15

873 57 16
                                    

3 gün sonra.

_- Yaktın, yolunda heba ettin, maf ettin. Senin yüzünden kızım malikhaneden çıkıp çöplüğe geldi. Orda Mardin'e gidip konakta baş köşeye oturtman lazımdı ama sen... Sen onu buraya oturtun!

Dedi hiddetle, evet bunu diyen Meryem hanımdı fakat evde Barut ailesi de vardı. Bahçeydiler belki ama hepsi bunu duyabiliyordu çünkü kadın bildiğiniz ona çemkiriyordu. Aren ise boş gözlerle kadına bakıyordu.

Meryem H - Hadi onu geçtim kaç asker öldü git...

Tam devam edecekken duyduğu kızgın sesle yutkunmuştu.

Aren - Şehit, şehit düştüler.

Meryem H - Neyse ne, al git kızımı o konağa oturt yada bırak yakasını ben yenisini bulayım!

Aren - Bitti mi?

Meryem H - Hayır efendim, daha var!

Diyince Aren sinirle ona bakarken o ise tekrar konuştu. Ama sanki onun canını yakmak ister gibi cümleleri özenle seçiyordu.

Meryem H - Nişan oldu, geç geldin bu yüzden de ertelendi. Düğün oldu görev var diyip gittin kızımı ortada koydun. En mutlu gününde göz yaşları sel oldu, niye?

Diyince Aren'in kalbi teklemişti çünkü haklıydı öyle olmuştu. Kadınsa alayla gülerek şunu söylemişti.

Meryem H - Balayında bile görev var diye gitmediniz, kuru kuru bu evde...

Tam devam edecekken Aren sinirle küfredip şunu söylemişti.

Aren - Sanane be kadın, sanane bizim özelimizden!

Meryem H - Özeliniz olsa Inci bize anlatır mıydı?

Dedi sesini yükselterek, bu yüzden de hepsi dışarı çıkmıştı. O ise gelen eşinin bedenini fark etse bile yüzüne bakmıyordu çünkü gönlü kırılmıştı. Inci ise demedim der gibi başını iki yana sallayıp birde bile getirmişti.

Inci - Söylemedim öyle birşey, seninle telefonla konuşurken duymuştur.

Meryem H - Ha öyle ha böyle ne fark eder? O hep gitti sende bekledin... Düğün günü be adam, hiç o an göreve gidilir mi? Hadi gittin ne diye mermi yiyorsun, benim kızım senin yüzünden yüreği ağzında beklemek zorunda mı?

Berivan H - Benim evladımın ne olduğunu kızın biliyordu, kendine böyle bir güveni yoksa evlenmiyeydi. Biz ne edelim?

Aren - Anne tamam, uyma şuna!

Dedi sinirle kaynanasına bakarak, Meryem Hanımsa hiddetle şunu söylemişti.

Meryem H - Bırak kızımın yakasını, adam gibi koca olamıyorsan yenisini...

Tam devam edecekken Baran Bey hiddetle şunu söylemişti.

Baran B - Haddini bil!

Meryem H - Sen şirkette değil miydin?

Dedi şaşkınca ona bakarak çünkü o burda yoktu, Baran Bey ise bunu umursamadan yeniden konuşmuştu.

Baran B - Öyle ama belli ki sen bundan yararlanıp yine çocukların başına binmişsin!

Meryem H - Haklıyım.

Dediğinde üstüne yürür gibi olan bedenle geri adım atmıştı. Aileyse kaygıyla Aren'e bakmıştı çünkü öfkesi gözlerinden belliydi, o ise hiddetle şunu söylemişti.

Aren - Senin kızınsa benimde karım, çocuklarımın anası... Sen evli barklı kadının yuvasını yıkmaya utanmıyor musun?

Dedi gür bir sesle, önünde ki bedense yaprak gibi titremişti. Bu yüzden de bazıları yutkunmuştu, o ise düz bir sesle şunu söylemişti.

Kum TanesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin