Beyin fonksiyonlarımın işlevini yitirdiği bir sınav haftasından sonra yine yeni yeniden buradayımm.
Sizlere şimdiden iyi okumalar dilerim.
Bölüm Şarkısı: İstanbul Beyefendisi - Yaşlı Amca
❄️❄️
2 gün sonra
Gönlüm sana muhtaç, gitme hiç olur mu?
Aklıma her geldiğinde yüreğime bir darbe indiren şu yedi kelimenin büyüsü beni her defasında hayrete düşürüyordu.
Bana demişti sonuçta.
Bana gönlüm sana muhtaç demişti.
Gitme de demişti.
Gülümsemeden edemedim, sevilmek ne de güzel bir duyguydu!
Midemdeki kelebekler kaç gecedir olduğu gibi oturmaya mı geldik diyorlardı. Uçuşup duruyorlar, yorulmak bilmiyorlardı.
Kolbastı oynadıkları dan şüpheleniyordum artık.
Aklım tekrar o anlara gitti, iç çekmeden edemedim.
Gerçekten çok güzel bir andı, eğer ben utanmasaydım.
Utanıp da çocuğa hiçbir şey demeden kaçmasaydım.
Evet ucundan rezil olmuştuk ama sorun yoktu, sonuçta gönlü bana muhtaçtı. Sonuçta gitmesini istemediği kişi bendim.
Onu arkada bırakmamın şimdilik hiçbir önemi yoktu.
Aklıma düşen ve bana vicdan azabı çektiren gerçekle yattığım yerde sağa döndüm. Yarın denemem vardı ancak ben burada resmen zihnimle kavga ediyordum.
Uyumam gerekiyordu ama o sürekli Özgür'ü düşünmekte ısrarcıydı!
Ama bir bakıma o da haklıydı çünkü o günden sonra olanlar şaka gibiydi.
Tam tamına iki gündür yüzünü görmemiştim. Hiçbir yaşama belirtisi de göstermemişti. Yani aramayı geçtim mesaj dahi atmamıştı. Bu bir eşek şakası değil de neydi?
Eğer utanmasaydım ben çoktan yüz bininci mesajı atmıştım ama utanıyordum işte.
Acaba başına bir şey gelmiş olabilir miydi?
Bu böyle olmayacaktı, daha fazla ondan habersiz kalamazdım.
Bir kez daha düşünmeden komodinin üzerine bıraktığım telefonuma uzandım.
Bir kez daha düşünürsem daha önceleri defalarca kez yaptığım gibi yine vazgeçerdim.
Alelacele ekranı açtım. Ancak hesaba katmadığım yüksek parlaklık gözlerimi alınca tekrar kapatmak zorunda kaldım.
Tamam, bir daha yatmadan önce şu cihazın parlaklığını kısmalıydım.
Gözlerimi kaybetmiştim sanırım.
Gözlerimi kısarak tekrar açtım, elimden geldiğince hızlı davrandım ve ekran parlaklığını kıstım. Sonraki durağım WhatsApp oldu.
Bir heyecan basmıştı sanki beni.
Arşivlediğim sohbet gözüme çarptığında şimdiden yüzümde ufacık da olsa bir gülümseme oluştu. Birazcık gergindim ama sanırım bunu göz ardı edebilirdim. Sohbete girdim ve aklıma ilk gelen şeyleri bir kez daha düşünmeden yazdım ve gönderdim.
Ancak rezilliğime rezillik katacağım aklımın ucundan dahi geçmemişti.
Siz: Öldün mü? (00.32)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ihlamurlar Çiçek Açtığında
Roman pour AdolescentsBekledim, beni fark etme ihtimalini göze aldım ve birkaç metre uzakta, dikkatle onu izlemeye devam ettim. Ani bir hareketle yerdeki kömür parçasını eline aldı. Duvara bir şeyler karaladı ve arkasına bakmadan uzaklaştı. O gözden kayboluncaya kadar be...