93.İBLİSLERİN HÜKMÜ

6.9K 1K 791
                                    

Merhaba. 

Heyecanın dorukta olduğu ve kaosların hiç bitmediği bir bölümle daha geldim. Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın, biliyorsunuz ben de sizin yorumlarınızı okumaya bayılıyorum. 

Keyifli okumalar diliyorum.❤️

(Bölümü iki kez okumanız, her şeyi daha iyi anlamanıza ve heyecanla okurken gözden kaçırdıklarınızı fark etmenize yardımcı olur ve şiddet önerilir. Yazarı mutlu etmek için yorum yapmanız da şiddetle önerilir ahaha)

Ha, bu arada. Neredeyse unutuyordum. Peçete, yanınıza peçete almanız da şiddetle önerilir. Keyifli okumalar efenim...

Bölüm şarkıları: 

-Welcome to the junle -Guns N' Roses

-My name is -Once Monster

-Alice Cooper -Poison 

-Fire Meet Gasoline -Sia

Bölüm 93:İBLİSLERİN HÜKMÜ

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bölüm 93:İBLİSLERİN HÜKMÜ

"Barış biraz böyledir. Oluşması için bir ömür gerekebilir ama oluşurken binlerce ömür gömmek gerekebilir."

Zamanında kulaktan kulağa söylenmiş bütün hikâyelerin sonu mutlu bitmezmiş ancak içinde kendi mutlu sonunu bulanlar mutlaka muradına erermiş. Bu savaş herkes için mutlu bitmeyecek, bazıları savaşın bittiğini bilemeyecek ve sonunda bizler muradına ermiş olsak da gömdüğümüz yüzlerin arkasında bıraktıkları, mutsuz sonların ana karakterleri olarak yaşamaya devam edecekler.

Bir gün öncesinin aynısı yaşıyor gibiydim.

Savaşçılar arkamdalardı, bana bir zırh gibi güven veriyorlardı. Sayıları yüzbinleri aşıyordu. Her biri muhteşem bir korkusuzluk ve cesur yüreklilikle savaşa hazırlardı. Gözlerine bile kırpmıyorlardı.

Yılanlar karşımdaydı. Bana bir kayıp gibi korku veriyorlardı. Sayıları yüzbinlerden az değildi. Her biri, kralları tarafından sürüklendikleri bu yersiz savaşa rağmen korkusuzdu, savaşa hazırdı. Gözlerini bile kırpmıyorlardı.

Her şey aynı gibiydi.

Oysa kalbimdeki izlerden biliyordum, hiçbir şey aynı değildi. Binlerce hayatın eksikliğini üzerinde durduğumuz toprak, bu yüksek tepelerden esen rüzgâr bile hissediyor olmalıydı. Rüzgâra yön veren ejderhalar yoktu artık. Omzumda kendi potansiyelinin farkında olarak ejderhalara meydan okuyan Neblina yoktu. Her şey çok eksikti ama bazı eksikler de iyiydi.

Gölge, ordunun etrafını çeviren gölge süvarileriyle birlikte karşımızda dikilirken omuzlarımı dik tuttum. Bu işi bir an önce bitirmemiz gerekiyordu. Karşıdaki ordu, tam zamanında hazır olduğunda Lema ile arkada kalan birliğin gelmesin beklemedik. Onlara haber yollamıştık ama henüz bir geri dönüş alamamıştık. İlk başta biraz endişe etmiştim ama hiç kimse durumu yadırgamamıştı. Lema'ya ve onunla kalanlara sonuna kadar güveniyorlardı. Ne olsa Beliz hala mabetteydi, Yıldıray onlarla birlikteydi. Oradan gelecek askerlere o kadar da ihtiyacımız yoktu, en azından şimdilik kendi başımıza hallederdik. Hala sayı olarak üstündük.

YILANLAR & SAVAŞÇILAR °VERA°Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin