14. BÖLÜM

5K 205 4
                                    

Yeni bir günden merhabalar.
Müziğimiz:
Mabel Matiz - Bir Hadise var
Keyifli okumalar diliyorum
______________________________________
Babam gil geldiğinde yanlarında pelin de vardı ayaga kalkıp yanlarına gittim ilk babama sonra abime sarıldım ardından pelinin önünde durdum. Yüzüme baktığında gözü morarmış dudağı patlamıştı. Sadece peline sarıldım. Oda karşılık verdi. "Dertleşmek ister misin?" Diye sorduğumda kafasıyla onayladı.

"Abiciğim siz annemlerle konuşun pelini ben alıyorum öpüldünüz." deyip pelinin elinden tutup odama çıkardım. İlk odamın kapısını kitleyip sigara pakedimi alıp balkona çıktım. İkimizde karşılıklı oturtmuştuk. Ben bir dal sigara yaktım. "Kullanıyor musun?" Dediğimde kafasını salladı pakedi ona uzattım içinden bir dal alıp yaktı.

"Herşeyi bana anlata bilirsin. Ama öncelikle şunu bil ki ben o adamın ne kadar kötü olduğunu 6 yaşımda öğrendim" dedim ve sweati biraz yukarı kaldırıp karnımı gösterdim. Gözleri dolmuştu kapatıp devam ettim. "hadi anlat bana" dediğimde konuşmaya başladı.

"Eve geldiğimizde her şey güzeldi. Sonra bir anda herşey değişti beni dövmeye başladı karşı çıktım. Kaçmaya çalıştım ama olmadı başaramadım senin yaşadığının çeyreğini yaşamadığıma eminim" dedi ve sustu tekrardan sarıldım ona "merak etme bitti herşey ama senden bir şey öğrenmek istiyorum" dediğinde kafasını salladı. "Ferhata ne yaptın" dediğimde sustu. Ama bir süre sonra konuştu.

"Ferhat abimi uyuşturu bağımlısı yaptım vişne alerjisi olduğunu bile bile kaç kere vişne yedirdim. beni en çok o severdi ana ben ona yapmadığımı bırakmadım" dediğinde sustu.

O yüzdendi bana bu tavrı bir yönden suçluyu beni Pelin gibi sanmıştı bana ön yargılı davranmıştı. Şimdi ise ben ona Pelin gibi olmadığımı kanıtlayacaktım.

Aslında kimseye bir şey kanıtlamak zorunda değildim ama bu hastalık her an beni öldürebilir di ve ben abime sarılamadan onunla uyuyamadan ölmek istemiyordum. Bunu aklıma yazıp peline döndüm. "Tamam şimdi ne yapmayı düşünüyorsun?" Dedim "burda kalamam büyük ihtimalle yurt dışına giderim" dedi gözünden uyku akıyordu. "Sen uyu biraz istersen benim ufak bir işim var gelirim yanına " dediginde başıyla onayladı. İçeri girdik pelin yatağa yatti bende odadan çıktım.

İlk mutfağa inip iki tane içecek hazırladım biri hep yaptığım içecek diyeri de vişnesiz bir içecekti. Tepsiye koydum yanına da tabağa kek koydum büyük ihtimalle annem yapmıştı. Hepsini tepsiye koyup Ferhat abimin odasına gitmeye başladım.

Kapısına geldiğim de içeriden gitar sesi geliyordu gitar çalmayı fazla bilmiyorum ama Emir ölmeden önce bana hep çalardı. Banada biraz öğretmişti ama hiç fırsatı olmamıştı öğretmek için. Belki abim öğretirdi bana kim bilir.

Kendime gelip kapıyı çaldım 'gel' dediğinde kapıyı açtım. Beni görünce gitarını bırakıp ayağa kalktı. "Şey müsait misin?" Demiştim abi dememiştim üzülmüştü ama bozuntuya vermedi. "Müsaitim" dedi sadece. İçeri girip "sana vişnesiz meyve suyu birde annemin yaptığını düşündüğüm keki getirdim." Dedim elimdeki tepsiye bakarken ben hep utanırdım ama daha çok korkardım.
"Niye titriyorsun?" Dedi sorgularca.

Ne titriyor muyum? Ben korkunca titrerdim abimden korkuyor muydun.

Ama niye.

Selim itine benzemesinden veya seni dövmesinden korkuyor olabilir misin?

İç ses ilk defa haklıydı onu susturmadım. Selim itine benzemiyordu ama bakışları korkunçtu.

"Şey yok titremiyorum ben sana öyle gelmiş." Dedim geçiştirerek. "Ayakta kaldın gel otur" dedi eliyle yanına vurarken. Bu hareket yutkunmama sebep olmuştu aklıma hep o pis anılar geliyordu gözlerim dolmuştu.

LAVİNİA (Berfin)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin