6

590 53 84
                                    

Telefon degiatim butun galerim orada kaldi 🥲🥲 neuse arkadaslar uzun bir bolum 🧍‍♀️🧍‍♀️🧍‍♀️

Harry eve geldiğinde Louis'yi bulamamıştı. Yeni eviyle ve ev arkadaşıyla henüz birkaç gündür tanışsalar da gayet iyi anlaşıyor gibi görünüyordu.

Birbirlerini rahatsız etmiyor, sabahları beraber sohbet ederek, daha çok Louis ile tartışarak, kahvaltı ediyorlardı.

Araları iyiydi anlayacağınız.

Harry ona seslenmeden direkt olarak bodrum merdivenlerine çıkan beyaz, ahşap kapıya ilerledi, orası onun çalışma odasıydı. Ayrıca Louis ona üst katta ikinci bir  çalışma odası da hazırlamıştı.

Aslında bu Harry için iyiydi. Üst katta, çatı katındaki küçük odada, pencerenin önüne şövalesini kurmuştu. İlham almak için manzarayı kullanabilirdi; sokaktan geçen arabaları izler, uçan kuşları seyreder, Londra'nın mükemmel görüntüsüne bakardı.

Havlama sesiyle arkasına dönünce ilk geldiği gün gördüğü siyah kıvırcık tüylü köpeği görmesiyle gülümsedi.

Louis ona Cliff diyordu, demek ki adı buydu.

"Merhaba Cliff?" Dedi gülerek ve köpeğin yanına eğilerek. Yavaşça köpeğin siyah tüylerinde parmaklarını gezdirip sevdi. Köpek ağzındaki mama kasesi ile hafifçe hırlayınca kaseyi ağzından aldı ve mutfağa gidip Louis'nin her zaman mama aldığı yerden kırmızı paketi aldı. Paketin düzensizce kapatılmış ağzını açarak mama kasesine biraz doldurdu ve köpeğin önüne bırakıp o yerken başını  sevdi. Sonrasında eğildiği yerden kalkıp tekrar bodrum kapısının önüne geldi ve kapıyı açtı.

Ahşap gıcırdayan bodrum merdivenlerinden inerken ciğerlerine o koku dolmuştu, ahşap bir eve veya binaya girdiğinizde içinize dolan ve eskiyi anımsatan o koku.

Bodruma indiğinde garaja çıkan kapıdan gitar sesleri geliyordu.

Louis garajda olmalıydı.

Hızla ilerleyip kapının önüne geldi, ilkte kapıyı çaldı ancak Louis büyük ihtimalle gitar çaldığı için onu duymamıştı bu yüzden içeriye yavaşça girdi.

"Lou?" Dedi kısık sesiyle.

Louis ona seslenilmesi ile başını kaldırdı ve Harry'e döndü.

Harry Louis'nin onu fark etmesiyle garaja adımladı ve Louis'nin yanına doğru ilerledi. İçerisi oldukça büyüktü.  Louis'nin arabası anlaşılan burada değildi. Harry onun arabasını garaj yerine  nereye bıraktığını merak etti. Louis bu sırada gitarı ile ilgileniyor, birkaç tele basarak hoş bir melodi çalıyordu.

Harry gitarın çıkardığı hoş ses ile gülümsedi ve yanındaki boş sandalyeye oturdu.

Garajı Louis'nin kendine göre hazırladığı belliydi.

Üzeri dağınık bir masa, köşede bir bateri diğer duvarda ise alet çantasında olan eşyaların asılı olduğu bir raf vardı. Masanın olduğu duvarda ise birkaç poster asılıydı ve çoğunluk Nirvana'nındı.

Harry gülümseyerek ona döndü ancak Louis o konuşmadan onu böldü.

"Geç geldin?" Dedi siyah elektro gitarından kafasını kaldırmadan.

Harry omuz silkip gözlerini kaçırdı. "İşim vardı, yani... Bayan Michelle bazı çizim teknikleri göstermişti ve bende ders bitiminde kalıp onları çalıştım." Omuz silkti, açıklama gereği duymuştu sadece.

Louis kendini garip hissetti, onun da hissettiğinden emindi, sanki ondan hesap sorar gibi sormuştu ve o da kendini açıklamak istemişti.

"Sadece sordum açıklamana gerek yok kıvırcık ben kocan değilim?" Dedi dalga geçerek.

flatmates (larry)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin