flatmates (larry)

37

"Louis?" Dedi Harry yanı başındaki uyuyan bedeni hafifçe dürterek.
Şu an saatin kaç olduğunu bilmiyordu ve daha yeni uyanmıştı.

Louis uykusunda kısaca 'hm' sesi çıkardı ancak gözlerini açmadan kıpırdanarak uyumaya devam etti. Bunun üzerine Harry yavaşça doğrulup sırtını yatak başlığına yasladı. Ellerini eskisinden daha da şiş olan karnında gezdirdi ve dudağını büzdü.

"Lou?" Dedi Louis'yi tekrar dürterek.

Louis bunun üzerine yatakta sertçe kıpırdanıp ona arkasını dönünce Harry ofladı. Bir süre düşündükten sonra aklına gelen fikir ile sırıttı. Boğazını hafifçe temizledi ve ağlamaklı bir sesle mırıldandı.

"L-louis." Dedi onun omzunu hafifçe tutup sıkarak.

Louis bu sefer uykusundan irkilerek kalkıp ona dönmüş ve uyku mahrumu gözlerle ona bakmıştı. "N-ne oldu? İyi misin!?"

Harry dudağını büzdü. "İyiyim ama-"

"Harry beni korkuttun!" Dedi Louis sesini biraz yükselterek. Ardından derin bir nefes alıp sırt üstü uzandı.

Harry gözlerini kaçırdı. "Ama canım cheesecake istiyor." Dedi fısıltı gibi çıkan sesiyle.

Louis gülümsedi. Ancak gözleri komidinindeki dijital saate takılınca gülümsemesi soldu. "Emin misin?"

"Evet?"

Saat dörde geliyordu. "Bu saatte?"

"Evet." Dedi Harry. Louis'den bir süre ses gelmeyince yavaşça örtüyü üzerinden çekti. "Eğer istemiyorsan ben-"

"Saçmalama... Ben giderim." Dedi Louis yataktan kalkarak. Üzerine koltuğun üstündeki sweatshirt'ü ve pantolonu geçirdikten sonra uzanmış etrafı izleyen Harry'nin yanına yaklaştı ve tereddütle eğilip yanağına minik bir öpücük bıraktı.

"Ben birazdan dönerim, bir şey olursa hemen beni ara tamam mı?" Dedi buklelerini hafifçe okşarken. Harry gece lambası ve odaya vuran ay ışığının etrafı çok az aydınlatmasına rağmen parlayan mavilerine baktı. "T-tamam." Dedi utangaç bir ses tonuyla. Yanağını öpmesi onu heyecanlandırmıştı.

Louis odadan çıktıktan sonra derin bir nefes alıp arkasına yaslandı. Karnını okşarken bir yandan da onunla olan ilişkisini düşünüyordu.

Harry kamptan sonra, Louis'nin ona olan ilgisinin azalmasından korktuğunu fark etmişti. Onun verdiği ilgiye alışmıştı. Ancak doğumdan sonra bu ilginin devam etmeyeceğini bildiğinden ondan yavaş yavaş uzaklaşmaya karar vermişti. Ancak Louis, çok nazik, umursayan ve değer veren birine dönüşmüştü ve Harry özellikle bu kadar duygusal bir dönemdeyken bu ondan uzaklaşmasına hiç fayda sağlamıyordu.

Üzerine baktı, duş aldıktan sonra daha büyük olduğu için onun olan sweatshirt'ü giymişti. Boynunda birkaç gün önce Louis'nin, kardeşleri ile çıktığı alışverişte ona hediye olarak aldığı kolye vardı. Louis onu fazlasıyla şımartıyordu.

Ve bu Harry'nin kalbine iyi gelmiyordu. Ona daha çok bağlanıyordu. Louis ona sanki evlilermiş gibi davranıyordu ve Harry zaten duygusal anlamda açken ona daha fazla ihtiyaç duyuyordu.

İç çekip yatağa tekrar uzandı, gözlerini kapattı. Belki bir süre uyursa bu ona iyi gelebilirdi.

★

Louis, yürüyüşten dönen Harry'e kahvaltı hazırlamak ile meşguldü. Ona en sevdiği omleti yapıyor, bir yandan da portakal sıkmaya çalışıyordu.

Harry ise salonda, bebekleri için aldığı yün iple sevimli bir süveter örmekle meşguldü. Louis kahvaltısını hazırlayıp tepsi ile, oturup ayaklarını sehpaya uzatan Harry'nin yanına geldiğinde örgü işine oldukça odaklanmış olduğunu fark etti.