Yazariniz mental cokusler yasayip durdugundan fazla yazamiyor uzgunum.
"Şimdi," dedi Harry heyecanlı bir sesle. Görüntülü konuşmadan Louis'ye fırında sebzeli karnabahar'ı nasıl yapacağını anlatıyordu. "Karnabaharları çiçek gibi koparman lazım."
Louis gibi birisinin nasıl karnabahar yemeye ikna olduğunu sormasanız iyi olurdu...
Ancak, merak ediyorsanız; Harry onun dört gündür her akşam şehirdeki farklı bir fastfood restoranından yemek sipariş ederek akşam yemeği yediğini öğrenince deliye dönmüştü...
Ve, şimdi burada; mutfak masasındaki Louis'nin dizüstü bilgisayarından görüntülü konuşarak ona fırında sebzeli karnabahar yemeğinin nasıl yapıldığını anlatıyordu.
İkisinin de arasındaki ilişki, Louis'nin aradığı geceden bu yana değişmişti. Sanki biraz daha yakınlardı. Bazen farkında olmadan saatlerce konuşuyorlardı.
Harry ona burada geçirdiği zamandan Louis ise o yokken olanlardan -aslında o ve diğerleri yokken pek bir şey olmuyordu.- şarkı ve bestelerinden bahsediyordu.
İlişkileri daha farklıydı ancak şu an ikisi de ne buna bir isim koymak ne de adım atmak istiyor gibiydi, bu yüzden farkında olmadan işleri akışına bırakmışlar, özellikle de Harry bunu yapmıştı.Louis kalbini bir yarıda bırakıyor, bir de elleri arasına alıp ona sevgisini ve ilgisini veriyordu. Sürekli onun yanında olup sonra da bir anda yalnız bırakması yıprattığı için şu an olanlar için Harry'nin pek ümitlendiği söylenemezdi.
Niall'a olanları mesajla anlattığında ona Louis'nin değişmeye başladığını söylemişti. Harry, Niall'a güveniyordu ancak Louis belki de doğuma yaklaştıkça onu sakinleştirmek ve mutlu etmek için böyle davranıyordu.
Öte yandan Louis, içinde ne yaşadığından emin değildi. Bu yüzden farkında olmadan o da olanları sadece zamana bırakmıştı. Fakat, Harry ile olan gelecekleri, bir gece ansızın kapısına bırakılan not, onun stres olmasına sebep oluyordu.
Son bir kaç gecedir sırf bu yüzden uyumadan önce Harry ile konuşuyordu, çünkü onu sakinleştiriyordu. Ayrıca Louis, Harry'nin son birkaç gündür onun huzursuz olduğunu fark ettiğinden emindi.
Çünkü sürekli ona, 'Nasılsın?' ya da 'İyi olduğundan emin misin?' gibi sorular soruyor Louis iyi olduğunu söylese de inanmıyor ve nedenini sorunca da bebeklerin merak ettiğini bahane edip sevimlilik yaparak sorulardan kaçıyordu.
Ona notu açıklamayı düşünüyordu, sonuçta o bebeklerini taşıyordu ve artık aralarındaki farklı bir boyuta geçecekti. Ebeveyn olacaklardı.
"Louis beni duyuyor musun?" Diyen Harry'i duyduğunda irkilerek karnabahar 'koparma' işlemine geri döndü Louis.
"Harry, bunlar kopmuyor." Dedi çaresizce.
"Hadi ama hiç denemedim bile!"
Louis oflayarak kopardığı karnabaharları Harry'nin dediğine uygun bir tencereye aldı.
"Şimdi sıcak suyun hazır mı?"
"Evet."
"Karnabaharları kaynatman gerek."
"Pekala." Dedi Louis ve kettle'daki birkaç dakika önce kaynayan suyu yavaşça üzerlerine dökerek ocağın altını açtı.
"Şimdi yıkadığın sebzelerini doğramaya başla."
Hemen ardından Louis oflayarak mor kaptaki sebzeleri kendine çekti ve sırayla hepsini doğramaya başladı.
Sebzelerini doğradıktan ve borcama yerleştirdikten sonra üstüne -Louis'ye göre çok önemli olmasa da Harry'e göre oldukça önemli olan- belli oranlardaki baharatı ve salçayı ve yağı karıştırarak sosunu hazırlamaya başladı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
flatmates (larry)
FanfictionHarry'nin yapabileceği en büyük hata, aptal bir parti çocuğu olan ev arkadaşından hamile kalmaktı. ★ mpreg ★ yazım yanlışı uyarısı #28 & #1 larry stylinson #1 larry #1 louistomlinson #1 harrystyles