flatmates (larry)

38(FINAL)

Louis ve Harry sarılarak yataklarında uzanıyorlardı. Tek fark, artık birbirlerine karşı olan sevginin ikisi de farkındaydı.

Onlar çıkmaya başlayalı birkaç ay olmuştu. Louis, Lottie ile birlikte çalışıyor bir yandan da gruplarının albümü ile ilgili son detaylar üzerinde çalışıyorlardı. Harry ise evde günden güne tablolarını tamamlamaya, yeni çizimleri üzerinde çalışmaya devam ediyordu. Ayrıca bebeklerin doğumu da iyice yaklaşmıştı ve evdeki panik de oldukça artmıştı. Bu hafta Louis üç kez gece yarısında doğumun başladığını zannederek ayaklanmış, Harry'nin de paniklemesine sebep olmuştu. Bunun üzerine dün gece Harry'e zorla aniden doğum başlarsa ne yapacaklarının bir nevi 'provasını' yaptırmıştı.

Harry, bu durumda kendini suçlu buluyordu. Sancıları günden güne artıyordu ancak Louis'ye bunu söyleyerek daha çok panik olmasına sebep olmuştu.

Şu an ise, huzurla uyuyordu.
Louis göğsünde yatan Harry'i uyandırmadan saçlarını okşuyor, yanağını öpüyordu. Bir süre sonra aşina olduğu gamzeler yerini aldı ve yeşil gözleri onun gözlerini buldu.

"Günaydın Lou." Dedi Harry gözlerini açtığında. Louis onu yanıtlamak yerine gözlerini yüzünde gezdirdi. Pembe dudakları minik bir kalbe benziyordu, kirpikleri çok güzeldi, yanağının hemen köşesinde minik bir ben vardı. Yaklaşıp dudaklarını hafifçe oraya bastırdı ve tekrar gözlerine baktı.

Louis hafifçe dudaklarını yaladı ve gözlerine bakarak fısıldadı. "Çok güzelsin."

Harry'nin yanakları Louis'nin dedikleriyle kızardı. Güldü ve hafifçe omzuna vurdu. "Loueh! Beni utandırıyorsun!"

Louis gülerek yaklaştı ve dudaklarına uzun bir öpücük bıraktı. "Hadi kalk güzelim beraber kahvaltı edelim."

Harry dediklerine aldırmadan kıkırdadı. "Güzel miyim?"

"Evet, hem de çok." Dedi Louis yanağını tekrar öpmeden önce. Ardından yatakta doğruldu, yavaşça kalktı ve Harry'e elini uzatarak onun da yataktan kalkmasına yardımcı oldu.

Beraber kahvaltı etmek için hazırlanıp aşağıya indiklerinde Clifford elindeki mama kabı ile onları bekliyordu.
Harry Clifford'un kıvırcık tüylerini okşadıktan sonra ağzındaki kırmızı kabı aldı ve Louis'nin, Clifford'un mamasını koyduğu dolabın kapağını açarak onun mamasını yeniledi.

Bu sırada Louis ikisi için pankek yapmaya çalışıyordu. Harry, onun için aldığı tarif kitabını okurken bir yandan da malzemeleri kontrol edişini görünce istemsizce güldü.

Yaklaşıp yanağına minik bir öpücük bıraktı. "Yardım edelim mi?" Dedi karnını okşayarak.

Bunun üzerine Louis ona döndü ve onun karnındaki ellerini elleri arasına alıp okşadı. Ardından dudaklarına küçük bir öpücük bıraktı. "Hayır, yorumlanı istemiyorum. Hem sen en son bebeklerimiz için atkı örmüyor muydun?"

Harry dudağını büzdü. "Onları geçen hafta bitirdim Loueh."

"Tamam, yenisine başla. İki tane atkıları olsun."

Harry'nin istemsizce gözleri doldu, doğuma yaklaştıkça saçma şeylere ağlayası geliyor ya da çok çabuk sinirleniyordu. "Beni istemiyorsan gidebilirim."

Louis şaşkınca ona baktı. "Hayır! Bunu nereden çıkardın!? Sadece yorulmamanı istiyorum o kadar."

Harry omuz silkmekle yetinince yaklaşıp yanağını okşadı. "Eğer çok istiyorsan benim için masayı hazırlayabilirsin, ama dikkatli olmak şartıyla."

Harry gözlerini devirdi. "Alt tarafı tabak ve çatal yerleştireceğim Louis."

Louis gülümseyerek yanağını öptü. "Sen yine de dediğimi yap." Diyerek önüne döndü ve pankekleri hazırlama işine geri döndü.