16/ Ateş sönmeden bitmez!

809 55 28
                                    

  Hâlâ başında bekliyorlardı ve çoktan 3 saat geçmişti. Bunun üzerine abilerden biri odadan çıkıp giderken onun yerine odaya Baran Bey girmişti. Bununla Mirza Bey dışında hepsi ona bakmıştı, o ise Aren'in saçını seviyordu.

Mirza B - Benim güzel kum tanem!

Aren - Baba!

Diyince Arslan Bey anında ona bakmıştı, mutluydu çünkü sonunda uyanmıştı. Aren ise sonunda gözlerini açmıştı ama gördüğü beyaz tavanla kaşlarını çatmıştı. Mirza Bey ise iç çekip şunu söylemişti.

Mirza B - Hastanedeyiz yavrum.

Aren - O gerçek miydi ya?

Arslan B - Malesef ki...

Dediğinde oğlu ona bakmıştı, o ise acıyla gülümseyip yeniden konuşmuştu.

Arslan B - Ama neyse ki iyisin... Eee nasılsın, ağrın var mı?

Dedi hemen, Aren ise gözlerini geri kapatıp şunu söylemişti.

Aren - Biraz, Inci nerde?

Mirza B - Eve yolladık, bu arada doktor çağıralım mı?

Aren - Kalbim niye ağrıyor?

Dedi huzursuzca, bu yüzden de hepsi yutkunmuştu. O ise sanki kurşun seslerini yeniden duyar gibi olmuştu. Tek tek 3 kurşun yemişti ama o 2 den sonrasını pek hatırlamıyordu. Çünkü bir anda gözlerinin önüne perde inmiş son kurşunla da yere serilmişti. Gerisi de silik silikti, kime ne dedi hiç hatırlamıyordu.

Mirza B - 1 kalpten, 2 de karın bölgesinden kurşun yedin. Birde haberini alan timinde geldi hatta Dağ timi de vardı.

Aren - Allah razı olsun... Birde bu şeyi Kayra görmedi demi?

Dedi son doğru endişeli bir sesle, onu cevaplayansa Botan olmuştu.

Botan - Sadece silah sesini duydu, kızlar yanındaydı. Seni göremedi.

Aren - Yine de korkmuştur, beni görmek ister!

Mirza B - 2 gün burdasın aslanım çünkü yaraların ağır hatta komutanın 1 aylık izin verdi.

Aren - 1 ay?

Baran B - Üzgünüm oğlum bir süre üniformanı giyemeyeceksin çünkü konutanın iyi olupta gelsin dedi.

Aren - Bu adamda beni sever mi yoksa uyuz mu olur hâlâ anlamış değilim. Bir öyle bir böyle, garip...

Mirza B - Boşver aslanım zaten tayinle gitmiş olacaksın.

..- Ne gitmesi?

Dedi öz abilerinden biri, Aren onun kim olduğunu anlamaya çalışırken Arslan Bey ise onları tek tek tanıtmıştı.

Arslan B - 1. Polat abin, 2. Çağrı abin, 3. Toprak abin, 4 yani kardeşinse Derman!

Dedi parmakla göstererek, az önce ki tepkiyse Toprak'tan gelmişti. Zaten çok geçmeden de yeniden konuşmuştu.

Toprak - Ne gitmesi, ne tayini?

Arslan B - Bizden önce Mardin'e gitmekle ilgili bir dilekçe vermiş, eğer olumlu cevap gelirse gidecek. Ayrıca kendisi de gitmek istiyor çünkü Mardin'de büyümüş.

Dedi zar zor, ailesiyse yıkıma dönmüştü çünkü gitmesi son istekleriydi. Hem daha yakından tanışma bile olmamıştı, test bile yeni çıkmıştı. O an Aren yeri yaslanıp gözlerini kapatmış vede şunu söylemişti.

Aren - Daha belli değil, hemen karalar bağlamayın.

Dediği sırada çalan telefonuyla Mirza Bey cebinden çıkarıp ona verdi çünkü ameliyet filan derken telefonu ona verilmişti. Aren ise alıp açmıştı, o anda konuşan karşı taraf oldu.

Kum TanesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin