36

213 28 4
                                    


Louis'nin kardeşleri ve Harry'nin ailesi gideli bir kaç hafta oluyordu.

Harry'nin hamileliğinin en yorucu aylarındaydılar. Louis onun ne kadar stresli ve heyecanlı olduğunun farkındaydı o yüzden elinden geldiği kadar ona yardımcı olmaya çalışıyordu.

İşte bu nedenle Louis bu kamp gezisini ayarlamıştı. Zayn, Niall, Louis ve Taylor bütün arkadaş grubu ortak olup büyük bir karavan kiralamış, perşembeden çıktıkları gezinin hafta sonunu kamp yaparak geçireceklerdi.

Louis, Harry'nin çok yorulmasını istemiyordu. Bu yüzden elinden geldiği kadar ona yardımcı olacaktı. Şu an karavanı Zayn kullanıyordu. Harry pencerenin kenarındaki koltukta Taylor ile oturup sohbet ediyordu, Louis aralarının biraz daha düzeldiğini hissediyordu.

Niall ise Zayn'in yanında oturmuş sürekli onun şoförlüğünün ne kadar kötü olduğundan şikayet ediyordu, oysaki o ne zaman sürse Zayn ile Louis'nin arabanın yavaşlığından uykusu geliyordu.

Harry esneyince Louis ona döndü. "Uykun mu geldi kıvırcık? İstersen karavanın arka tarafında yatak var, orada dinlenebilirsin"

Harry gamzeleri ile gülümsedi. "Hayır, sadece... yolculuktan sanırım?" Dedi gülerek.

"Ben, seni yine de oraya götüreyim." Diyerek onu zorla kaldırdığında Taylor, Louis'ye garip bir bakış attı.

İkisi de karavanın arka tarafına ilerlediğinde Taylor, tartışan ikiliye döndü.

"Sinyal yakmaman gerekiyordu."

"Hayır gerekiyordu Niall kaç yıldır araba kullanıyorsunki sen?"

"Kullandırmıyorsunuz ki!"

"Yıllar sonra varmak istemediğimizdendir belki."

"Çok komik."

Taylor tartışmalarına göz devirirken onlara seslendi. "Hey."

Zayn dikiz aynasından ona bakarken Niall da ona döndü.

"Harry ve Louis arasında ne var?" Fısıldayarak sordu Taylor.

"İnan çok karmaşık." Dedi Zayn hızla.  İkisinin arasındaki ilişki onu yoruyordu.

Niall sinirle bacağını sallamaya başladı. Dudakları düz bir çizgi haline geldi ve iç çekti. Louis, Harry'e hoşlandığını söyleyemeyecek kadar salak Harry'de ondan bir hareket bekleyecek kadar aptaldı. Eğer Louis, Harry'i üzerse onu gerçekten de mahvedecekti Niall. Çünkü biliyordu ki Harry onun bu ilgisinden dolayı gittikçe bağlanıyordu ona.

"Ben bu konu hakkında konuşmak istemiyorum." Dedi keyifsizce ve önüne döndü. İçinden bir ses Harry'nin çok üzüleceğini söylüyordu ve o bunu istemiyordu.

Taylor ikisinden de pek cevap alamayınca önüne döndü ve kupasındaki kahvesini yudumlayıp dışarıyı izledi. Dışarıdaki bazı meyve ağaçları yavaş yavaş çiçek açmış, etraf yeşermeye başlamıştı. Kışın izleri siliniyor yerine bahar aylarının neşesini getiriyordu.

Harry ise Louis'nin zoruyla yatakta uzanıyordu.

"Taylor ile sohbetimizi böldün." Dedi Harry somurtarak.

"Harold dinlenmelisin çok yorulmaman gerekiyor."

Harry gözlerini devirdi. "Konuşarak yorulmam imkansız!"

"Olsun." Dedi Louis saçlarını okşarken. Bunu bilerek yapıyordu çünkü genelde bu Harry'i sakinleştirirdi.

Harry bunu bilerek yaptığını anlayınca eline hafifçe vurdu. "Rahat bırak beni Lou! Çok fazla peşimde dolanıyorsun."

flatmates (larry)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin