16㊂Eğlence

105 14 5
                                    

Travis, Wini'nin kargo bölümünde çıkan kavgayı ayırmak için gittiğinden bir süre çocuklara bakmak için gönüllü oldu. 

Android odaya girdiğinde, onu gören ikizler heyecanla yanına koşup, "Travis!" diye sevinçle seslendiler kollarını robotun bacaklarına sararken.

Travis ilk başta miniklerin kendilerinden ayrılmasını bekleyip ardından bir dizi üstüne çöküp onları hizasına gelerek, "Merhaba Harper ve  Hayden. Ebeveynizin yokluğunda sizinle bir süre ben ilgileneceğim." dedi.

Harper, "Anne nerde?" diye sorduğunda cevaba Hayden de dikkat kesilmişti.

"Kargo bölümünde çıkan soruna müdahale etmeye gitti. Uzun sürmeyecektir."

İkizler başlarıyla görmeye alışık oldukları robota dönerek, "Peki ne yapacağız?" dedi. Oyun oynamak istedikleri aşikardı.

Travis, bir kaç saniye düşünürken ikizlerin geçen gün resim çizerken oldukça keyif aldıklarını gözlemlemişti.

Masanın üzerine boş bir kağıt ile renkli kalemleri koydu ve çocuklara dönerek, "Bugün sizlere resim çizmeyi öğreteceğim." dedi.

Bu aktiviteden ikizler doğaçlama yaparak hoşlansalar bile Travis yaratılışı gereği bir işin daha planlı ve mükemmel olmasını istiyordu.

Bunun için de onlara resim çizmenin temellerini öğreterek işe başlamanın mantıklı olduğuna kadar verdi.

İkizler masaya geçip Travis'e ilgiyle baktıklarında Android, lafına devam etti. "Resim çizmek, genellikle gözlem yapmayı gerektirir. İlk olarak, çizmek istediğiniz nesneyi incelemeniz gerekir." dedi.

Hayden, kollarını sandalyenin iki kenarından sarkıtıp ileri geri sallarken konuştu. "Ama biz neyi çizeceğiz ki?"

Travis, "İster bir çiçek, ister bir gemi, isterseniz de bir başka ırk ya da gezegen çizebilirsiniz. Seçim size kalmış." dedi.

Harper heyecanla, "Ben bir uzay gemisi çizmek istiyorum!" dedi.

Travis onu onayladı. "Harika seçim Harper. İlk adım olarak uzay geminin şeklini düşün. Nasıl bir şekli var? Ve onu nasıl renklendireceksin?"

"Benim çizimim çok kötü olacak." Hayden'in de aklına bir şeyler geliyordu ama çizip çizmemek arasında gidip geliyordu. Yapamayacağından korkuyordu.

Travis, bu duygu durum değişikliğini fark ederken ona da bir kağıt ve kalem uzatarak miniği masaya oturttu.

Onu cesaretlendirmek için, "Unutma, çizmek bir beceriye sahip olmakla ilgili değildir Hayden. Önemli olan yaratıcılıktır ve sizin hayal gücünüz de bunun bir parçasıdır." dediğinde minik bedenin dudakları mutlulukla yukarıya kıvrıldı.

İkizler masa başında bir süre kağıtlarına dalarak çizmeye başladıklarında Travis, her birinin yanına giderek onlara çizim sırasında fikirler ve ipuçları veriyordu.

Yaklaşık on beş dakika sonra çizimleri bittiğinde Travis, resimleri alıp incelemeye başladı. Ardından onayladığını gösteren bir ses tonuyla, "Çok güzel resimler çizmişsiniz." dedi.

Harper, kendisinin çizdiği resmi Travis'e işaret ederek, "Benimkine bak Travis nasıl olmuş?" dedi heyecanla ışıldayan gözlerle.

Travis resmi bir kaç saniye inceledikten sonra, "Bu gerçekten çok yaratıcı bir uzay gemisi. Renklerin uyumu da çok güzel Harper. Seni tebrik ediyorum." dedi bir kolunu dirseğinden bükerek konuşurken.

"Benim ne çizdiğimi sen bul!" Hayden sevimli bir kıkırdama ortaya attı.

Android bir süre resmi incelerken bunun bir aile resmi olduğunu gördü.

Birinin Wini, diğerinin Hayden ve yanında da kardeşi Harper olduğu bariz bir benzerlikle ortadayken resimdeki dördüncü kişi dikkatini çekti.

Harper'a doğru dönerek, "Bir aile resmi çizmişsin Hayden, çok güzel." dedi ardından kağıtta en solda kalan kişiyi işaret etti. "Ve bu benim gibi görünüyor."

Hayden sevinçle ellerini çırptığında Travis, onun Wini'ye daha çok benzediğini gördü. "Evet, bildin. O sensin Travis! Bak, gözlerini bile ekledim." dedi resimdeki ince ayrıntıyı robotun fark ettiğinden emin olmak istercesine.

Travis, kendisinin neden bir aile resmine eklendiğini anlamamıştı. Oysaki o gerçek bir yaşam formu bile değildi.

Biyolojik yaşam formlarının bağlılık duygusu bu derece büyük müydü emin değildi şuan ise tek anladığı bu duygu, küçük yaşam formlarında daha fark edilebilir derecede kuvvetli olduğuydu.

Cygnuslu bu durumu kendine açıklamaya çalışırken Harper lafa girdi. "Teşekkür ederim, Travis! Sen bize çok eğlenceli öğretiyorsun."

Travis, "Benim için bir zevkti. Düzenli olarak çalışmanız dahilinde adı duyulmuş bir sanatçı bile olabilirsiniz." dedi memnun bir şekilde kendine has mekanik sesiyle konuşurken.

İkizler, resimlerini Travis'e sergilemeyi bitirirken içeriye Wini girdi.

Travis,"Hoşgeldin Wini, biz de resim çalışmalarımızı bitirmiştik." dedi çizimleri ona gösterirken.

Wini bir süre resimleri inceledi. İkisi de kesinlikle bir öncekinden daha iyiydi.

O an gözü Travis'in de içinde olduğu çizime kaydı. "Bunu hanginiz çizdi peki?" diye sordu. Hayden gururla elini kaldırdığında Wini onun bu tepkisine gülmüştü.

"Harika olmuşlar," dedi Wini resimleri odanın bir köşesine asarken ardından Travis'e döndü. "Onlarla ilgilendiğin için teşekkür ederim. İkisiyle gerçekten de çok iyi anlaşıyorsun."

Travis ciddiyetle, "Rica ederim Wini, onlarla ilgilenmek bana çok yardımcı oluyor. Evreni keşfetme süreçlerini izlemek, biyolojik yaşam formlarının gelişim süreçlerini anlamama yardımcı oluyor." dedi.

Android, "Ayrıca," diye devam etti. "İlerleyen zamanda onlarla vakit geçirip kendi ilgi alanlarına uygun bir eğitim programı da hazırlamak isterim."

Wini, onun bu ilgi alakasından etkilenmişti. Şayet şuan karşısında konuştuğu kişi bir android olmasa, kendi çocuklarına karşı olan bu ilgisiyle onları sahiplendiğini düşünecekti. "Harika bir baba olurmuşsun.." yanlışlıkla sesli düşündü.

Travis, "Eğer kendi yarattığım bir varlık olsaydı," dedi çocuk sahibi olmaya itafen. "Benimle benzer özelliklere yaratılışından itibaren sahip olduğundan özel bir eğitime ihtiyaç duymazdı." dedi ardından ikizleri işaret etti. "Ama biyolojik küçük ve çelimsiz olan bu minikler de türlerine göre oldukça çabuk öğreniyor ve dünyayı keşfetmek istiyor. Onlara yol göstermek ve öğretmek, benim için oldukça anlamlıydı."

Wini bu laf üzerine gülümsedi. "Sen her zaman çalışkan bir robot oldun, Travis. Ama sence de-," dedi yüzündeki gülümsemesi büyürken. "Bir mola vermenin zamanı gelmedi mi?"

Travis meraklı bir şekilde kafasını yana yatırdı. "Mola? Yapay yaşam formlarının bir molaya ihtiyacı yok."

"Mola, sadece dinlenmek değil Travis." Dedi Wini. "Mola, bir şeyler öğrenmek için de kullanılabilir."

Travis düşünceli bir şekilde bir kaç saniye durdu. "Anlıyorum. Kendime bir mola vermem gerekiyor. Peki senin için bir mola yapmanın en iyi yolu nedir?"

Wini, koridorda kaptanla karşılaştığı sırada akşam bir parti düzenleneceğini söylemişti.

Amacı Travis'i de bu partiye götürmekti. "Mesela-," dedi Wini gülümsemeye devam ederken. "Kitap okumak, müzik dinlemek ya da bu akşam düzenlenecek olan partiye benimle beraber gelmek. Hangisi senin için daha cazip?"

Travis düşünceli bir şekilde, "Mürettebatın toplu bir şekilde düzenlemiş olduğu sosyal aktiviteye katılmak bana daha çok veri birikimi sağlayacaktır. Bu yüzden seninle birlikte gelmekten mutluluk duyarım." dedi.

"Harika! O halde akşam çocukları uyuttuktan sonra ana salonda görüşürüz Travis." Wini, teklifini başıyla onaylayıp odasından çıkan androidi yüzünde durduramadığı aptal sırıtmasıyla izliyordu.

Uzay Yolu {Ara Verildi}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin