JK- Üzülme tamam mı? Eğer aileni çok özlersen bana söyle. PD ile konuşurum ben.
J- Tamam
Ona buruk bir şekilde gülümsemiştim. Gelen korna sesiyle duraklamıştım. Korkuyla gözlerimi kapattığım da Jungkook'un beni tutup kendine doğru çekmesiyle rahatlamıştım. O ise merakla sormuştu.
JK- İyi misin?
Ondan ayrılıp konuşmuştum
J- İyiyim oppa. Teşekkür ederim.
JK- Dikkatli olmalısın. Ya ben olmasaydım?
J- Haklısın.
Bunları Jennie ve Jungkook gibi hayal edebilirsiniz.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
. . . .
Yavaş adımlarla sınıfa girdiğimde her zamanki gibi sınıfta sadece Sua vardı. Cevap vermeyeceğini bilsemde yine de konuştum.
J- Günaydın
Utangaç bir ses tonuyla konuşmuştu.
ES- Günaydın
Şaşkınlık içinde ona bakmıştım.
J- Yeonjun ve arkadaşları... Bu gün seni rahatsız etti mi?
ES- Evet.
Kısa cevaplar veriyor olması konuşmamdan rahatsız olduğunu fazlasıyla açıklıyordu.
J- Hiç onlara karşı koymayı denedin mi?
ES- Hayır.
J- Öyleyse denemelisin.
ES- Çirkin olduğum için dışlanıyorum.
J- Çirkin değilsin.
ES- Biliyor musun? Yalan söylemeyi bırakmalısın. Çünkü hiç beceremiyorsun.
J- Yalan değil.
ES- Beni korumana veya bana acımana ihtiyacım yok!
J- Suassi sana acıdığım falan yok. Sadece senin yaşadığın şeyleri ben de yaşadım ve başkalarının yaşamasını istemiyorum.
ES- Yalan söylüyorsun.
J- Hayır.
ES- Sadece beni rahat bırak tamam mı?
Diğerlerinin sınıfa girmesiyle birlikte konuşmamız son bulmuştu. . . . . NJ- Jong eğer Jennie için de uygunsa seansları haftada iki gün yapalım dedi.
J- Bana bir gün bile fazla gelirken mi? Hayatta olmaz.
NJ- Jennieah bir kez olsun hemen kaçmasan. En azından bi denesen olmaz mı?
