22 ÖLÜM

1.6K 49 294
                                    

Koymuş olduğum oy sınırı dolmadı ama 260 yorum olunca yeni bölümü atmaya karar verdim.

Umarım begenip güzel yorumlarınızı benden eksik etmezseniz 🤭♥️

Öncelikle yorum atan herkese kırıcı vede kötü yorum atmadığınız  içinde ayrı teşekkür ederim 🥰❤️

Güzel yorumların için teşekkür ederim canım  twilight1254  bölüm benden sana gelsin ♥️❤️






Sanki zaman durmuştu benim için. Ne nefes alabiliyor nede olduğum yerden bir milim kıpırdayabiliyordum.

Etrafımda onca hareketlilik oluyor ama ben bir tek noktaya kilitlenmiş, donuk bir şekilde birtek o noktayı izliyordum.

Savaş sırtından vurulmuş kanlar içerisinde yüz üstü yere yığılmış bir vaziyette yatıyordu. Onu vuran kişiyi görmek için, başımı kaldırıp baktığımda bu Baran ağabeyimdi. Yanında da sadık adamı Salih'le birlikte gelmişti.

Beni kurtarmak için Savaş'ı vurmuş, belkide öldürmüştü. Peki kurtulduğum için neden mutlu değilim? Neden nefesim kesiliyordu?

Ayakta hareketsiz bir şekilde daha fazla duramadım. Üzerimdeki şoku atlatıp. Hızla Savaş'ın yanına koştum. Tam sol sırtından tek kurşun yemişti.

Yarasından oluk oluk kanlar akıyordu. Hemen yanına diz çöküp "SAVAAAAAŞ" diye bağırarak ağlamaya başladım.

Benim bağırmamla herkes olduğu yerde durmuş, ağabeyim bile ne yapacağını şaşırmıştı.

Baran "İpek ne yaptığını sanıyorsun o adi herifin başında?" kükremişti resmen bana karşı.

Ağlamaktan kızaran gözlerimle ağabeyime baktım. Ağladığım için gözlerim herşeyi bulanık görmeme neden oluyordu.

Bunun üzerine kolumun tersiyle göz yaşlarımı sildim.Evet beni kurtarmıştı ama beni Savaş'ı  öldürerek ondan kurtarmasını istememiştim.

Ağabeyimin dediklerini umursamadan Koray'a doğru dönüp "Koray hemen ambulans çağır yarası çok ağır" tekrar Savaş'a dönüp boynuna dokunup bir nabız aradım. Ama yoktu atmıyordu. Elimin içi parmak uçlarım Savaş'ın kanına bulanmıştı.

Elimi sürekli bir sağdan birde soldan şah damarına dokanıyor onu hisetmeye çalışıyordum. Bir yaşam belirtisi arıyordum. O belirtiyi bulamadıkça nefesim iyice daralıyor resmen boğuluyordum.

Ben bir ihtimal Savaş'ı kurtarmak için çabalarken.
Koray'ın hızla beni kolumdan tuttuğu gibi çekip ayağa kaldırması ve enseme silah dayaması bir olmuştu. Şaşkınca olduğum yerde kalıp ağabeyimin gözlerinin içine baktım.

"Koray delirdinmi bırak beni ölecek durumu çok ağır anlamıyormusun?" Hem ağlıyor hemde Savaş'ı kurtarmasını istiyordum.

Koray elinde tuttuğu silahın ucunu enseme doğru sertçe bastırıp "onun bu halde olmasının tek nedeni sensin kapa o çeneni şimdi" 

Kolumun birini sıkıca tutup beni kendisine siper aldı.

Koray "atın lan silahları. Benim abim ölürse hiç gözümü kırpmam şuracıkta kardeşinizde öldürürüm"

Baran ağabeyim "eğer kardeşimin saçının teline zarar ver senide abinide sike sike öbür dünyaya yollarım"

Koray alayca gülümseyip "dene istersen kardeşinin beyninde kaç delik açacağımı sen hesap et" tekrardan bağırıp.

YASAK AŞK: DİLEMMA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin