37㊂Zarilia / 5 SON

91 13 19
                                    


Günün sabahında dağa ulaşan grup aldıkları dysonium parçalarını iletişim hattı ve mekiğin güç kaynağı için depolarken Travis, sonunda kullanabildiği aleti açtı.

Saniyeler sonra ise Wini'nin sesi duyuldu. "Wini'den Travis'e cevap verin artık." dediğinde Harper ve Hayden iletişim cihazının başına üşüştüler.

Travis, hattı açtı. "Wini. Neredesin? Seni almaya geleceğim."

Hayden, konuşmaya bir anda atladı. "Anne!"

Wini, duyduğu tanıdık ses ile gülümserken konuştu. "Travis, çocuklar nasıl iyi mi? Harper'ın sesini duydum."

"Olumlu, Wini. İkisi de hayatta." dedi Travis. "Buluşma için geminin enkazına geri dön Wini. Seni orada bekleyeceğiz." diyerek onun rahatlaması için iletişim telsizini konuşmaları için iki çocuğa uzattı bu sefer.

Harper, "Anne iyi misin sen?" diye konuştuğunda sesi oldukça kısık çıkmıştı.

"Evet bebeğim ben iyiyim merak etme. Birazdan Travis bana sizin konumunuzu atacak, yanınıza geleceğim tamam mı?" diye Wini, miniği teselli etmeye çalışırken telsizi Hayden kaptı bu sefer ve ikilinin yanından uzaklaştı.

"Anne."

Wini, Hayden'ın sesini duyduğunda rahatladı. "Sen nasılsın bebeğim?" diye sordu.

Hayden, "Anne ben... Üzgünüm." dedi. "Bu yolculuğu istemediğimi söylediğim için... Sana kaba olduğum için..."

"Hayden... Beni dinle." dedi Wini ciddi bir tavırla. "Travis'in dediği gibi biz organik yaşam formları, sinirliyken söylediğimiz şeyleri kastetmeyiz." ağlamamak için zor tutuyordu kendini Wini. Çocukları ve Travis'i özlemişti. "Bazen sana ve kardeşine yanlış bir şey yaptığınızda bağırdığımı biliyorsun. Yine de o zaman bile sizi kalpten sevdiğimi biliyorsunuz değil mi?"

Hayden, burnunu ağlamaklı bir şekilde çekerken konuştu. "Evet, biliyorum." dedi.

"Senin de beni sevdiğini biliyorum tatlım. Kardeşini de... O yüzden sorun yok bebeğim." dedi Wini, "Anladın mı?"

"Evet, anne." Hayden, rahatlamış bir şekilde nefes verdi.

"Şimdi Travis ile beraber git ve birbirinize ben gelene kadar göz kulak olun. Seni seviyorum... Yakında görüşeceğiz."

Wini, enerji tasarrufu için iletişim hattını kapatırken buluşma noktasına doğru her iki grup da ilerlemeye başladı.

Bu sırada Travis, Spectrum gemisinin kendileri için yolda olduğu haberini aldığında mekiğin onları alacağı yeri aynı şekilde Kaptana da iletti.

________________________________

Yaklaşık yarım saat süren yolculuk ardından sonunda enkaza ulaştığında Wini gemiye doğru bakmaya başladı.

İçeriden sesleri duyan gruptan ilk olarak Harper çıktığında annesini görmesiyle koşarak ona gitti. "Anne!"

Wini, gözlerinin dolmasına engel olamadı. "Harper! Bebeğim." derken kollarını kendisine doğru koşan çocuğa açarak sıkıca sarıldı.

Annesinin sesini duyan Hayden da aynı şekilde Wini'ye koşup sarılırken Travis, üçlünün yanına iki çocuğun aksine daha ağır adımlarla ilerledi.

"Wini," dedi Travis kollarını açarken. "Geleceğinden emindim." dedi.

Celesialı, androidin kollarını açmış aynı çocuklara yaptığı gibi bir kucaklama beklediğini gördüğünde kocaman gülümsedi. "Sizi erkenden bırakmak gibi bir niyetim yok." dediğinde koşarak robota sarıldı.

Travis, kollarını gencin beline dolarken onun kendisine sıkıca sarılışını hissetti bir süre. 

Hayden ve Harper da sarılan ikiliye yaklaşık onlara yapıştı. Travis, "Annenizden talep etmiş olduğum özel vakti ihlal ediyorsunuz." diye konuştuğunda Wini sırıttı.

"Çocuk olan bir yerde özel diye bir şey olmuyor genelde." dedi. Ama bunu ne Hayden ne de Harper umursamıştı. "Onlara bu kadar iyi baktığın için teşekkür ederim Travis.. Onları nasıl hizada tuttuğunsa tamamen bir muamma tabii." dediğinde robotun göğsüne biraz daha sokuldu hafifçe gülümserken.

"Basitçe programımı duygusal karışıklıklarına ve kardeş dinamiklerine göre tekrardan ayarladım." dedi. "Ayrıca onları disiplin etmedeki başarısızlığın da oldukça öğreticiydi."

Wini, ondan bir hamlede ayrılırken gözlerini şüpheyle kıstı. "Pekala..." dedi tartışmaya hazırlanacakken. Ama onun bunca şeyi yapmasını göz önüne aldığında sustu. "Her neyse." diyerek geçiştirdi.

Travis, "Hayden ve Harper; idaresi zor, kontrol edilemez, saygısızlaşmaya eğilimli ve oldukça öngörülemezler. "dedi. "Onları oldukça seviyorum."

Wini, yarım ağız bir gülümseme sundu. "Aileye hoş geldin o zaman."

Travis, bir elçi olmanın dışında Wini'nin 'aile' sözüyle aitlik hissetti o an. Kendisi bir yere aitti... "Yine de," dedi robot. "Gelecek zamanda mahremiyet sorunumuz için çözüm bulduğuma emin olacağım." dediğinde grubun sevinci yukarıdan gürültüyle atmosfere inen gemi ile yarıda kaldı.

Yardım sinyalini alan Spectrum, gezegene iniş yaptığı sırada o an herkesin sapasağlam olması mürettebatın tesellisi olmuştu.

Uzay Yolu {Ara Verildi}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin