Peşimden ayrılmayan bir adet Ali ile uğraşıyordum. En son çare benden kurtulamayınca gıdıklamaya başlamıştı.
"AAAAAHHHHAAHAHAHA."
"Düzgün duracak mısın?"
"Tamam duracağım ya!"
Ellerini karnımdan çektiğinde derin nefesler alarak kedime geldim.
" Gülmekten yoruldum resmen."
"İki saattir gülüyorsun. Normaldir."
"Karnım ağrıdı."
Kalkıp sürahiden su doldurdu ve bana uzattı.
"Al su iç rahatlarsın."
"Sağ oll."
Suyu bir kaç yudumda bittirip bardağı yandaki komodinin üzerine koydum. Üzerime kendini atıp belime sarıldı.
"Bayadır spora gitmiyorum ben."
"Gidelim beraber. Hem bende kaydolurum."
"Emin misin ondan?"
"Hmm."
"Şimdi gidelim mi? Saat dokuz."
"Açık mıdır?"
"Arkadaşın yeri. Gece açık bire kadar falan."
"Olurr."
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Eşofman ve üzerine geniş bir tişört giyip çoraplarımı giydim. Orada üzerimizi değişmek için de kıyafet, havlu falan alıp evden çıktık. Yarım saat kadar sonra gelmiştik.
"Ooo hoş geldin dostum."
"Hoş buldum kardeşim."
"Yenge. Hoş geldin."
"Teşekkür ederim."
"Sizden önce adınız geldi."
"Oluyor arada öyle şeyler."
Kolunu dürtüp ileriyi işaret ettim.
"Koşu yapalım mı? Var mısın?"
"Varım. Bekle önce sana da kayıt oluşturalım."
"Olur. Gelin benimle."
Sınırsız kayıt. Bedava. Dost kıyağı. Adımız Arda burda yokken içeri girmede sıkıntı olmasın diye listeye eklenmiş. Alaner'in ki de öyleymiş. Çantalarımızı dolaplara koyup koşu bantlarının orada buluştuk. Önce ısınmak için yavaş yavaş yürüyerek başladık. Sonra gidebildiğimiz yere kadar hızlandık. Koşu antrenmanı gibi olmuştu.
