20 HASTANE

1.7K 52 135
                                    

Güzel bir bölümle yine karşınızdayım 🤭

Oy verip yorum yaparsanız çok mutlu olurum ❤️

Ne kadar çok oy ve yorum o kadar çabuk yeni bölüm demek🥰

Bölüm benden sana gelsin canım
pekSmer513 ❤️ güzel yorumların için teşekkür ederim 🥰❤️ 

Harf hatalarım olursa affola bu aralar yoğunum. Malum yaz geldi işler başladı 😅❤️

Elimde tuttuğum şu küçücük kağıt parçasına sığındım. Bu küçük parça beni bu lanet hayattan kurtaracak özgürlüğüme kavusturacakti. Beni bu çıkmaz sokaklardan alacak ailemi geri verecekti.

Yok olmuş hayallerim , umutlarım vardı benim. Ağzımdaki maskeyi biraz daha düzeltip, burnumun üzerine doğru biraz daha çektim. 

Üzerimde olan doktor önlügünün önündeki iki büyük cebine elimi sokmuştum. Umarım elimde tutmuş olduğum bu notu fark etmezdi.

Bugün ağabeylerimi görmek için hastaneye gelmiştik. Ben kendimi belli etmemek ve beni tanımlamaları için doktor üniforması giymiştim.

Savaş herşeyi o kadar ince ayrıntısına kadar düşünmüştüki, beni bile şaşırtıp, korkmama neden oluyordu. Hastanenin yan binasina, tam ağabeyimin odasını gören tarafa bir tane keskin nişancı yerleştirmiş.

Benim en ufak bir hatamda oracıkta ağabeyimi vuracağını söyleyip beni tehtit etmişti. Adamı birtek dışardakiyle bitmiyordu.

Hastaneninde birçok yerinde çeşitli adamları vardı. Yani tambi çıkmaz sokaktaydım.  Bende tek çare olarak bir not yazdım. Beni kurtaracak yerimi açıklayan bir not.

Hemen Koray'la birlikte sağdaki koridoruda döndük. Dönmemle birlikte tüm heybetli vede güzelliğiyle Savaş karşımdaydı. Üzerine giydiği siyah takım vücuduna tam oturmuş. Sağ eliyle hafif uzamış olan kirli sakallarını sıvazlıyordu.

Kömür karası gözleri bir çok kızı tavlayacak, vede o ataşinde yakacak kadar güzel, ışıl ışıl parlıyordu. Saçlarını hiç demiyorum zaten. Büyük bir özenle yapılmış gibi duran saçının içine elimi daldırıp, saçlarını parmaklarımla taramak istedim .

Bu düşüncelerimi bölen Koray'ın koluma dokanması olmuştu. Dakikalardır koridorda öylece dikilmiş Savaş'ı izliyordum. Utançla başımı öne eğip yürümeye başladım.

Ama Savaş'ın  onu izlemem hoşuna gitmiş olacak ki üst dudağı arsızca havalandı ve suratına anlamsızca bir gülümseme yayıldı.

Ah aptal kafam ne vardı sanki o kadar uzun bakacak. İç sesim bu dediğime gülmüştü. Ona bakmayacak ta yoktuki, onun dediği gibi keşke bu şekil değilde başka türlü hayatıma girseydi.

Onu severmiydin deseler cevabım ne olurdu bilmem ama büyüleyici bir havası vardı. Her ne yaparsa yapsın bir şekilde yine kendini afettirmiyor ama elinden geleni yapıyordu. Buda  her ne olursa olsun ona karşı kurduğum duvarları yavaş yavaş yıkıyordu.

Belkide dediği gibi bir şans versem degişirmiydi herşey. Mutlu olurmuyduk? Başımı iki yana sallayıp, bu anlamsız düşüncelerden vaz geçtim. Ne oluyordu birden bana böyle. Düne kadar onu öldürmek isterken, neden şimdi kalbim tekliyor?

Adımlarım Savaş'ın yanında son bulmuştu. Karşısına dikilip gece kadar siyah olan gözlerinin içine bakıp "ben hazırım" dedim. Oda bunun üzerine sağ elini bana doğru uzattı.

Anlamsızca bir yüzüne birde bana uzatmış olduğu eline bakıyordum. Kaşlarını çatıp, elini tutmam için kaş göz işaretleri yaptı. Tutmadım elini, Koray'a doğru dönüp onun yolu göstermesini bekleyecektimki. Savaş büyük bir hırsla elimi tutup, hızlı bir şekilde yürümeye başladı.

YASAK AŞK: DİLEMMA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin