitirmiş ve yatağa geçip uzanmıştı.

Sam odaya bir hışımla girip Felix'i kolundan tutup kaldırmıştı.

"Neler oluyor?"

"Kalk! Fazla vaktimiz yok."

Sam, Felix'i sürükleyerek yürümeye başlamıştı.

Felix'in cama kanla yazdığı bir çeşit yardım sinyali SOS di.

__

"Efendim bakmanız gereken bir şey var"

"Göster"

Koruma elindeki telefonu Hyunjin'e vermişti. Telefondaki görüntüde Felix'in kaldığı odadaki camın yüzüne SOS yazılmıştı.

"Bu...Felix'in yazısı."

Hyunjin gördüğü şey ile yüzünü umut ifadesi kaplamıştı. Korumasına dönüp konuşmaya başlamıştı.

"Evin her yerini aramaya devam edin. Çıkan en ufak izi bile istiyorum."

"Anlaşıldı efendim"

Koruma saygı ile eğilip gitmişti. Hyunjin arabasına doğru ilerlemiş ve binip sürmeye başlamıştı.

"Bulacağım seni meleğim"

__

"Neden buraya geldik?"

"Çok konuşma. Götürün şunu sonra Soyeon'u çağırın."

"Tabi efendim."

Koruma Felix'i kolundan tutmuş ve alt kata sürüklemişti. Odada bırakmış ve çıkarken de kapıyı kilitlemişti.

Felix adımlarını koltuğa yönlendirmiş ve oturmuştu. Kaçması lazımdı buradan fakat imkansız gibi bir şeydi kaçması.

Çünkü ev dışardan bir kat görünüyordu fakat evin içinde alt kat giriş kata göre daha lükstü. Ve alt katta odalarda pencere yoktu sadece kolidorun sonunda büyük bir cam vardı.

Ayriyeten odaya kilitlenmişti.

Evin ses yalıtımı çok iyi olmadığı için üst katta konuşulanları duyuyordu. Aklındaki kaçma düşüncesini bir kenara bırakıp üst kattan gelen konuşma seslerini dinlemeye başlamıştı

"Evet Soyeon kaldığımız yeri Hyunjin nasıl öğrenmiş?"

"Kim Taehyung ,yani Jeon Jungkook'un sevgilisi. Onu kaçırmıştın, hatırlıyor musun?"

"Evet. Ben kaçırdığım kişileri unutacak kadar bunak mıyım?"

"30 yaşındasın yaşlandın artık olabilir böyle şeyler. Her neyse, Jungkook yerini Hyunjin'e söylemiş."

"Hmm... Ona iyi bir ders vermem gerekiyor"

"Adamı da kaçırayım deme. Kaçırma fantezin mi var amına koyayım?"

"Belki var sanane"

"Ahh seninle tartışmaya giremeyeceğim çocuğu nereye kilitledin?"

"Aşağıda 6. kapı "

"Anahtar"

Soyeon elini açmış ve Sam'e doğru uzatmıştı. Sam korumadan anahtarı almış ve Soyeon'a vermişti. Soyeon ayağa kalkmış ve kravatını düzelterek aşağıya gitmeye başlamıştı.

Felix'in kaldığı odanın önüne gelince anahtarı deliğe sokmuş ve iki kez çevirerek kapıyı açmıştı.

Koltukta bacaklarını kendine çekerek oturmuş olan Felix'e bakıp ufak bi' tebessüm etmişti.

"Gelebilir miyim?"

"Oh... Evet"

Soyeon içeri girmiş ve kapıyı arkasından kapatmıştı. Felix'in yanına adımlamış ve onun yanına oturmuştu. Soyeon elini Felix'e uzatmış ve konuşmaya başlamıştı

"Soyeon."

Felix bakışlarını önce Soyeon'un eline sonra ise yüzüne çıkartıp elini Soyeon'un eline götürüp hafifçe sıkmıştı.

"Felix"

"Memnun oldum Felix. İsminden anlaşıldığı üzere Koreli değilsin sanırım. Değil mi?"

"Doğma büyüme Avustralyalıyım. Ailem Koreli."

"Hmm anladım"

Uzun bir sessizlik oluşmuştu. İkisi de konuşmuyordu. Soyeon en sonunda dayanamamış ve konuşmaya başlamıştı.

"Ee aşık olduğun biri falan var mı?"

"Umm..Evet, var. Senin?"

"Evet. O güzeller güzeli kişiye fazlasıyla aşığım. Ama onun sikinde bile değilim."

"Oh, yönelimin bisexual mi?"

"Hayır direkt lezbiyenim. Erkeklerden bana hayır yok."

Dedikten sonra yine uzun bir sessizlik oluşmuştu. Ama Felix merak ettiği soruyu sormak için dudaklarını aralamıştı.

"Soyeon... Sam'in neyi oluyorsun?"

"Hiç birşeyi. Ben... Ah neyse önemsiz boşver."

"Peki."

"Benim artık gitmem gerek. "

Demişti ayaklanırken kapıya doğru yürümüş ve kapının önünde durup tekrar konuşmaya başlamıştı.

"Sonra görüşürüz Felix!"

Tebessüm ederek el sallamış ve odadan çıkmıştı.

_

"Evet Soyeon seni dinliyorum"

"Sam şu bir kaç gündür gerçek anlamda Felix'e hiç zarar vermiyor. Açtığı yaraların iyileşmesini bekliyor."

"Sürekli takip et. Daha fazla zarar vermesine izin vermemeye çalış."

"Tamam, Minho. O iş bende"

Telefonu kapatıp koltuğa bırakmıştı. Bacak bacak üstüne atmış ve koltukta daha da rahat bir pozisyon almıştı Minho.

2 hafta önce Kore'ye gelmişti. Kardeşini 3 gün boyunca evinde bulamayıp sürekli olarak telefonunun kapalı olması ile en yakın arkadaşlarından biri olan Soyeon ile Felix'i aramaya başlamışlardı.

Çünkü Soyeon Hyunjin'e çalışıyordu. Ve şuan Hyunjin'in arkasından iş çeviriyordu. Aslında Minho'nun da arkasından iş çeviriyordu.

Çünkü Felix'i oradan kurtarınca Hyunjin'e teslim edecekti. Aynı şekilde Sam'i de.

...












Suprise btch

soyeon karicigimi ben hic kotu role verir miyim

minhoyu da devreye soktuk

bayrama ozel yb 😘

neyse

kendinize iyi bakın yoksa bu yazar sizi ham yapar

oylamayi ve yorumlamayi unutmayin

gorusuruz opuldunuz muah<33

Did you miss your Daddy? | Hyunlix Daddykink ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin