Imkansız Aşk- EMİRHAN ÇAKAL

- 41 -

Zil çalmıştı ve ben kapıya uçmuştum.
Az önce yaşanınlardan sonra çok utanmıştım ve iremin beni kurtarması lazımdı.
Kapıyı açar açmaz irem'e sarıldım.
Beyza: Hoş geldin, iyiki geldin!
İrem: Noldu lan.
Reckol: Hoş bulduk baldız.
Beyza: Senle konuşan olmadı.
Reckol: Kırıldım.
Beyza: Siktir git.
Reckol içeriye geçti ve irem'le baş başa kalmıştım.
Beyza: İrem.
İrem: Beyza.
Beyza: İrem.
İrem: Sikerim şimdi, noldu anlat.
Beyza: Çok kötü şeyler oldu.
İrem: Kızım-
Beyza: Tamam dövme, yukarıya çıkınca anlatırım.
İrem: Of, tamam.
İrem'le içeriye girdik ve oturduk.
Reckol dahil herkes bi ahmete birde bana bakıyordu.
Beyza: Suratımda bok mu var?
Ahmet: Güzellik var.
Özbey abi: OOOO!
Beyza: Yoğ amına.
İrem: Harbi ya, niye beyza'ya öyle bakıyorsunuz?
Deha: O anlatır sana.
Gözlerimi devirip irem'e "yukarı" bakışı attım.
İrem çantasını alıp birlikte odama çıktım.

İrem: Anlat hadiiiii!
Beyza: Şimdi şöyle oldu....
İrem: NEEEEEEE!
Beyza: Lan bağırmasana ya.
İrem: SİZ MUÇUK MUÇUK YAPTINIZ!
Beyza: Susana olm!
İrem: Ben şok!
Beyza: Bende bim.
İrem: Basılmasaydınız ne kadar ileriye giderdiniz Allah bilir.
Beyza: Tövbe Tövbe.
İrem: Kızım, siz olmuşsunuz bayaaaa!
Beyza: Of irem ya, kocaman bir derdin içindeyim.
İrem: Ne derdi be, kızım bulmuşsun işte hala arıyorsun.
Beyza: Bilmiyorum.
İrem omuzlarımdan tutup beni sarsmaya başladı.
İrem: KIZIM KENDİNE GEL!
Beyza: Ya iremmmm!
İrem kıkırdayarak ayağa kalktı.
İrem: Bu şansı kaçırma beyza, mutlu olmak seninde hakkın. İyi geceler.
İrem yanağımdan öpüp odamdan çıktı.

Yatağımda olayı düşünürken kapım tıklandı.
Beyza: Gir.
Kapı açıldı ve içeriye giren Ahmetti.
Ahmet: Uyumuyormusun?
Yatağımda doğruldum ve ahmet yanıma oturdu.
Beyza: hayır, uyku tutmuyor.
Ahmet: Acaba neden?
Ahmet kıkırdayınca hafif koluna vurdum.
Beyza: Sus, utanıyorum.
Ahmet saçımı kulağımın arkasına alıp yanağımı okşadı.
Ahmet: Utanmana gerek yok güzellik.
Beyza: Ya, aşağıda nasıl baktılar görmedin mi?
Ahmet: Anlamadılar, takma kafana.
Beyza: Pardon? Asıl senin yüzünden anladılar.
Ahmet: Anlasınlar be gülüm, seni sevdiğim gizli değil artık.
Beyza: Onda sorun yok, ama aşağıda neyaptığımızı bilmek zorunda değiller.
Ahmet bunu duyunca hafif gülümsedi.
Ben ellerimle yüzümü kapattım.
Ahmet kolunu omuzuma atıp beni kendine çekti ve sarıldı.
Biraz öyle durduktan sonra ayrıldık.
Ahmet ile bakıştıktan sonra kalktı ve kapıya yöneldi.
Ahmet: İyi geceler güzelim.
Beyza: İyi geceler.

Çok geç kalktığım için tek başıma kahvaltı yapıyordum.
Evde sadece İrem'le ben vardım.
Diğerleri stüdyoya gitmişlerdi.
Kapının çalmasıyla masadan kalktım.
Kapıyı açtığımda mutlu olan bir ahmet gördüm.
Beyza: Stüdyoda değilmiydin sen?
Ahmet: Hoş bulduk.
Beyza: Hoş geldin paşam.
Ahmet koltuğa oturdu ve bir zarf uzattı bana.
Yanına oturup elime aldım zarfı.
Beyza: Bu ne?
Ahmet: Aç bak.
Beyza: İçinden bok çıkar.
Ahmet: Ahhahaha yok beee.
Beyza: Tamam ahmet ısrar istemem, açayım bari.
Ahmet sessiz gülerken heyecanlı bir şekilde zarfı açtım.
Açtığım gibi içinden iki bilet çıktı.
Beyza: Şaka yapıyorsun!
Ahmet sırıtıyordu.
Ahmet: Bilmem.
Okuduğum konum ile Ahmet'e sarılmam bir oldu.
Beyza: Sen şaka yapıyorsun!
Ahmet'te bana sarılınca gözlerimi kapattım.
Ayrılıp ona baktım.
Ahmet: Şaka yapmıyorum, paris'e gidiyoruz; ikimiz.
Bir daha sarılıp yanağından öptüm.
Beyza: Çok teşekkür ederim!
Ahmet'te yanağıma bir buse kondurup gülümsedi.
Ahmet: Hadi bavulunu hazırla, akşama uçacağız.
Ahmete gülümseyip dans ederek odama çıktım ve bavulumu hazırlamaya başladım.
3 gün kalacaktık, sadece ikimiz.

Bavulumu hazırlamıştım.
Çıkmamıza 10dk vardı.
Uçağımız 2 saatte falan kalkacaktı.
Hemen üstümü giyip saçımı yaptım.
İyiki önceden duş almıştım.
Hemen aşağı indim bavulumla.
Merdivende Ahmet yanıma geldi.
Ahmet: Dur sen yorulma.
Bavulumu alıp arabaya götürdü.
Özbey abi bizi bırakacaktı.
Emirhan'dan hariç herkesle vedalaştık.
İrem: Dikkat et aşkım.
Beyza: Sizde bir tanem.
Reckol: Kardeşim, ne yapacağını biliyorsun.
Ahmet: Tabi, bilmezmiyim.
İrem'le "ne diyor bunlar" bakışı attıktan sonra Özbey abiyle çıktık.
Deha: Bende geleceğim!
Son dakikada dehada bizimle geldi havaalanına.
Özbey abi ve deha önde, Ahmet ve ben arkada oturuyorduk.
Yolculuk çok iyi geçti.
Havaalanına geldik ve vedalaşıp pasaportlarımızı falan verdik.
1 saat sonra uçağa bindik.
Uçağımız yakında kalkacaktı.
Ahmet: Korkuyormusun?
Beyza: Heycanlı olduğum için böyle bir korku var.
Ahmet elimi sıkıca tuttu ve gözlerini kapattı.
Beyza: Sen korkuyorumusun?
Ahmet: Hıhı.
Beyza: Kıyamam.
Bende onun elini tuttum ve yolculuk başladı.

Şu an uçaktan indik.
Çok iyi geçmişti.
Ahmet korkuyordu ama onu sakinleştirmiştim.
Kiraladığımız araba ile ayarladığımız otele gittik.
Odamızın kartını alıp çıktık.
Odaya girdikten sonra Ahmet'e sinirli bir şekilde baktım.
Ahmet: Ne oldu? Beğenmedin mi?
Beyza: Çok güzel lüks bir yer ama bizim yataklar neden birleşik.
Ahmet kafasını kaşıyarak yatağa sonrada bana baktı.
Ahmet: Yanlış oldu galiba, istersen değiştirelim.
Çok yorgun olduğum için uğraşacak gücüm yoktu.
Beyza: Boş ver, böyle kalsın.
Ahmet sırıtarak yatağa uzandı.
Ahmet: Baya rahat.
Yatağa atlayıp uzandım.
Beyza: Baya.
İkimizde güldük.

____________________________________
<333